Antonio Negri ve Michael Hardtın İmparatorluk kitabı, diğer ülkelerde olduğu gibi Türkiyede de, siyasi ve akademik çevrelerde belli tartışmalara yol açtı. Negri ve Hardt bu kitapta temel olarak kapitalist iktidar işleyişinin yeni bir egemenlik biçimine girdiğini ve bu yeni egemenlik biçimini çözümlemede var olan ulus-devlet ve klasik emperyalizm perspektiflerinin yeterli olmayacağını iddia etmektedirler. İmparatorluk ise, kapitalizmin kuruluş içerisinde olan bu yeni küresel iktidar işleyişine verilen addır.Negri ve Hardt isimleri İmparatorluk kitabıyla adeta özdeşleşmiş olmasına rağmen, imparatorluk çözümlemesinin arkasındaki politik felsefe ve metodoloji şimdiye dek pek vurgulanmamış ve yapılan tartışmalar, imparatorluk çözümlemesini emperyalizm ve yeni emperyalizm teorileriyle çarpıştırma boyutunda kalmıştır. İmparatorluk çözümlemesinin yanı sıra Negri ve Hardtın çalışmaları, Hegelci Maksizmle yüzleşme ve hesaplaşma çabaları ve iktidarın işleyişi ve yapılanması üzerine yapılan incelemeler içerisinde önemli bir adrestir. Fakat şu belirtilmelidir ki Negri, 1980 yılında hapishanede tamamladığı Yaban Kuraldışılıkta bize tahakkümcü iktidarın doğasına dair bir inceleme sunmaz. Bunun yerine gücün politik kuruculuğu üzerine yoğunlaşır ve tahakkümcü iktidarı, kendini kurarken yıkacak olan ilişkiselliğin peşine düşer. Kolektif bir özgürleşme pratiği içerisinden kurulacak bir toplumsal örgütlenmenin ontolojisi nedir? Tahakküm ilişkileri dışında bir iktidar kavramsallaştırması mümkün müdür? Bu tözel sorular, özne olarak kurulan ve tahakkümcü iktidarın taşıyıcısı olan nesneye değil, etkin kurucu gücüyle öznelliğin yaratıcısı olan varlığa dair bir sorudur. Ve Negri bu tözün izini Spinozanın politik felsefesi içerisinde sürer.
Antonio Negri ve Michael Hardtın İmparatorluk kitabı, diğer ülkelerde olduğu gibi Türkiyede de, siyasi ve akademik çevrelerde belli tartışmalara yol açtı. Negri ve Hardt bu kitapta temel olarak kapitalist iktidar işleyişinin yeni bir egemenlik biçimine girdiğini ve bu yeni egemenlik biçimini çözümlemede var olan ulus-devlet ve klasik emperyalizm perspektiflerinin yeterli olmayacağını iddia etmektedirler. İmparatorluk ise, kapitalizmin kuruluş içerisinde olan bu yeni küresel iktidar işleyişine verilen addır.Negri ve Hardt isimleri İmparatorluk kitabıyla adeta özdeşleşmiş olmasına rağmen, imparatorluk çözümlemesinin arkasındaki politik felsefe ve metodoloji şimdiye dek pek vurgulanmamış ve yapılan tartışmalar, imparatorluk çözümlemesini emperyalizm ve yeni emperyalizm teorileriyle çarpıştırma boyutunda kalmıştır. İmparatorluk çözümlemesinin yanı sıra Negri ve Hardtın çalışmaları, Hegelci Maksizmle yüzleşme ve hesaplaşma çabaları ve iktidarın işleyişi ve yapılanması üzerine yapılan incelemeler içerisinde önemli bir adrestir. Fakat şu belirtilmelidir ki Negri, 1980 yılında hapishanede tamamladığı Yaban Kuraldışılıkta bize tahakkümcü iktidarın doğasına dair bir inceleme sunmaz. Bunun yerine gücün politik kuruculuğu üzerine yoğunlaşır ve tahakkümcü iktidarı, kendini kurarken yıkacak olan ilişkiselliğin peşine düşer. Kolektif bir özgürleşme pratiği içerisinden kurulacak bir toplumsal örgütlenmenin ontolojisi nedir? Tahakküm ilişkileri dışında bir iktidar kavramsallaştırması mümkün m... tümünü göster