amanın Dönüşümü
Amerikan Devrimi’nin ortasında Matthew de Clermont, dünyanın daha aydınlık bir geleceğin kıyısındaymış gibi göründüğü siyasi bir aydınlanmanın yaşandığı bir dönemde, Massachusetts’li genç bir cerrah olan Marcus MacNeil’la tanışır. Ona ölümsüzlük ve püriten hayatın sınırlarından kurtulma fırsatı sunduğunda Marcus vampir olma fırsatını kaçırmaz. Fakat dönüşümü hiç de kolay olmayacaktır ve de Clermont ailesinin kadim gelenekleri ile sorumlulukları Marcus’un özgürlük, eşitlik ve kardeşlik inancıyla çelişmektedir.
Günümüz Paris’inde ise Marcus’un âşık olduğu genç Phoebe Taylor, kendi ölümsüzlük macerasına atılmak üzeredir. Vampirlik ritüelinin modern versiyonu başta karmaşık gibi durmasa da vampir olmak isteyen bir insanı bekleyen zorlukların, on sekizinci yüzyıldakinden pek de farklı olmadığını keşfedecektir. Marcus’un yüzyıllar önce kaçtığına inandığı gölgeler ikisinin de yakasını sonsuza dek bırakmayacak gibi görünmektedir.
Harkness tarihçi gözüyle Amerikan ve Fransız devrimlerini işleyerek iki dönem arasında paralellikler çizerken, sadece vampirlerin gözünden bakmıyor, Marki de Lafayette, Benjamin Franklin ve Thomas Paine gibi tarihi figürleri de işin içine katıyor.
- Los Angeles Times
Deborah Harkness sonsuza dek yaşam, romantizm ve aile dramlarından muazzam bir hikâye örüyor ve tamamı, baştan sona keyifle okunuyor.
- Bustle
Bu vampir romanı, genç Marcus MacNeil’ın püriten geleneklerden (sıkıcı!) kurtulup ölümsüz oluşuna (eğlenceli!) kadar uzanan hikâyesini Amerikan Devrimi’yle harmanlıyor.
- New York Post
Gerçekten vampir olmak için nelere katlanmak gerektiğini hiç merak ettiniz mi? Deborah Harkness size son romanında bunu çok net bir şekilde anlatıyor… Tutkulu bir aşk hikayesi.
- PopSugar
Zamanda ve kıtalar arasında hiç zorlanmadan dolanıyorsunuz… Yazar, Matthew ve Diana’nın sürükleyici ilişkisini yeni bir aşk hikâyesiyle bir araya getirmiş.
- Booklist
Elinizden bırakamayacağınız bu eser özellikle doğaüstü olaylar ve tarih severleri kendine bağlayacak.
- School Library Journal
amanın Dönüşümü
Amerikan Devrimi’nin ortasında Matthew de Clermont, dünyanın daha aydınlık bir geleceğin kıyısındaymış gibi göründüğü siyasi bir aydınlanmanın yaşandığı bir dönemde, Massachusetts’li genç bir cerrah olan Marcus MacNeil’la tanışır. Ona ölümsüzlük ve püriten hayatın sınırlarından kurtulma fırsatı sunduğunda Marcus vampir olma fırsatını kaçırmaz. Fakat dönüşümü hiç de kolay olmayacaktır ve de Clermont ailesinin kadim gelenekleri ile sorumlulukları Marcus’un özgürlük, eşitlik ve kardeşlik inancıyla çelişmektedir.
Günümüz Paris’inde ise Marcus’un âşık olduğu genç Phoebe Taylor, kendi ölümsüzlük macerasına atılmak üzeredir. Vampirlik ritüelinin modern versiyonu başta karmaşık gibi durmasa da vampir olmak isteyen bir insanı bekleyen zorlukların, on sekizinci yüzyıldakinden pek de farklı olmadığını keşfedecektir. Marcus’un yüzyıllar önce kaçtığına inandığı gölgeler ikisinin de yakasını sonsuza dek bırakmayacak gibi görünmektedir.
Harkness tarihçi gözüyle Amerikan ve Fransız devrimlerini işleyerek iki dönem arasında paralellikler çizerken, sadece vampirlerin gözünden bakmıyor, Marki de Lafayette, Benjamin Franklin ve Thomas Paine gibi tarihi figürleri de işin içine katıyor.
- Los Angeles Times
Deborah Harkness sonsuza dek yaşam, romantizm ve aile dramlarından muazzam bir hikâye örüyor ve tamamı, baştan sona keyifle okunuyor.
- Bustle
Bu vampir romanı, genç Marcus MacNeil’ın püriten geleneklerden (sıkıcı!) kurtulup ölümsüz oluşuna (eğlenceli!) k... tümünü göster
#ruhlarüçlemesi 'nin ardından hikaye kaldığı yerden devam ediyor. Tek farkla bu sefer kahramanlarımız Matthew de Clermont'un oğlu Marcus ile Phoebe Taylor.
Phoebe vampire dönüşecek ama bu dönüşüm için herşeyin kurallar göre olmasını istediklerinden dönüşümden itibaren 90 gün ayrı kalmalılar. Bu ayrılık süreci Marcus için çok zor geçecek. O'nun ipliklerindeki karmaşa Diana'yı huzursuz edecek ve Marcus'un Amerikan Devriminden Fransız İhtilaline oradan günümüze uzanan hikayesini bizlere sunacak.
Bu sırada arka planda tüm kadro aktif halde. Özellikle ikizler küçük olmalarına rağmen şimdiden kendilerine has özellikler sergilemekte. Bu Diana ve Matthew için endişe kaynağı. Birde tabi ki Baldwin'i unutmamak gerekli.
Kitap çok akıcı ve enteresan bilgilerle doluydu. Özellikle Marcus'un yaşadıkları kitabı daha da ilginç kılmakta. Her karakterin kendine has özellikleri ile harmanlanınca okumaktan zevk aldığım bir kitap oldu. Bakalım yazar bundan sonra kimin hikayesi ile bizim karşımıza çıkacak. Merakla bekleyeceğim.
568 sayfa
Ekim2019 tarihinde, Pegasus tarafından yayınlandı