İnsan, evrimini tamamlamamış bir canlıdır.Kaan Arslanoğlunun insan kavrayışını en genel hatlarıyla yansıtan bu sözler, aynı zamanda onun psikiyatriye olan yaklaşımına da temel teşkil ediyor. Sorunsuz bir toplumsal düzen, acaba gerçekten sorunsuz bir insan anlamına mı geliyor? Yoksa, bu sadece bir ütopya mı? Yaşanan ve yaşatılan onca çılgınlıkta insanın aşamadığı bir eşik yok mu? Dahası, bu eşiğin geçilmesine engel olan ne? Toplumun bugünkü yapısı mı, insanın evrimde bir üst basamağa henüz çıkamamış olması mı? Yanılmanın Gerçekliği, çoğaltılabilecek bunlara benzer pek çok sorunun çevresinde dönen bir kitap. Arslanoğlu, çevresel koşulların önemini göz ardı etmeden, ama insanın genlerinin oynadığı rolü de küçümsemeyerek politikadan estetiğe, hatta gündelik hayata bir de o taraftan bakmamız konusunda ısrar ediyor.Yanılmanın Gerçekliği ile yüzleşme zamanının geldiğini düşünenler için...
İnsan, evrimini tamamlamamış bir canlıdır.Kaan Arslanoğlunun insan kavrayışını en genel hatlarıyla yansıtan bu sözler, aynı zamanda onun psikiyatriye olan yaklaşımına da temel teşkil ediyor. Sorunsuz bir toplumsal düzen, acaba gerçekten sorunsuz bir insan anlamına mı geliyor? Yoksa, bu sadece bir ütopya mı? Yaşanan ve yaşatılan onca çılgınlıkta insanın aşamadığı bir eşik yok mu? Dahası, bu eşiğin geçilmesine engel olan ne? Toplumun bugünkü yapısı mı, insanın evrimde bir üst basamağa henüz çıkamamış olması mı? Yanılmanın Gerçekliği, çoğaltılabilecek bunlara benzer pek çok sorunun çevresinde dönen bir kitap. Arslanoğlu, çevresel koşulların önemini göz ardı etmeden, ama insanın genlerinin oynadığı rolü de küçümsemeyerek politikadan estetiğe, hatta gündelik hayata bir de o taraftan bakmamız konusunda ısrar ediyor.Yanılmanın Gerçekliği ile yüzleşme zamanının geldiğini düşünenler için...