Max Nordau, Osmanlı edebiyatçıları ve aydınları tarafından tanınan ve okunan bir yazardı. Anlayabildiğimiz kadarıyla, Nordaunun asıl tesiri, edebiyat sahasında yazdığı Ertantung adlı eserinin Fransızca tercümesi olan Degenerescence ile olmuştur. Nordaunun genelde edebiyata, özelde Avrupa edebiyatına getirdiği tenkitler, Osmanlı aydınlarının tercihlerine göre benimsenmiş ya da tenkit edilmiştir. Edebiyatın toplum üzerindeki menfi tesirlerini savunan Max Nordaunun görüşleri, özellikle Baha Tevfik üzerinde etkili olmuş, Baha Tevfik edebiyat aleyhtarı yazılarında onun görüşlerini dile getirmiştir. Konuyla ilgili fikirlerini Teceddüd-i İlmi ve Edebi adlı eserinde kaleme alan Baha Tevfik 1914 yılında yayımladığı Felsefe-i Ferd adlı eserinin ikinci makalesinde, toplum-fert ilişkilerinden bahsederken, diğer birçok filozof yanında Max Nordaunun görüşlerinden de istifade etmektedir. Aynı eserin son makalesinde (İntihayı Asr ve Felsefe-i Ferdiyenin Neticesi) arkadaşı Memduh Süleymanın Max Nordaudan esinlenerek yazdığı toplumsal kokuşma ve ümitsizlikle ilgili dile getirdiği problemleri zikrettikten sonra 2. Meşrutiyet sonrası Türkiyesinden örnekler vererek aynı görüşleri savunmaya çalışmaktadır. Ali Ekrem Bey ile Rıza Tevfik de Max Nordauyu okuyan ve ondan sıkça bahseden müelliflerimizdendir.(Arka Kapak)
Max Nordau, Osmanlı edebiyatçıları ve aydınları tarafından tanınan ve okunan bir yazardı. Anlayabildiğimiz kadarıyla, Nordaunun asıl tesiri, edebiyat sahasında yazdığı Ertantung adlı eserinin Fransızca tercümesi olan Degenerescence ile olmuştur. Nordaunun genelde edebiyata, özelde Avrupa edebiyatına getirdiği tenkitler, Osmanlı aydınlarının tercihlerine göre benimsenmiş ya da tenkit edilmiştir. Edebiyatın toplum üzerindeki menfi tesirlerini savunan Max Nordaunun görüşleri, özellikle Baha Tevfik üzerinde etkili olmuş, Baha Tevfik edebiyat aleyhtarı yazılarında onun görüşlerini dile getirmiştir. Konuyla ilgili fikirlerini Teceddüd-i İlmi ve Edebi adlı eserinde kaleme alan Baha Tevfik 1914 yılında yayımladığı Felsefe-i Ferd adlı eserinin ikinci makalesinde, toplum-fert ilişkilerinden bahsederken, diğer birçok filozof yanında Max Nordaunun görüşlerinden de istifade etmektedir. Aynı eserin son makalesinde (İntihayı Asr ve Felsefe-i Ferdiyenin Neticesi) arkadaşı Memduh Süleymanın Max Nordaudan esinlenerek yazdığı toplumsal kokuşma ve ümitsizlikle ilgili dile getirdiği problemleri zikrettikten sonra 2. Meşrutiyet sonrası Türkiyesinden örnekler vererek aynı görüşleri savunmaya çalışmaktadır. Ali Ekrem Bey ile Rıza Tevfik de Max Nordauyu okuyan ve ondan sıkça bahseden müelliflerimizdendir.(Arka Kapak)