Yılmaz Onay, elinizdeki kitapta senaryo-roman denemesi yapmamış yalnızca. İlk sayfaları okuduktan sonra sizin de elinize kamerayı veriyor ve içinizden geldiğince merak ettiğiniz, olmasını istediğinize, çeviriyorsunuz kamerayı. Ve öylesine özgürsünüz ki ilk kez kahramanların isimlerini siz belirliyorsunuz. Baba, belki de kocanız Ahmet, belki amcanız Mustafa; anne, belki de Mualla Teyzeniz. Yaban-cı sizi acı acı güldürüyor.Bu topraklarda doğmuş, büyümüş, yaşıyor olmanıza rağmen, siz de nasıl ya-ban-cı olduğunuzu düşünüyorsunuz, kendinizi anlatıyorsunuz, çünkü kamerayı siz kendinize çeviriyorsunuz. Sizin isminiz ne? Sonuçta roman yazarı olamasanız da kesin senarist oluyorsunuz. Amatörce olsa bile.
Yılmaz Onay, elinizdeki kitapta senaryo-roman denemesi yapmamış yalnızca. İlk sayfaları okuduktan sonra sizin de elinize kamerayı veriyor ve içinizden geldiğince merak ettiğiniz, olmasını istediğinize, çeviriyorsunuz kamerayı. Ve öylesine özgürsünüz ki ilk kez kahramanların isimlerini siz belirliyorsunuz. Baba, belki de kocanız Ahmet, belki amcanız Mustafa; anne, belki de Mualla Teyzeniz. Yaban-cı sizi acı acı güldürüyor.Bu topraklarda doğmuş, büyümüş, yaşıyor olmanıza rağmen, siz de nasıl ya-ban-cı olduğunuzu düşünüyorsunuz, kendinizi anlatıyorsunuz, çünkü kamerayı siz kendinize çeviriyorsunuz. Sizin isminiz ne? Sonuçta roman yazarı olamasanız da kesin senarist oluyorsunuz. Amatörce olsa bile.