İspanya Kraliçesi İzabel, Fransızların özgürlük savaşçısı Jeanne D’Arc, Rusya’nın Katerina’sı ve Britanya’nın meşhur Elizabethler’i, Batı tarih yazarlarının kahraman olarak sundukları kadınlardır.
Ya bizim kadınlarımız! Zihnimizde yaratılmış imgeye göre tarihte bizim kadınlarımız hep acziyet sembolü olarak aksettirilmiştir. Kimi zaman analığına ya da hayırlarına dem vurularak yüceltilenler olsa da, Hürrem Sultan gibi örneklerle ekseriyetle fitnelere sebep gösterilmişlerdir. Zira tarih, imparatorluklar ile meşhur insanların olduğu kadar hakikatlerin de mezarıdır.
Bizim tarihimiz de pek çok kadın kahramanla şanlıdır. Bezm-i Âlem Valide Sultan ise cahili olduğumuz nice kutlu kadınlarımızdan bir tanesidir.
Roman Tanzimat Fermanı’nın ilanının ardından Batı hayranlığının Osmanlı’yı sarsmakta olduğu meşakkatli dönemin siyasi çalkantılarını, dünyadaki değişim hareketlerini ve tarihi olayları, kurguyla ustaca harmanlıyor.
Tanzimat Fermanı’nın ardından İmparatorluk için sancılı, zor yıllar.
Çocuk yaşta tahta çıkan bir padişah ve ona naibelik eden Bezm-i Alem Valide Sultan!
Dünya siyasetine akıl yoran genç, yalnız ama güçlü bir kadın.
Osmanlı’yı asra yakıştırmaya gayret eden bir münevver. Hayırlarıyla fakir ve gurebaya uzanan şefkat eli.
İsraf ve şatafata düşkün harem halkının korkusu
Kökleri sağlam bir medeniyetin ancak kadınların şuuru ve eğitimiyle yüceltilebileceğine inanan kutlu bir yürek.
Ve ilk gazete Ceride-i Havadis’e yazan ruhu yaralı, güzel bir kadın; Yüsra…
Kaderin kazaya dönüştüğü zamanlar…
Osmanlı-Rus Harbi’nin endişeleri, ihanetler… Endüstrideki ilerlemeyi yakalamayı hedefleyen bir devlet! “Beni Türk Yurduna gömün” vasiyetiyle Lamartine ve masalcı Andersen’in Osmanlısı.
Umutlar, hayal kırıklıkları, kaderi sorgulayış, çaresizlik ve tevekkül…
“Osmanlı kadını kafeste miydi?” sorusuna batılı kadın seyyahlar cevap veriyor. Daha pek çok doğru bildiğinizi sorgulamaya hazır olun.
Nar-ı Aşk’ın yazarı Mine Sultan Ünver, bu kez, aşkı bambaşka halleriyle, sırlarla örülü bir hayat macerasında sunuyor okura…
İspanya Kraliçesi İzabel, Fransızların özgürlük savaşçısı Jeanne D’Arc, Rusya’nın Katerina’sı ve Britanya’nın meşhur Elizabethler’i, Batı tarih yazarlarının kahraman olarak sundukları kadınlardır.
Ya bizim kadınlarımız! Zihnimizde yaratılmış imgeye göre tarihte bizim kadınlarımız hep acziyet sembolü olarak aksettirilmiştir. Kimi zaman analığına ya da hayırlarına dem vurularak yüceltilenler olsa da, Hürrem Sultan gibi örneklerle ekseriyetle fitnelere sebep gösterilmişlerdir. Zira tarih, imparatorluklar ile meşhur insanların olduğu kadar hakikatlerin de mezarıdır.
Bizim tarihimiz de pek çok kadın kahramanla şanlıdır. Bezm-i Âlem Valide Sultan ise cahili olduğumuz nice kutlu kadınlarımızdan bir tanesidir.
Roman Tanzimat Fermanı’nın ilanının ardından Batı hayranlığının Osmanlı’yı sarsmakta olduğu meşakkatli dönemin siyasi çalkantılarını, dünyadaki değişim hareketlerini ve tarihi olayları, kurguyla ustaca harmanlıyor.
Tanzimat Fermanı’nın ardından İmparatorluk için sancılı, zor yıllar.
Çocuk yaşta tahta çıkan bir padişah ve ona naibelik eden Bezm-i Alem Valide Sultan!
Dünya siyasetine akıl yoran genç, yalnız ama güçlü bir kadın.
Osmanlı’yı asra yakıştırmaya gayret eden bir münevver. Hayırlarıyla fakir ve gurebaya uzanan şefkat eli.
İsraf ve şatafata düşkün harem halkının korkusu
Kökleri sağlam bir medeniyetin ancak kadınların şuuru ve eğitimiyle yüceltilebileceğine inanan kutlu bir yürek.
Ve ilk gazete Ceride-i Havadis’e yazan ruhu yaralı, güzel bir kadın; Yü... tümünü göster
ROMANA İLİŞKİN DEĞERLENDİRMEM:
Romanın kurgusu ve konusu mükemmel olmuş. Romanda anlatılanlar okuyucuyu öyle bir kendine bağlıyor ki kitabın sonuna kadar merak içinde kalıyorsunuz. Dili bakımından Mine Sultan Ünver’in okuduğum diğer tüm romanları içinde en beğendiğim roman. Osmanlıca kelimeler arada bir okuma hızınızı düşürse de yine de romanı elinizden bırakamıyorsunuz.
Romanda tarihin derinliklerinde dolaşırken bir yandan da büyük aşkı okuyup, bu aşk uğrunda çekilen ızdıraplara şahit olacak ve bu aşkın sonucuna çok şaşırarak hayret edeceksiniz.
Abdülmecit Han’ın yaşamıyla ilgili pek duyulmamış olayları okuyup öğrenince çok şaşıracaksınız. Osmanlının neden ve nasıl çöktüğünü daha iyi anlayacak ve bu olaylardan ders almamız gerektiğini bir daha anlayacaksınız. Osmanlının neden yıkıldığına dair ibretlik bir roman.
Merhametli, cömert, hayırsever, yetim ve öksüzlerin sahibi, mazlumların, muhtaçların ve borçluların her daim yardımcısı, kimsesiz kızları evlendiren, Gureba Hastanesi, Valide Mektebi, Sıbyan Mektebi’nin yanı sıra Dolmabahçe ve Gureba Camileri, Galata Köprüsü, İstanbul’un pek çok yerine yaptırdığı çeşmeleri, sebilleri ile kütüphaneden matbaalara türlü hayratı bulunan, Mekke ve Medine’ye hizmet eden, çocuk yaşta tahta çıkan Sultan Abdülmecit Han’ın annesi İkinci Mahmut Han’ın hanımı olan Bezm-i Alem Valide Sultan’ın hayatını konu alan bu romanı okurken geçmişin tozlu sayfalarında kalmış tarihimizin eşsiz kadınlarından olan Bezm-i Alem Valide Sultan’ı daha önceden tanımadığınıza üzülecek ve ona hayran kalacaksınız.
Karton Cilt, 328 sayfa
Mart2014 tarihinde, Selis Yayınları tarafından yayınlandı