Köken Vampir ailesi bin sene evvel birbirlerine bir söz verdi. Her zaman ve sonsuza dek bir arada kalacaklardı. Ama verilen sözleri tutmak ölümsüzken bile kolay değildi. 1722 yılında New Orleans’a ayak basan Köken Vampirler Klaus, Elijah ve Rebekah Mikaelson tehlikeli geçmişlerini arkalarında bıraktıklarını zannederler. Ne var ki bölgelerini kimseyle paylaşmak istemeyen cadılar ve kurt adamlar bu kanunsuz şehirde cirit atmaktadır. Üstelik çok yakında gerçekleşmesi planlanan bir evlilikle birlikte aralarındaki ittifak sonsuza dek mühürlenecektir. Ama düşmanları birbirine düştüğünde kendilerini çok daha güvende hisseden Köken Vampirlerin şehri bu iki klana teslim etmeye hiç niyetleri yoktur. Özellikle de müstakbel gelin Vivianne’e gönlünü kaptıran Klaus’un. Elijah ailesi ile birlikte güvende olabilecekleri bir yuva aramakla, Rebekah da Fransız ordusunu kendi saflarına katmakla uğraşırken aşk sarhoşu Klaus hem kendisini hem de ailesini büyük bir tehlikeye atacak olayların içine sürüklenmektedir.
Köken Vampir ailesi bin sene evvel birbirlerine bir söz verdi. Her zaman ve sonsuza dek bir arada kalacaklardı. Ama verilen sözleri tutmak ölümsüzken bile kolay değildi. 1722 yılında New Orleans’a ayak basan Köken Vampirler Klaus, Elijah ve Rebekah Mikaelson tehlikeli geçmişlerini arkalarında bıraktıklarını zannederler. Ne var ki bölgelerini kimseyle paylaşmak istemeyen cadılar ve kurt adamlar bu kanunsuz şehirde cirit atmaktadır. Üstelik çok yakında gerçekleşmesi planlanan bir evlilikle birlikte aralarındaki ittifak sonsuza dek mühürlenecektir. Ama düşmanları birbirine düştüğünde kendilerini çok daha güvende hisseden Köken Vampirlerin şehri bu iki klana teslim etmeye hiç niyetleri yoktur. Özellikle de müstakbel gelin Vivianne’e gönlünü kaptıran Klaus’un. Elijah ailesi ile birlikte güvende olabilecekleri bir yuva aramakla, Rebekah da Fransız ordusunu kendi saflarına katmakla uğraşırken aşk sarhoşu Klaus hem kendisini hem de ailesini büyük bir tehlikeye atacak olayların içine sürüklenmektedir.
Dizisini severek takip ettiğim The Originals ın kitaplarının çevrilmesini çok istiyordum. Go Kitap'ın yayın haklarını aldığını öğrenince havaya uçtum ve çıkar çıkmaz aldım. :) Kitapta Klaus'un farklı özelliklerini gördüm. Elijah her zaman ki gibi asil , Rebekah ise abilerinin savaşan hallerinin aksine romantik bir genç bayan. Yeni geldikleri şehirde yer edinme çabaları anlatılıyor. Köken vampirler dışında kurt adam ve cadılar da bulunuyor. Bu üç tür arasındaki çekişme ve güç savaşı sizi sürükleyip götürüyor. Doğaüstü olaylar anlatılan kitapları seviyorsanız kesinlikle tavsiye ederim. Ben ikinci kitabı beklemeye başladım bile :)
http://morduslerkitapligi.blogspot.com.tr/2015/12/the-original-yukselis-julie-plec-kitap.html
http://illekitap.blogspot.com.tr/2016/04/julie-plec-orginals-yukselis-orginals-1.html
Dizisini her ne kadar izlememiş olsam da kitap serisini merak etmiştim beklemekten de hiç hoşlanmayan biri olarak 2. kitabı çıkmışken okuyayım dedim :) gerçi 3. kitap için bekleyeceğim ama olsun =)
Julie Plec'in daha önce hiçbir kitabını okumamıştım dolayısıyla beklentimi çok yüksek tutmadan okudum ama yazarın kurgu yeteneğini ve olay döngüsünü kaleme alış biçimini sevdim. Hikayeyi de sevdim. Tıpkı Klaus'u sevdiğim gibi...
İnsanların neden Klaus'u sevdiklerini de anladım... :)
Kitap 3 Köken Vampirin - Klaus, Elihah ve Rebekah - yerleştikleri New Orleans'ta kendilerini yerleşik hayata geçirme çabasını anlatıyor... kısmen... tabi orada yaşamakta olan kurt adamlara ve cadılara önce kendilerini kabul ettirmeleri gerekiyor. Böyle anlatıldığında durgun bir hikaye gibi gelebilir ama kitap aslında üç vampirin hayatta kalma ve bir ev sahibi olabilme amaçlarını, kalplerini kasıp kavurmuş olan aşklarına sahip çıkabilmesini konu alıyor.
Üç farklı karakterdeki kardeş ve üç farklı davranış... hani derler ya on parmağın onu aynı değildir, bu üçlünün de durumu öyle.
Klaus, katıldıkları partide gördüğü cadıya kapılıyor tabi onu gerçek aşk olduğunun farkında olarak onu istiyor... tabi şartlar her zaman aşkın yanında olmuyor. Aşık olduğu kız Vivianne bir kurt adamla nişanlı...
Rebekah... bambaşka bir karakter... bir ordu kurabilmek için Fransız ordusu karargahına gidiyor orada bir yüzbaşı ile tanışıyor... aşkı tadıyor ama ağabeyi Klaus gibi aşkın acısını da fazlasıyla tadıyor.
Elijah, tam bir ağabey... kardeşleri ve kendisi için New Orleans'ta bir ev sahibi olabilmek için çırpınıyor... sırf bir yerde yerleşik yaşayabilmek ve ev diyebilecekleri bir çatıya sahip olabilmek... gel gör ki kurt adamlar buna tamamen karşı...
Kısaca değil baya detaylı girdim kitabın içeriğine ama çok detay da vermedim. Bunlar sadece üstün körü anlatılan kısımlarıydı ve şunu söyleyebilirim daha fazlası var kitapta.
Ben beğendim kitabı ve cidden beklentimin üstündeydi ki bir günde de bitti... Klaus ve Rebekah'a ayrı bir üzüldüm onu da demeliyim... kalp acısını çok fena tattılar... ellerini tutmuşken kaybetmek... aşkın ölümünü izlemek çok fena bir şey hele ki sen ölümsüzken...
Klaus ve Rebekah için cidden bu kitapta çok üzüldüm yaşadıkları acı... onca yaşanmış yılın ardından, hayatlarının lanetli olduğuna inandıktan sonra mutluluğu yakalayıp da avuçlarının içinden kaybetmek... keşke böyle olmasaydı dedim çünkü ne yazık ki bu acı kalplerinde yaşadıkları sürece duracak...
Serinin 2. kitabına başlıyorum şimdi ve bence vampirli hikayeleri seviyorsanız bu seriye bakın... :)
304 sayfa