Lütfen giriş yapınız.

Yüreğini Haramdan Sakın

Sakınılan bir bakışla başlayan Gözlerini Haramdan Sakın yolculuğunun okyanusvâri rüzgârı Yüreğini Haramdan Sakın’la esmeye devam ediyor…
Artık buradaydı Betül, ulaşılmaz dediği adamın o çetin sınırlarının hemen dibinde... Yakınındayken daha sert esen Ömer’in rüzgârı artık Betül’ü daha fazla sarsıyor fakat o huzurlu serinliği de daha özel hissettiriyordu. Aralarındaki onca mesafeden geriye kalan sınırları aşmanın neler getireceğinden ikisi de habersizdi. Fakat bir gerçek vardı; artık o rüzgârda savrulan yalnızca Betül olmayacak, Ömer de kendi rüzgârının tadına bakacaktı.
Tehlike yaklaşmaya, silahlar patlamaya ve güneş de umursamazca parıldamaya devam ediyordu.

“Gözlerini açıp bana döndüğünde montumu tutup beni kendine çekti ve başımı göğsüne yasladı. Kahkahalarım karnımı ağrıtacak boyuta ulaştığında yüzümü kazağına doğru çevirdim. Kazağı gözyaşlarımla ıslanıyordu. Zor çıkan sesimle, "Şükür..." dedim. Öylesine değildi, tüm samimiyetimle söylemiştim; şu an için denilebilecek en güzel kelimenin bu olduğunu hissettiğim için...
Ömer önce güldü ve başım göğsüyle birlikte birkaç kez kalkıp indi. Sonra da omzumu biraz daha kendine bastırıp derin bir nefes aldı ve, "Şükür..." dedi; benim gibi…”

Sakınılan bir bakışla başlayan Gözlerini Haramdan Sakın yolculuğunun okyanusvâri rüzgârı Yüreğini Haramdan Sakın’la esmeye devam ediyor…
Artık buradaydı Betül, ulaşılmaz dediği adamın o çetin sınırlarının hemen dibinde... Yakınındayken daha sert esen Ömer’in rüzgârı artık Betül’ü daha fazla sarsıyor fakat o huzurlu serinliği de daha özel hissettiriyordu. Aralarındaki onca mesafeden geriye kalan sınırları aşmanın neler getireceğinden ikisi de habersizdi. Fakat bir gerçek vardı; artık o rüzgârda savrulan yalnızca Betül olmayacak, Ömer de kendi rüzgârının tadına bakacaktı.
Tehlike yaklaşmaya, silahlar patlamaya ve güneş de umursamazca parıldamaya devam ediyordu.

“Gözlerini açıp bana döndüğünde montumu tutup beni kendine çekti ve başımı göğsüne yasladı. Kahkahalarım karnımı ağrıtacak boyuta ulaştığında yüzümü kazağına doğru çevirdim. Kazağı gözyaşlarımla ıslanıyordu. Zor çıkan sesimle, "Şükür..." dedim. Öylesine değildi, tüm samimiyetimle söylemiştim; şu an için denilebilecek en güzel kelimenin bu olduğunu hissettiğim için...
Ömer önce güldü ve başım göğsüyle birlikte birkaç kez kalkıp indi. Sonra da omzumu biraz daha kendine bastırıp derin bir nefes aldı ve, "Şükür..." dedi; benim gibi…”


Değerlendirmeler

değerlendirme
Filtrelere göre değerlendirme bulunamadı

Baskı Bilgileri

Karton Cilt, 528 sayfa
Haziran2016 tarihinde, Portakal Kitap tarafından yayınlandı


ISBN
6059696067
Dil
Türkiye Türkçesi

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

Nurten GKG.K yesiltu Şüheda peresstt
5 kişi

Okumak İsteyenler

Okumak isteyen bulunamadı.

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski