Yirmi yaşındaki Kenci, seks adına her şeyin pazarlandığı başkentte yabancı turistlere rehberlik ederek yaşamını kazanan bir Japon gencidir. Televizyonlarda, fahişelik yapan liseli bir genç kızın vahşice öldürüldüğü haberi yayınlandığı gün, Frank adlı garip bir Amerikalıdan telefon alır. Kenciden kendisine rehberlik yapmasını istemektedir.
Yirmi yaşındaki Kenci, seks adına her şeyin pazarlandığı başkentte yabancı turistlere rehberlik ederek yaşamını kazanan bir Japon gencidir. Televizyonlarda, fahişelik yapan liseli bir genç kızın vahşice öldürüldüğü haberi yayınlandığı gün, Frank adlı garip bir Amerikalıdan telefon alır. Kenciden kendisine rehberlik yapmasını istemektedir.
Yazar gerçekten yeraltı kültürünü çok iyi çözümlemiş. Tıpkı Şeffaf Mavi gibi, kulaktan dolma veya hayali bilgilerle değil birinci ağızdan aktarılan sokak deneyimleri dikkat çekici. Aşırı uçlarda yaşayan ve tarihi kimlikleriyle anılmaktan hoşlanmayan yeni nesil Japon gençliğini bu derece arayışa iten sebeplerin köküne inmiş. Sert tarzı ve yine sert betimlemeleriyle birlikte roman boyunca ilerleyen başarılı bir gerilim de mevcut. Yalnız keşke kitabın ismi yeni yorum getirmek yerine orjinal haliyle çevrilseymiş. Finaldeki beklenmeyen hüzne daha çok yakışırdı.
ryu murakami'nin okuduğum ilk kitabı oldu. açıkçası diğer kitaplarından da böyle bir his mi beklemeliyim yoksa bu kitabından insanın içine dolabilecek, ve yerine göre aşırı doğal ve saf olabilecek o kötülük tarifi hususî olarak mı yapmış bilemiyorum ama tek kelime mükemmeldi.
japon toplumuna derin bir ilgim ve ilgim kadar derin olmayan bir bilgim olmasının da bunda büyük bir etkisi olabilir tabii ancak kitaptaki, resmen satır aralarına gizlenmiş kendi yok oluşuna özlem duyan toplum anlatısı ve anlatıdaki umarsızlık beni benden aldı.
Çok enteresan bir kitaptı. Japonların filmlerinde de fazlasıyla hissedilen aşırılıkları ve garipliklerini edebiyatlarında da görmek mümkün.
Ancak Japon edebiyatından beklenecek, özgün nitelikle bir sonu var.
190 sayfa