Tarih Felsefesinin Oluşumu adlı bu çalışmada, modern tarih düşüncesinin kökleri ve takip ettiği seyir, söz konusu medeniyetin oluşmasında tarih düşüncesinin yeri, Yeniçağ Avrupa Medeniyetinin oluşturduğu değerler ve bu değerlerle, Avrupalı olmayan kültürleri ve toplumları yargılayışları ele alınıp tartışılmıştır. Hıristiyan tarih düşüncesinden hareket ederek, modern dönem tarih anlayışının dayandığı siyasi ve iktisadi şartlar ile felsefî temelinin neler oldu?u gösterilmiştir. Ayrıca oluşturulan yeni de?erler çerçevesinde, nasıl bir insan anlayışının ortaya çıktığı ve insanın temel özelliklerinin neler olduğu çeşitli bağlamlarda incelenmiştir. Çalışmada tarihçiliğin nasıl bilimselleştirildiği ve bilimselleştirilen tarih anlayışının ne türden sorunlar ortaya çıkardığı, tarih yazıcılığı ile tarih felsefesi arasındaki ilişkiler de geniş bir şekilde tartışılmıştır. Bütün dünyaya hakim olan bu medeniyet, hangi yönde gelişecek ya da nasıl dönüşecektir, sorusu da çalışmayı yönlendiren unsurlardan biri olmuştur. Dünyanın bütününde gelir dağılımı dengesizliği varken, dünya nüfusunun çok büyük bir bölümü geçim sıkıntısı içindeyken, dünya devletlerinin hemen hemen hepsi bağımlı hale gelmişken, bu soru üzerinde düşünmemek imkansızdır. Günümüzdeki bu sorunları anlamak ve aşmak için modern değerlerin nasıl bir temele dayandığını görmek gerekir. Hakim değerlerin kaynaklarını oluşturan kurumların ve bu değerler çerçevesinde gelişen modern evren tasavvurunu çeşitli yönleriyle eleştiri süzgecinden geçirmek kaçınılmazdır. Bu çalışmada, Yeniçağ Avrupa Medeniyetinde tarih düşüncesinin nasıl bir seyir izlediği ve günümüzdeki sorunların oluşmasına nasıl katkı sağladığı ele alınmıştır.
Tarih Felsefesinin Oluşumu adlı bu çalışmada, modern tarih düşüncesinin kökleri ve takip ettiği seyir, söz konusu medeniyetin oluşmasında tarih düşüncesinin yeri, Yeniçağ Avrupa Medeniyetinin oluşturduğu değerler ve bu değerlerle, Avrupalı olmayan kültürleri ve toplumları yargılayışları ele alınıp tartışılmıştır. Hıristiyan tarih düşüncesinden hareket ederek, modern dönem tarih anlayışının dayandığı siyasi ve iktisadi şartlar ile felsefî temelinin neler oldu?u gösterilmiştir. Ayrıca oluşturulan yeni de?erler çerçevesinde, nasıl bir insan anlayışının ortaya çıktığı ve insanın temel özelliklerinin neler olduğu çeşitli bağlamlarda incelenmiştir. Çalışmada tarihçiliğin nasıl bilimselleştirildiği ve bilimselleştirilen tarih anlayışının ne türden sorunlar ortaya çıkardığı, tarih yazıcılığı ile tarih felsefesi arasındaki ilişkiler de geniş bir şekilde tartışılmıştır. Bütün dünyaya hakim olan bu medeniyet, hangi yönde gelişecek ya da nasıl dönüşecektir, sorusu da çalışmayı yönlendiren unsurlardan biri olmuştur. Dünyanın bütününde gelir dağılımı dengesizliği varken, dünya nüfusunun çok büyük bir bölümü geçim sıkıntısı içindeyken, dünya devletlerinin hemen hemen hepsi bağımlı hale gelmişken, bu soru üzerinde düşünmemek imkansızdır. Günümüzdeki bu sorunları anlamak ve aşmak için modern değerlerin nasıl bir temele dayandığını görmek gerekir. Hakim değerlerin kaynaklarını oluşturan kurumların ve bu değerler çerçevesinde gelişen modern evren tasavvurunu çeşitli yönleriyle eleştiri süzgecin... tümünü göster