Teknolojik ilerlemeler, hastalıkların teşhis ve tedavisinde de kolaylıklar sağladı ve eski zamanlara oranla insan ömrü epeyce uzadı. Modern tıp her ne kadar ileri bir gelişkinlik düzeyine ulaşsa da yaşamanın kalitesi insana bağlı. İleri toplumlarda iyi görmeyen, iyi duymayan yaşlı nüfusun çokluğu, toplumun her katmanında hastalık derecesine varan şişmanlıklar, kalp-damar, beyin-damar hastalıklarında sayının artmasına neden oluyor. Dolayısıyla tıp, tek başına çare olmaya yetmiyor. Bu yüzden Yaşasın Hayat, deyim yerindeyse testi kırılmadan yol göstermeye çalışıyor. Prof. Dr. Osman Müftüoğlu, bu diziden neyi amaçladığını kitaba yazdığı Önsözde şöyle anlatıyor: Bu kitap, daha iyi, daha keyifli, daha uzun yaşanan, yaşandıkça ve yaşlandıkça birleştiren, dinginleştiren... daha üretken, sevecen, hoşgörülü, iyimser, güvenli, daha az eleştirip daha çok öven, ilgi ve sevgi göstermeyi, takdir etmeyi bilen, dostluğa, sınırsız bir yardımseverliğe öncelik veren... beden/ruh/akıl örgüsü örgütlenmesi tam bir işbirliği halinde tıkır tıkır işleyen; daha iyi uyuyan, koklayan, işiten, gören, düşünen ve sevişen; daha düzenli ve dengeli beslenen, egzersizin önemini bilen, daha neşeli ve huzurlu yeni bir hayatın başlangıcıdır.
Teknolojik ilerlemeler, hastalıkların teşhis ve tedavisinde de kolaylıklar sağladı ve eski zamanlara oranla insan ömrü epeyce uzadı. Modern tıp her ne kadar ileri bir gelişkinlik düzeyine ulaşsa da yaşamanın kalitesi insana bağlı. İleri toplumlarda iyi görmeyen, iyi duymayan yaşlı nüfusun çokluğu, toplumun her katmanında hastalık derecesine varan şişmanlıklar, kalp-damar, beyin-damar hastalıklarında sayının artmasına neden oluyor. Dolayısıyla tıp, tek başına çare olmaya yetmiyor. Bu yüzden Yaşasın Hayat, deyim yerindeyse testi kırılmadan yol göstermeye çalışıyor. Prof. Dr. Osman Müftüoğlu, bu diziden neyi amaçladığını kitaba yazdığı Önsözde şöyle anlatıyor: Bu kitap, daha iyi, daha keyifli, daha uzun yaşanan, yaşandıkça ve yaşlandıkça birleştiren, dinginleştiren... daha üretken, sevecen, hoşgörülü, iyimser, güvenli, daha az eleştirip daha çok öven, ilgi ve sevgi göstermeyi, takdir etmeyi bilen, dostluğa, sınırsız bir yardımseverliğe öncelik veren... beden/ruh/akıl örgüsü örgütlenmesi tam bir işbirliği halinde tıkır tıkır işleyen; daha iyi uyuyan, koklayan, işiten, gören, düşünen ve sevişen; daha düzenli ve dengeli beslenen, egzersizin önemini bilen, daha neşeli ve huzurlu yeni bir hayatın başlangıcıdır.