Bu iki kızcağız dudak dudağa öpüştükten sonra Ragıbe Hanım çarşafa, yemeniye bürünür. Bürünürken Fitnat Hanıma nâzikâne birçok lakırdı söyler ve ondan, bin kat daha tatlılarını işitir. Çünkü o ibtidâdaki mahcûbiyyet, korku iki taraftan dahi zâil olmuştu. Her biri, diğerinin gönlünü güzel sözle hoş etmek istiyordu. (...)Ah!.. Erkeklerin muhabbetine inanmak!.. Onların sadâkatine aldanmak! Ne büyük kabahat!.. Ah zavallı biz karılar! Biz, evlendiğimiz vakit de zannederiz ki, bir koca, bir refik alıyoruz. Halbuki erkekler bize o nazarla bakmıyorlar. Onlar, evlendikleri vakit, karılarına verdikleri ehemmiyet, satın alacakları bir beygir yahut bir arabaya verdikleri ehemmiyetten azdır!.. Evet... Hakları var a... Çünkü, bir beygir alacaklar, eğer iyi çıkmazsa yine satmaya mecbur olacaklar. Lâkin aldıkları fiyatla belki satamazlar.İşte bir zarar korkusu var. Fakat kadınları iyi çıkmazsa(!), tablarına muvafık gelmezse (!) hiçbir zarar etmeksizin onları bırakırlar; başkalarını, daha iyilerini (!) alırlar. İşte bizi hayvan mesâbesinde bile tutmazlar. Ne yapalım? Hüküm onların elinde. Nasıl isterlerse öyle yaparlar.
Bu iki kızcağız dudak dudağa öpüştükten sonra Ragıbe Hanım çarşafa, yemeniye bürünür. Bürünürken Fitnat Hanıma nâzikâne birçok lakırdı söyler ve ondan, bin kat daha tatlılarını işitir. Çünkü o ibtidâdaki mahcûbiyyet, korku iki taraftan dahi zâil olmuştu. Her biri, diğerinin gönlünü güzel sözle hoş etmek istiyordu. (...)Ah!.. Erkeklerin muhabbetine inanmak!.. Onların sadâkatine aldanmak! Ne büyük kabahat!.. Ah zavallı biz karılar! Biz, evlendiğimiz vakit de zannederiz ki, bir koca, bir refik alıyoruz. Halbuki erkekler bize o nazarla bakmıyorlar. Onlar, evlendikleri vakit, karılarına verdikleri ehemmiyet, satın alacakları bir beygir yahut bir arabaya verdikleri ehemmiyetten azdır!.. Evet... Hakları var a... Çünkü, bir beygir alacaklar, eğer iyi çıkmazsa yine satmaya mecbur olacaklar. Lâkin aldıkları fiyatla belki satamazlar.İşte bir zarar korkusu var. Fakat kadınları iyi çıkmazsa(!), tablarına muvafık gelmezse (!) hiçbir zarar etmeksizin onları bırakırlar; başkalarını, daha iyilerini (!) alırlar. İşte bizi hayvan mesâbesinde bile tutmazlar. Ne yapalım? Hüküm onların elinde. Nasıl isterlerse öyle yaparlar.
Dönemin zihniyetini anlama açısından okunulacak bir kitap.