Suç, küresel ölçekte en zararlı sosyal problem olarak nitelendirilmektedir. Günümüzde genel olarak suç olgusu, özellikle de şiddet içeren suçlar bütün ülkelerde önemli bir politika önceliği haline gelmektedir. Ancak izlenecek politikaların neler olabileceği konusunda görüş birliği yoktur.
İktisat dışındaki sosyal bilim dallarında gerçekleştirilen suç araştırmalarından elde edilen bulgular, geniş ve genişletilebilir politika sonuçlarına sahip değildir. Bu nedenle son yıllarda iktisatçılar karşılaştırmalı entellektüel üstünlüklerini suç ve ceza konusunu incelemede kullanmaya yönelmişlerdir.
Bu alandaki yeni arayışlar Hukuk ve Ekonomi literatürü içinde gelişmektedir. Ancak bu akademik birikimin politika belirleyicilere, hukuk uygulayıcılara ve hukukçu akademisyenlere ulaşmasında bazı engeller söz konusudur. Karşılaşılan engellerin başında hukuk kurallarının ve/veya uygulamalarının ekonomik sonuçlarına ya da etkinliğine ilgisizlik duyulmasından çok, literatüre nüfuz etmede yaşanan güçlükler gelmektedir.
Suç, küresel ölçekte en zararlı sosyal problem olarak nitelendirilmektedir. Günümüzde genel olarak suç olgusu, özellikle de şiddet içeren suçlar bütün ülkelerde önemli bir politika önceliği haline gelmektedir. Ancak izlenecek politikaların neler olabileceği konusunda görüş birliği yoktur.
İktisat dışındaki sosyal bilim dallarında gerçekleştirilen suç araştırmalarından elde edilen bulgular, geniş ve genişletilebilir politika sonuçlarına sahip değildir. Bu nedenle son yıllarda iktisatçılar karşılaştırmalı entellektüel üstünlüklerini suç ve ceza konusunu incelemede kullanmaya yönelmişlerdir.
Bu alandaki yeni arayışlar Hukuk ve Ekonomi literatürü içinde gelişmektedir. Ancak bu akademik birikimin politika belirleyicilere, hukuk uygulayıcılara ve hukukçu akademisyenlere ulaşmasında bazı engeller söz konusudur. Karşılaşılan engellerin başında hukuk kurallarının ve/veya uygulamalarının ekonomik sonuçlarına ya da etkinliğine ilgisizlik duyulmasından çok, literatüre nüfuz etmede yaşanan güçlükler gelmektedir.