Cod burnu açıklarında, Japonyalı bir tuna balığı avcısı, kendisinin olmayan bir teknede göğsünden vurulmuş bir şekilde ölü olarak bulunur. Ölen adamın büyükbabası, torununu öldürenleri bulması için özel dedektif Aristotle "Soc" Socraides'i tutmak ister. Soc, bu iş için biçilmiş kaftandır; çünkü aynı zamanda gününün bir bölümünü de balıkçılık yaparak geçiriyordur. Bunun yanında, büyükbaba, Soc'un bu sıralar gerçekten paraya ihtiyacı olduğunu biliyordur; çünkü kırık dökük olan teknesini tamir ettirmesi gerekmektedir. Bu yüzden yaşlı adam, Soc'un işi kabul edeceğinden emindir. Yaşlı adamın bu kadar çok şeyi bilmesi Soc'u tedirgin eder. Fakat paraya ihtiyacı olmasından dolayı işi kabul eder. Katili aramaya koyularak başladığı iş, sonraları birbuçuk tonluk tuna balıklarını avlayan bir örgüte ulaşmasıyla değişir. Avcılar Paul Kemprecos'un ödüllü polis müfettişi Soc'a göre, küçük çaplı, birbirlerine sıkıca bağlı bir örgüttür, fakat yakaladıkları tek bir tuna balığı yaklaşık yirmibin dolar civarında bir değere sahip olduğu için, bu parayı gören her insanı şeytanın fısıldadıklarına kulak verebileceğine karar verir.
Cod burnu açıklarında, Japonyalı bir tuna balığı avcısı, kendisinin olmayan bir teknede göğsünden vurulmuş bir şekilde ölü olarak bulunur. Ölen adamın büyükbabası, torununu öldürenleri bulması için özel dedektif Aristotle "Soc" Socraides'i tutmak ister. Soc, bu iş için biçilmiş kaftandır; çünkü aynı zamanda gününün bir bölümünü de balıkçılık yaparak geçiriyordur. Bunun yanında, büyükbaba, Soc'un bu sıralar gerçekten paraya ihtiyacı olduğunu biliyordur; çünkü kırık dökük olan teknesini tamir ettirmesi gerekmektedir. Bu yüzden yaşlı adam, Soc'un işi kabul edeceğinden emindir. Yaşlı adamın bu kadar çok şeyi bilmesi Soc'u tedirgin eder. Fakat paraya ihtiyacı olmasından dolayı işi kabul eder. Katili aramaya koyularak başladığı iş, sonraları birbuçuk tonluk tuna balıklarını avlayan bir örgüte ulaşmasıyla değişir. Avcılar Paul Kemprecos'un ödüllü polis müfettişi Soc'a göre, küçük çaplı, birbirlerine sıkıca bağlı bir örgüttür, fakat yakaladıkları tek bir tuna balığı yaklaşık yirmibin dolar civarında bir değere sahip olduğu için, bu parayı gören her insanı şeytanın fısıldadıklarına kulak verebileceğine karar verir.
Çevirisi ve hatalı kelime kullanımı delirtti resmen
fena değildi ama herşeyin baştan belli olduğu kitaplardan..
Polisiyeseverler olarak market polisiyesi şeklinde tanımladığımız kitaplardan. Eğlenceli fakat sığ karakterler, basit kurgu, tahmin edilebilir ilerleyiş ve aynı şekilde bir final. Bence kitabın en ilgi çekici yanı ton balığı piyasası.
Çok basit ve akıcı olmayan anlatıma sahip polisiye roman..
Vasat olduğunu söyleyebilirim kitabin adi yakuza cinayeti ama kitapta yakuza neredeyse hiç yok zaten olaylarin bir derinliği de yok herkes rahatlikla suçlunun kim olduğunu neden bu suçun işlendiğini anlayabilir ortalarinda.)
Karton Cilt, 384 sayfa
Martı Kitabevi tarafından yayınlandı