Zaman çarkı dönerVe Çağlar Gelir GiderOlmuş Olan. Olacak OlanVe Olmakta OlanHer An Gölgenin Altında Ezilebilir.Bırakın Ejder Bir kez daha zamanın Rüzgarlarına Binsin.İyinin ve kötünün sonsuz bir savaşa tutuştuğu, ışığın ve gölgenin dünyası; Zaman Çarkının dünyası...Bugüne dek yazılmış en görkemil fantastik kahramanlık öyküsü...
Zaman çarkı dönerVe Çağlar Gelir GiderOlmuş Olan. Olacak OlanVe Olmakta OlanHer An Gölgenin Altında Ezilebilir.Bırakın Ejder Bir kez daha zamanın Rüzgarlarına Binsin.İyinin ve kötünün sonsuz bir savaşa tutuştuğu, ışığın ve gölgenin dünyası; Zaman Çarkının dünyası...Bugüne dek yazılmış en görkemil fantastik kahramanlık öyküsü...
Bu seriyi "fantastik-kurgu" diyerek kısıtlamayı uygun bulmuyorum ben. Çok daha fazlasını içeren, karakter odaklı bir macera bu. Okuduğum en iyi macera ayrıca.
Tek sıkıntılı tarafı çok kalın olması ve fiyatının da buna bağlı olarak yüksek olması. Bir de 14 cilt olduğu düşünülürse... Yine de bir yerden başlamak lazım, kalınlığına ters bir hızla bitiyor kitap.
Bir fantastik romanın istenirse ne kadar gerçekçi yazılabilineceğinin de kanıtı ayrıca. Karakterler kahraman olmak için doğmuş özel kişiler değiller. Sıradanlar, vasatlar ve kendi saçma sapan idealleri ya da uçuk hayalleri yüzünden değil olayların onları iteklemesi yüzünden maceraya bulaşıyorlar. Bu ilk kitap da ağırlıklı olarak sıradan insanların büyüklerin ligindeki umutsuz koşuşturmasını anlatıyor. Bir bakıma etrafımızdaki o "büyük" adamların da geçmişte basit insanlar olduklarını söylüyor.
Sadece ilk kitap olarak değil de serinini tamamına bakmak gerekirse;
Okuduğum en iyi fantastik seri kesinlikle. Edebi açıdan muhakkak daha iyi eserler vardır fakat hikayenin akıcılığı, karakterlerin gelişimi ve sayısı, her bir karakterin sürükleyici hikayeleri sayesinde +10.000 sayfalık bir seri olmasına rağmen hiç sıkmadan okunabilmesini sağlıyor.
Dünyanın Gözü ise serinin ortalama kitaplarından.Beklentileri kesinlikle karşılıyor fakat geri kalan kitaplar okunduktan sonra biraz onların gölgesinde kaldığı da bir gerçek.
Sonuç olarak kitabın kalınlığına bakılmaksızın okunması gerektiği kanaatindeyim zira bir kez başlayınca mutlaka bitiriyorsunuz.
Çok uzun bir maceranın ilk kitabı. Dünyanın Gözü 14 ciltlik külliyatın en güzel kitabı değil. Seriye tavsiyeler ve/veya etraflarından duydukları büyük övgüler üzerine başlayanlar Dünyanın Gözü'nde hayal kırıklığına uğrayabilirler. Zira Robert Jordan Dünyanın Gözü'nde öncüllerinden esintiler taşıyan pek ögeye yer vermiş. Janraya hakim okuyucular böyle şeyleri pek hoş karşılamazlar. Robert Jordan'ın mekan tasvirleri kimi okuyuculara fazla ayrıntılı ve hatta yer yer gereksiz uzunlukta gelebilir. Tavsiyem; sıkın dişinizi. Çünkü büyük ihtimalle hayatınız boyunca okuyacağınız en ihtişamlı hikayeye giriş yapıyorsunuz.
Yukarıda bahsettiğim eksikliklerin aslında kafaya hiç takılmaması gereken şeyler olduğunu serinin ilerleyen kitaplarını okudukça anlayacaksınız. Robert Jordan Zaman Çarkı serisiyle fantastik edebiyatın gelmiş geçmiş en büyük 2-3 yazarından biri olduğunu kanıtlamıştır. Şahsi kanaatim Zaman Çarkı serisi fantastik edebiyat eserleri arasında hikayenin kurgusu, gelişimi ve karakterlerin gerçekçiliğiyle bir numaradır.
İnternette dolaşırken sürekli denk geldiğim bir seriydi.Ama serinin 14 ciltten oluşması,pahalı oluşu ve yazarının vefat etmesi benim gözümü korkutmuştu.Birgün 3.kitabın ilk cildine denk geldim hemde çok uygun fiyata.Dedim bir yerden başlamak gerek diyerek kitabı aldım.Nadir kitaptan güzel fiyatlarla 1. ve 2.cildi sipariş verdim.Belki sıkılırım devamı gelmez diye.İlk kitabı bitirdim ve hemen internet başına oturdum.Nadirden bütün zaman çarkı serisini sepete eklemeye başladım.2 ay olmadı ben bu seriye başlayalı ve bu kadar gün içinde sadece 4 kitap kaldı alınmadık.Seri su gibi akıp kendine bağlıyor.O tuğla kitaplar kısa sürede otobüste dolmuşta meraklı gözlere rağmen okunup bitiyor.İnşallah başımıza iş gelmeden seriyi bitiririm.Şu an 4.cildin 2.kitabındayım ve hala okumaya devam ediyorum.Benim gibi gözünüz korkmasın gözünüz açık olsun:))Zaman çarkı dönmeye devam ediyor:))
ben şimdiye kadar fantastik kitap okuyorum diye kendimi avutuyormuşum .Robert jordan bambaşka bir dünya yaratmış bu kadar sayfa okukerken zorlanırım diye düşünmüşltüm ama kitabı elinden bırakamıyorsunuz ve sayfalar akıp gidiyor. Bayıldım okuken bire bir kendimi kitabın içinde hissettim. en başta sıkıcıydı bilmediğm kelimeler yeni dünya ama ileledikçe ve sonuna doğru vay be demekten kendinizi alamıyorsunuz.
Uzun süredir fantastik serileri severek takip ederim, şu kadarını söylemeliyim ki yazar usta bir büyücünün büyüsünü mükemmellikle dokuduğu gibi dokumuş hikayesini. Ayrıntılar, karakterler, olaylar hepsi son derece tatmin edici. Kara Kule (Stephen King)den beri karakterlerle bu kadar yakınlaştığım bir kitap olmamıştı. Hiç düşünmeden alın ve okuyun.
Uzun soluklu bir hikaye bu, hemen bitmesini beklemeden uzun zamana yayarak okumak gerekebilir. Ben bu kitabı beğendim ama henüz ikinci kitabı okumadım o yüzden serinin gidişatı için bir yorum yapamam. Sürekli aynı tempoda devam etmesini beklememek gerek kanımca. Betimlemeleri kuvvetli bir kitap.
Uzun zamandır başlamak istememe rağmen büyük bir keyif ve randımanla okuyamadım. Hikaye, örgü, kurgu beklentimin altında olsa da ve Jordan özellikle büyük öneme sahip olayları önemsizler gibi açıklamasız / belirtmesiz geçtiği için "Nasıl lan?" dedirtse de bunca destansı özelliği ve devasa ciltleriyle en azından "Okudum" demek için okunması gereken kitap.
robert abimiz kitabın ön yüzünde yazılı olan "tabutunun çivileri çakılana kadar yazmayı düşünmektedir" sözünü tutmuştur. fantastik kurgu edebiyatı açısından son derece önemli bir seridir kanımca. en iyisidir hatta.
Robert Jordan dünyasına giriş kapısı. ciltsiz 20, ciltli 13 kitap olan bu seri yazanın da okuyanın da emeğini değerli kılıyor.
Ciltli, 817 sayfa
2003 tarihinde, İthaki Yayınları tarafından yayınlandı