Ahmet Altanın ikinci romanı olan Sudaki İz, ilk kez 1985 yılının ortalarında Can Yayınları arasında çıkmıştı. Büyük bir ilgiyle karşılanan roman, yedi ay gibi kısa bir süre içinde üçüncü basımına ulaşmıştı. Bu son basımın üzerinden iki ay geçtikten sonra kitap toplatıldı. Yargılama iki yıl sürdü. Sonunda İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi kitaptaki iki buçuk sayfalık bir bölümü müstehcen bularak, kitabın zoralım ve imhasına karar verdi. Kesinleşmiş mahkeme kararlarını yayımlamak, yasalarımıza göre yeni bir suç oluşturmuyor. Daha sonra, işte bu güvenceyle Sudaki İzin dördüncü basımının başına, adı geçen mahkeme kararını da ekledik. İki buçuk sayfası yüzünden kitabın bütününün sonsuza dek yok sayılmasına gönlümüz razı olmadığından ve özgür bir düşünce ve yaratım ortamının geleceğine de inanarak, Sudaki İzin suçlu sayılan satırlarının üzerini siyah utanç bantlarıyla kapattık, yani suç ögesini ortadan kaldırdık ve kitabın yeni basımlarını böyle hazırladık. Mahkemenin sakıncalı bulduğu cümleleri içeren kararını da kitabın başına ekledik. Bitkisel hayata sokulmuş bir kitaba, biraz oyuncaklı da olsa, yeniden can vermenin sevinci içindeyiz.
Ahmet Altanın ikinci romanı olan Sudaki İz, ilk kez 1985 yılının ortalarında Can Yayınları arasında çıkmıştı. Büyük bir ilgiyle karşılanan roman, yedi ay gibi kısa bir süre içinde üçüncü basımına ulaşmıştı. Bu son basımın üzerinden iki ay geçtikten sonra kitap toplatıldı. Yargılama iki yıl sürdü. Sonunda İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi kitaptaki iki buçuk sayfalık bir bölümü müstehcen bularak, kitabın zoralım ve imhasına karar verdi. Kesinleşmiş mahkeme kararlarını yayımlamak, yasalarımıza göre yeni bir suç oluşturmuyor. Daha sonra, işte bu güvenceyle Sudaki İzin dördüncü basımının başına, adı geçen mahkeme kararını da ekledik. İki buçuk sayfası yüzünden kitabın bütününün sonsuza dek yok sayılmasına gönlümüz razı olmadığından ve özgür bir düşünce ve yaratım ortamının geleceğine de inanarak, Sudaki İzin suçlu sayılan satırlarının üzerini siyah utanç bantlarıyla kapattık, yani suç ögesini ortadan kaldırdık ve kitabın yeni basımlarını böyle hazırladık. Mahkemenin sakıncalı bulduğu cümleleri içeren kararını da kitabın başına ekledik. Bitkisel hayata sokulmuş bir kitaba, biraz oyuncaklı da olsa, yeniden can vermenin sevinci içindeyiz.
235 sayfa