Cumhuriyet gazetesi yazarı Ümit Zileli askerliğini 1985-86 yıllarında Tuncelide Jandarma Komando Asteğmen olarak yaptı.Tanık olduğu acıları, öfkeleri, hüzünleri daha Tuncelideyken kaleme almaya başladı.Bir belge niteliğindeki bu kitap, üzerinden uzun yıllar geçse de unutulmayacak gözlemleri ve tanıklıkları içeriyor.Vur Emri, gelecek için tarihe not düşüyor...Ümit Zilelinin yürekten dileği ise şu:Topun, tüfeğin ve hatta askerliğin olmadığı, bir baştan diğerine sevda türkülerinin söylendiği bir dünya...Çok mu hayal?!
******
Karşımda onaltı, onyedi yaşlarında suratları korkudan kararmış iki çocuk vardı. Daha bıyıkları bile terlememiş iki çocuk! Çavuşa döndüm: - Emin misin bunlar olduğundan? - İtiraf ettiler komutanım. Zaten kaçarken yakaladık. Bir de tüfek vardı yanlarında... ...... -... bölücü eşkiyanın Ovacık bölgesinde faaliyet gösterdiği öğrenilmiştir. Dördüncü bölük iki nolu tim, piyade asteğmen Ümit Zileli komutasında ...... yolunu takiple eşkiyayı bastırmak ve yok etmekle görevlendirilimiştir. Görev emri, boş yerleri tükenmez kalem ile doldurulmuş bir teksirden ibaretti.Tabii en yüksek amirin imzasıyla... İlk tepkim, tebliğ edilen kağıdan uzun uzadıya bakmak olmuştu. Sonra da hazırlıklara başlamıştım. Hakkında en ufak fikre sahip olmadığım bir görevin hazırlıklarına ... ..... Günün yirmi dört saati alarım durumdaydık. Askeri deyişle savaş durumunda. Yatağa bile G3 otomatik tüfek, yüz mermi ve de el bombaları ile giriyorduk. Konuştuğumuz her cümlede mutlaka, PKK, av, pusu kelimeleri geçiyordu. Ancak ben yine de inanamıyor, inanamıyordum. Ta ki ilk göreve dek... Sonrası ise gerçeğin ta kendisiydi. - Bingöl, Gençte çatışmalar, iki er şehit. Bir terörist ölü ele geçmiş... - Ovacıkta bir tim pusuya düşmüş.... - Aşağı Torunobada dokuz terörist köy basmış.
************
Cumhuriyet gazetesi yazarı Ümit Zileli askerliğini 1985-86 yıllarında Tuncelide Jandarma Komando Asteğmen olarak yaptı.Tanık olduğu acıları, öfkeleri, hüzünleri daha Tuncelideyken kaleme almaya başladı.Bir belge niteliğindeki bu kitap, üzerinden uzun yıllar geçse de unutulmayacak gözlemleri ve tanıklıkları içeriyor. Vur Emri, gelecek için tarihe not düşüyor...Ümit Zilelinin yürekten dileği ise şu: Topun, tüfeğin ve hatta askerliğin olmadığı, bir baştan diğerine sevda türkülerinin söylendiği bir dünya...Çok mu hayal?...
******
Cumhuriyet gazetesi yazarı Ümit Zileli askerliğini 1985-86 yıllarında Tuncelide Jandarma Komando Asteğmen olarak yaptı.Tanık olduğu acıları, öfkeleri, hüzünleri daha Tuncelideyken kaleme almaya başladı.Bir belge niteliğindeki bu kitap, üzerinden uzun yıllar geçse de unutulmayacak gözlemleri ve tanıklıkları içeriyor.Vur Emri, gelecek için tarihe not düşüyor...Ümit Zilelinin yürekten dileği ise şu:Topun, tüfeğin ve hatta askerliğin olmadığı, bir baştan diğerine sevda türkülerinin söylendiği bir dünya...Çok mu hayal?!
******
Karşımda onaltı, onyedi yaşlarında suratları korkudan kararmış iki çocuk vardı. Daha bıyıkları bile terlememiş iki çocuk! Çavuşa döndüm: - Emin misin bunlar olduğundan? - İtiraf ettiler komutanım. Zaten kaçarken yakaladık. Bir de tüfek vardı yanlarında... ...... -... bölücü eşkiyanın Ovacık bölgesinde faaliyet gösterdiği öğrenilmiştir. Dördüncü bölük iki nolu tim, piyade asteğmen Ümit Zileli komutasında ...... yolunu takiple eşkiyayı bastırmak ve yok etmekle görevlendirilimiştir. Görev emri, boş yerleri tükenmez kalem ile doldurulmuş bir teksirden ibaretti.Tabii en yüksek amirin imzasıyla... İlk tepkim, tebliğ edilen kağıdan uzun uzadıya bakmak olmuştu. Sonra da hazırlıklara başlamıştım. Hakkında en ufak fikre sahip olmadığım bir görevin hazırlıklarına ... ..... Günün yirmi dört saati alarım durumdaydık. Askeri deyişle savaş durumunda. Yatağa bile G3 otomatik tüfek, yüz mermi ve de el bombaları ile giriyorduk. Konuştuğumuz her cümlede mutlaka, PKK, av,... tümünü göster