Utanç duygusunu yaşadığımız anlar tekrar tekrar gözümüzün önüne gelir. Canlı canlı yeniden yaşarız, o yaşama ayağımızın takıldığı anları. Sanki bir atom bombası patlar beynimizin içinde ve o an dünya biter, yaşamla ilgili her şey biter. Çaresiz ve yapayalnız kalırız kalabalıkların ortasında. Biz ve utanç duygumuz… ve yüzümüzdeki kırmızı ve mahcubiyet… Keşke yer yarılsa da, bizi bir şey oradan alsa…
Sonra şu basit davranışı nasıl gerçekleştiremedim, diye kendimize kızarız, öfkeleriniz ve suçluluk hissederiz. Bazen onu ortaya çıkarmamak için alkol alır, kafayı çeker, bu yüzden bağımlı bile oluruz. Sonra içimizde birikir bu durumlar ve kendimizi bu durumların yarattığı düşünceler üzerinden yargılanırız. Bizler başkalarının çok basit bir şekilde yaptığı davranışları bile yapamayan beceriksizlerizdir adeta. Bu hep böyle gidecek ve bizden de adam olmayacak diye düşünürüz. Sonrasında kendimizi bu zayıflığımız nedeniyle suçlarız. Suçlamaların sonu gelmez. Kendimize her darbeyi kendimiz indiririz. Yaramız kanadıkça kanar ve çaresizliğimizse; en büyük acıdır.
Sosyal fobi genel olarak bir kişilik özelliği olarak bilinir, hastalık olduğu bilinmez. Gerçek şu ki, sosyal fobi bir hastalıktır ve tedavisi de vardır. Bu kitapta sosyal fobinin gerçekleri ile yüzleşeceksiniz. On yılda binlerce sosyal fobiki tedavi etmiş olan bir psikiyatri uzmanının gözlemlerini okuyacaksınız. Bu kitap tedavi konusunda ümitlerinizi artıracaktır. Bu kitabı dikkati bozuk tip hiperaktif sosyal fobiklere adıyorum.
Utanç duygusunu yaşadığımız anlar tekrar tekrar gözümüzün önüne gelir. Canlı canlı yeniden yaşarız, o yaşama ayağımızın takıldığı anları. Sanki bir atom bombası patlar beynimizin içinde ve o an dünya biter, yaşamla ilgili her şey biter. Çaresiz ve yapayalnız kalırız kalabalıkların ortasında. Biz ve utanç duygumuz… ve yüzümüzdeki kırmızı ve mahcubiyet… Keşke yer yarılsa da, bizi bir şey oradan alsa…
Sonra şu basit davranışı nasıl gerçekleştiremedim, diye kendimize kızarız, öfkeleriniz ve suçluluk hissederiz. Bazen onu ortaya çıkarmamak için alkol alır, kafayı çeker, bu yüzden bağımlı bile oluruz. Sonra içimizde birikir bu durumlar ve kendimizi bu durumların yarattığı düşünceler üzerinden yargılanırız. Bizler başkalarının çok basit bir şekilde yaptığı davranışları bile yapamayan beceriksizlerizdir adeta. Bu hep böyle gidecek ve bizden de adam olmayacak diye düşünürüz. Sonrasında kendimizi bu zayıflığımız nedeniyle suçlarız. Suçlamaların sonu gelmez. Kendimize her darbeyi kendimiz indiririz. Yaramız kanadıkça kanar ve çaresizliğimizse; en büyük acıdır.
Sosyal fobi genel olarak bir kişilik özelliği olarak bilinir, hastalık olduğu bilinmez. Gerçek şu ki, sosyal fobi bir hastalıktır ve tedavisi de vardır. Bu kitapta sosyal fobinin gerçekleri ile yüzleşeceksiniz. On yılda binlerce sosyal fobiki tedavi etmiş olan bir psikiyatri uzmanının gözlemlerini okuyacaksınız. Bu kitap tedavi konusunda ümitlerinizi artıracaktır. Bu kitabı dikkati bozuk tip hiperaktif sosyal fobiklere adıy... tümünü göster
Karton Cilt, 328 sayfa
6Ocak2014 tarihinde, KÖPRÜ KİTAPLAR tarafından yayınlandı