Virgülüne Dokunmadan

Hoş geldiniz, Eski ustalarımız; Röportajda ne sorduğun değil, ne konuşturduğun önemli derlerdi. Ben de 40 yıla yaklaşan meslek hayatım boyunca hep bu ilkeye sadık kalmaya çalıştım. Karşımdakilere aydın ukalalığı taslamadım, önyargılı olmadım, elimdeki kılıçtan keskin kalemi olay yaratmak için nalıncı keseri gibi hiç sallamadım. Madalyonun hep arka yüzünü çevirip bildiklerimizin bilinmeyen insani yanlarını ortaya çıkarmaya çalıştım. Yazılmasını istemedikleri olayları sır gibi sakladım, gündem yaratmak uğruna ülkemin yüksek çıkarlarını hiç göz ardı etmedim. Saygı, sevgi, hoşgörü üçgenini hiç bozmadan, kimsenin onuruyla oynamadım. Zaten nasıl yapabilirim ki, ben gazetecilik mesleğime ölesiye tutkunum. Bu vesileyle Babıâli yokuşuna ilk tırmandığım 1964 sonbaharından bugüne idolüm olan büyük ustalarımı önlerinde saygıyla eğilerek anmak istiyorum. O büyük ustalarım ki, yaptıkları bütün röportajların kupürlerini ayrı ayrı dosyalarda toplayıp yastığımın altında sakladım. Onları nerede görsem önümü ilikledim, hep iki adım gerilerinden yürüdüm, öylede devam edeceğim. Rahmetler yağsın Abdi İpekçilere, Necmi Onurlara, Ümit Denizlere... Allah uzun ve sağlıklı ömürler versin Halit Kıvançlara, Mete Akyollara, Halit Çapınlara... Bu kitabımın oluşturulmasında benden çok yorulan sevgili can yoldaşım, eşim Serapa teşekkür borcum var. Yürek dolusu destekleri için oğlum Burak ile kızım Berraka da. Bir de bizim yokuşun Altın Kalpli Kelebeki can dostum, pırlanta arkadaşım Yıldıran Bozkurta... Hepiniz hoş geldiniz efendim...

Hoş geldiniz, Eski ustalarımız; Röportajda ne sorduğun değil, ne konuşturduğun önemli derlerdi. Ben de 40 yıla yaklaşan meslek hayatım boyunca hep bu ilkeye sadık kalmaya çalıştım. Karşımdakilere aydın ukalalığı taslamadım, önyargılı olmadım, elimdeki kılıçtan keskin kalemi olay yaratmak için nalıncı keseri gibi hiç sallamadım. Madalyonun hep arka yüzünü çevirip bildiklerimizin bilinmeyen insani yanlarını ortaya çıkarmaya çalıştım. Yazılmasını istemedikleri olayları sır gibi sakladım, gündem yaratmak uğruna ülkemin yüksek çıkarlarını hiç göz ardı etmedim. Saygı, sevgi, hoşgörü üçgenini hiç bozmadan, kimsenin onuruyla oynamadım. Zaten nasıl yapabilirim ki, ben gazetecilik mesleğime ölesiye tutkunum. Bu vesileyle Babıâli yokuşuna ilk tırmandığım 1964 sonbaharından bugüne idolüm olan büyük ustalarımı önlerinde saygıyla eğilerek anmak istiyorum. O büyük ustalarım ki, yaptıkları bütün röportajların kupürlerini ayrı ayrı dosyalarda toplayıp yastığımın altında sakladım. Onları nerede görsem önümü ilikledim, hep iki adım gerilerinden yürüdüm, öylede devam edeceğim. Rahmetler yağsın Abdi İpekçilere, Necmi Onurlara, Ümit Denizlere... Allah uzun ve sağlıklı ömürler versin Halit Kıvançlara, Mete Akyollara, Halit Çapınlara... Bu kitabımın oluşturulmasında benden çok yorulan sevgili can yoldaşım, eşim Serapa teşekkür borcum var. Yürek dolusu destekleri için oğlum Burak ile kızım Berraka da. Bir de bizim yokuşun Altın Kalpli Kelebeki can dostum, pırlanta arkadaşım Yıldıran Bozkurta... Hepin... tümünü göster