Sofralarımızın geleneksel lezzetidir peynir... Kahvaltıda başlar peynirle buluşmamız, öğle yemeğine, beş çaylarına ve akşam yemeğine dek devam eder. O kadar çok bilmediğimiz çeşidi var ki ülkemizde... Güzel İngilizce anlatımıyla meraklılarına yeni bir şölen. Kitabı okurken hem iştahınız kabaracak, hem de çeşitli yörelerimize yolculuk yaparken bulacaksınız kendinizi. Osmanlıdan günümüze peynirin serüvenini izleyecek, Dursunbey Peynirinden Oğlak Tereyağına, Salamura Peynirden Şanlıurfa Bahar Peynirine keyifli dakikalar geçireceksiniz. BASINDAN: Milliyet Gazetesi Cumartesi Eki Elif Berközün 9 Temmuz 2005 Cumartesi tarihli, Türkiyenin Peynir Hazineleri kitabıyla ilgili haberi Türkiyenin peynir hazinelerini buldu Türkiyenin Peynir Hazinelerinin İngiliz-Kanadalı yazarı Suzanne Swan kendi otomobiliyle 30a yakın şehri gezip Türk peynirlerini yazdı İngiltere ve Kanada vatandaşı Suzanne Swan önce Türkiyeye yerleşti, sonra Türkiyedeki yerel peynirler üzerine bir kitap yazdı: Türkiyenin Peynir Hazineleri. Bu yılın başında çıkan İngilizce baskısı ilgi görünce Türkçeye çevrilen kitap için Swan, 30a yakın şehri gezdi ve onlarca peynir tattı. Kitapta peynirlerin kökenleri ve üretim biçimlerinin yanı sıra hangi peynirin hangi yemeğe uygun olduğu, hangi içkiyle daha iyi gittiği gibi bilgilerin yanı sıra peynirle ilgili deyimler de var. Daha önce Eyewitness Travel Guides Turkey adında bir kitap daha yazan Swan Türkiyenin Peynir Hazinelerindeki tüm fotoğrafları kendi çekmiş. Çoğu yolculuğu arabasıyla yapmış. Hâlâ şehirleri gezip yeni peynirler arayan yazar son olarak keşfettiği yedi peyniri de kitabın ikinci baskısına ekleyecek. İngiltere ve Kanada vatandaşısınız. Türkiyeye yerleşmeye nasıl karar verdiniz? 1988de turist olarak İzmire geldim ve Türkiyede yaşamaya karar verdim. 1990da Kaşa taşındım. 1991den beri de Kaştan yabancı deri dergilerine yazılar yazıyorum. Türkiyedeki peynir çeşitleri üzerine bir kitap yazmak nereden çıktı? Kaşta bol çeşidin bulunduğu çok güzel bir peynir pazarı var. Her cuma o pazara gider, satıcıları dolaşır, peynirleri tadarım. Türkiyede ne kadar çok peynir çeşidi olduğunu fark edince peynirlerle ilgili bir kitap yazmak istedim. Zaten Türkiyede peynir üzerine yazılmış pek kitap yoktu. Benim bildiğim bir tek Artun Ünsalınki var. Çok güzel kitap. Ancak benimki gibi pratik bir kitap değil. Her şehirden peynir satın aldım, yolcular bavuldaki kokudan rahatsız oldu Kitap için kaç şehir gezdiniz? Yedi hafta boyunca yaklaşık 30a yakın şehri gezdim. İlk yolculuğum Türkiyenin batısına oldu. Aydın, Nazilli ve Girite gittim. Daha sonra doğuya geçtim. Antakya, Sivas, Erzincan ve Diyarbakırı gezdim. Köylerdeki, kasabalardaki insanlarla konuştum. Yörelerindeki peynirler hakkında bilgi aldım. Çoğu yere kendi arabamla gittim. O kadar çok peynir gördüm ve tattım ki dönüş yolunda peynirden sıkıldığımı fark ettim. Her gittiğiniz yerden peynir aldınız mı? Kaşa dönerken bavulunuz peynirle mi doluydu? Evet, neredeyse hepsinden aldım. Kaşa otobüsle dönerken bavulum peynir kokuyordu. Tüm otobüsü peynir kokuttum. Yolculardan biri Ne kadar kötü kokuyor burası dedi. Ama sesimi çıkarmadım. Türkiyenin Peynir Hazinelerinde kaç çeşit peynir var? Türkiyede 160ın üzerinde yerel peynir var. Ancak kitabımda geleneksel yöntemlerle yapılan 60 kadar çeşit yer alıyor. En çok hangi peynir damak tadınıza uygundu? Niğde mavi peyniri. Niğde peyniri tulumdayken hava alırsa bakterilenmeye başlar ve rengi mavileşir. Fransızlar rokforun ilk ve tek koyun mavi peyniri olduğunu iddia ediyor. Halbuki Niğde mavi peyniri rokfordan daha doğal yollarla yapılıyor. Fransızlar rokfora iğne yapıyor. Bir de keçi sütünden üretilen Akseki peynirinin tadı çok hoşuma gitti. En güzel peyniri yöre halkı kendileri için tutuyor. Başka şehirlere yollamıyorlar. Bu yüzden çok değerli. Çorumun karga peyniri de çok lezzetli bir inek peyniri. Peyniri kesmiyorlar. Satın alırken bütününü almak zorunda kalıyorsunuz. Türkiye bir gün Fransa gibi bir peynir ülkesi olabilir Türkiye, Fransa gibi peynirleriyle ünlü bir ülke haline gelebilir mi? Türkiye bir gün Fransa gibi bir peynir ülkesi olabilir. Ama standardı tutturması lazım. Yurtdışında peynirde standart var. Ama Türkiyede yok. Bugün aldığınız Balıkesir peynirini birkaç ay sonra almak istediğinizde kalitesi ve tadı değişmiş oluyor. Peynir yapımında teknolojiden yararlanılmalı. Kitapta bir de oğlak tereyağı var. Peynirler arasına nasıl girdi bu tereyağı? Çünkü tadını çok sevdim. Kahvaltıda peynir yerine geçebilecek bir lezzet. Görüntüsü biraz kötü. Çünkü hayvan midesine sarılmış halde satılıyor. Farklı şehirlerde yemek pişirirken ve börek yaparken kullanılıyor.
Sofralarımızın geleneksel lezzetidir peynir... Kahvaltıda başlar peynirle buluşmamız, öğle yemeğine, beş çaylarına ve akşam yemeğine dek devam eder. O kadar çok bilmediğimiz çeşidi var ki ülkemizde... Güzel İngilizce anlatımıyla meraklılarına yeni bir şölen. Kitabı okurken hem iştahınız kabaracak, hem de çeşitli yörelerimize yolculuk yaparken bulacaksınız kendinizi. Osmanlıdan günümüze peynirin serüvenini izleyecek, Dursunbey Peynirinden Oğlak Tereyağına, Salamura Peynirden Şanlıurfa Bahar Peynirine keyifli dakikalar geçireceksiniz. BASINDAN: Milliyet Gazetesi Cumartesi Eki Elif Berközün 9 Temmuz 2005 Cumartesi tarihli, Türkiyenin Peynir Hazineleri kitabıyla ilgili haberi Türkiyenin peynir hazinelerini buldu Türkiyenin Peynir Hazinelerinin İngiliz-Kanadalı yazarı Suzanne Swan kendi otomobiliyle 30a yakın şehri gezip Türk peynirlerini yazdı İngiltere ve Kanada vatandaşı Suzanne Swan önce Türkiyeye yerleşti, sonra Türkiyedeki yerel peynirler üzerine bir kitap yazdı: Türkiyenin Peynir Hazineleri. Bu yılın başında çıkan İngilizce baskısı ilgi görünce Türkçeye çevrilen kitap için Swan, 30a yakın şehri gezdi ve onlarca peynir tattı. Kitapta peynirlerin kökenleri ve üretim biçimlerinin yanı sıra hangi peynirin hangi yemeğe uygun olduğu, hangi içkiyle daha iyi gittiği gibi bilgilerin yanı sıra peynirle ilgili deyimler de var. Daha önce Eyewitness Travel Guides Turkey adında bir kitap daha yazan Swan Türkiyenin Peynir Hazinelerindeki tüm fotoğrafları kendi çekmiş. Çoğu yolculuğu araba... tümünü göster