17.-18. yyde Üsküdarda yaşamış bu mübarek gönüllü mutasavvuf, gerek halktan gerekse devlet ricalinden pek çok kişiyi sohbet ve eserleriyle eğitip irşad etmiştir. Şiirlerinde Yunus Emreden beri devam edip gelen ve Niyâz-i Mısrî de zirveye ulaşan ledünnî dilin tercümanlarından biridir. Aşk ve irfanı esas alan, cem ve ahadiyet idrâkine mâlik vahdet-i vücûd âriflerindendir. Bu araştırma Nasûhinin bazı yeni bilgilerle tafsilatlı olarak yeniden kaleme alınan hayatı ve tenkitli Divânçe metninin yanısıra Ol nedir kim eylese ikrar anı müşrik olur mısraıyla başlayan şiirinin Abdullah Salâhî-i Uşşâkî şerhini de içeriyor.
17.-18. yyde Üsküdarda yaşamış bu mübarek gönüllü mutasavvuf, gerek halktan gerekse devlet ricalinden pek çok kişiyi sohbet ve eserleriyle eğitip irşad etmiştir. Şiirlerinde Yunus Emreden beri devam edip gelen ve Niyâz-i Mısrî de zirveye ulaşan ledünnî dilin tercümanlarından biridir. Aşk ve irfanı esas alan, cem ve ahadiyet idrâkine mâlik vahdet-i vücûd âriflerindendir. Bu araştırma Nasûhinin bazı yeni bilgilerle tafsilatlı olarak yeniden kaleme alınan hayatı ve tenkitli Divânçe metninin yanısıra Ol nedir kim eylese ikrar anı müşrik olur mısraıyla başlayan şiirinin Abdullah Salâhî-i Uşşâkî şerhini de içeriyor.