Fİ ÇOK VASATTI TAKİ Çİ'YI OKUYANA KADAR SON BÖLUMUYLE CAN EVIMDEN VURULDUM VE TABIKI Pİ'Yİ BEKLİYORUM..
Fi nin ummadığım gibi Bi kitap olduktan sonra çi nin bu etkiyi silmesini beklerdim fakat ikisi de düşündüğüm gibi olmadı
çok ilginç istemeyerek başladığım ama ne olacağını merak edip okuduğum bir kitap. Pİ almayı düşünmüyordum ama sanırım alacağım...
Kitabın size bir şeyler katmasını bekleyerek değil de sıradan bir roman gibi düşündüğünüzde okunuyor ancak, çok da gerekli bir kitap değil seriye başladığım için devam ediyorum.
Hikaye ilgi çekici. Beni bile çekti ki, kitapla ilgili rahatsız olduğum yerler olmasına rağmen. Televizyonda reyting rekorları kıran dizilere yakın konusu olan fakat felsefe ile süslenmiş ve yazarın kamufle yeteneğiyle , okuyucuyu manipüle ederek ve de ilk kitapta ki şüphelerimden emin olduğum devam kitabı Çi.
Medyanın toplumu zehirleyen gücünü, ünlüler dünyasının ve yine medya sayesinde öğrendiğimiz iğrençliğini bir kez daha anlatıldığı bu kitapta Fi'de de sürekli bahsi geçen uyarıcı ve bağımlılık yapan maddeyi, hemen hemen her karakter kullanıyor. İlginç olanı sanki kurtulması çok kolaymış gibi dönüp bir daha bakmayabiliyorlar.Deniz'in ağzından aktarılan çok anlaşılır, sade, güzel ve bir çok kişinin bildiği, bir çok düşünürün hayat felsefesi olan, kabul edilmiş, insanların yıllardır duyduğu sözlerin arasına, dinle ilgili yazarın kendi fikrini empoze etmek için yazılan bölümü okuyanlar, araştırma zahmetine girerler ve söyleneni sorgusuz kabul etmezler umarım. Orada bahsi geçen hikayeden sonra imamın sorduğu soruya Deniz'in verdiği cevap karşısındaki benim kafamda oluşan düşünceyle, bu kısmı okuduğum kişilerin yorumunun aynı olması yazarın tam da "insanları, gençleri ve çocuklarınızı özgür bırakın, doğruyu kendileri bulsunlar" gibi söylemlerinden sonra kendi fikir ve inançlarını üstü kapalı aşılama çabası benim gözümde daha bir netlik kazandı. Ne garip kendi çocuğumuzu özgür bırakmamızı söyleyenler, kendileri yönlendirmeye çalışıyorlar.
Yalnız özellikle kitapta, madde kullanımının sürekli geçtiği ve yaşattığı söylenen güzel duyguları okuduktan sonra kesinlikle bilmediğim kitapları, ben okumadan çocuklarıma okutmamam gerektiğine bir kez daha emin oldum.
Bilinçli okurların olumsuzluklardan etkilenmeyip, manipüle olmadan keyif alarak okuyacağına eminim. Bu kitabı ya da başka kitapları okuyan genç kesime tavsiyem de tek yönlü okumayın. Bir kitabı okurken orda yazılan bilginin doğruluğunu başka kaynaklardan araştırın. Daha akılda kalıcı olmakla birlikte, size empoze edilmeye çalışılana değil mantığınızla doğruya ulaşırsınız.
Son olarak Fi de hoşuma giden gelecekle ilgili verilen bir tüyoda Murat'ın Bilge'nin kollarında öleceği yazıyordu. Ben de acaba nasıl olacak diye merak ediyordum. Yazar nasıl unuttu bilmem acaba yazdığını... Çünkü bu kitapta Murat ölürken Bilge yanında bile değildi, üstelik bir de bizim gibi O da başkasından duydu.
Fi"yi 5 gunde bitirmistim, Ci"yi 2 gunde!! Bakalim Pi nin durumu ne olacak?
Ci: Tum canlilari birbirine baglayan, rejenere eden Yasam Enerjisi imis... Burada da baska bir kahraman kadinda beden buluyor Ci...
Azra Kohen in inanilmaz karakter analizleri ve hikayeleri birbirine katma, birbirinden ayirma yetenegi var..Suprizlerin sonu yok...
Ve Fi deki catlamaya hazir tohumlar, bu kitapda harekete geciyorlar ve hayat onlari varmasi gereken yerlere goturuyor...
Çi ilk kitap fi den daha iyiydi. Altı çizilecek birçok güzel cümle hatta paragraf vardı.
Haftalarca elimde dolaştı
evet Fi den daha iyi bir kitap ama süper, mutlaka okuyun diyemem
Fi'yi çıkar çıkmaz almıştım ve heyecanla okumuştum. Yazarın felsefesinin kitaba çok iyi ve ince bir şekilde işlendiğini düşünmüştüm, bana huzur vermişti. Kalın bir kitap olduğundan doya doya okumuştum ve içindeki aşk hikayesi de beni çok heyecanlandırmıştı, devamı o anda elimde olsun diye düşünmüştüm. Hatta o kadar merak ettim ki merakıma saplanmamak için kitap üzerinde düşünmemeye karar verdim "ne olacak şimdi!?" diye. Neyse ki Çi de çıktı ve huzura kavuştum. Okuyup bitirmiş olduğumu söylememe gerek var mı? Gerçekliğine hayranım bu yazı dilinin ve Pi'yi bekliyorum.
muhteşem....altını çizerek okuduğum ve bir zaman sonra tekrar geri dönüp okuyacağım kütüphanemin vazgeçilmezi olan ender kitaplardan...o kadar güzel anlatılmış ki, kendinizi bir romanın akıcılığında kaybedip bilgi, felsefe, ekonomi ve kültür dünyasının içinde buluyorsunuz..kalemine sağlık Azra Kohen...pi'yi sabırsızlıkla bekliyorum
Favori kitaplarımın arasında yerini aldı bu kitap.
İlk kitaba pek ısınamamıştım. Ama bu kitabı çok beğendim. Kelimelerle anlatılabileceğini sanmıyorum. Fark etmeniz gerekiyor.
Kitabın sonu 3. kitabı daha çok merak edelim diye yazılmış.
Fi gibi bu da soluksuz okunarak bitti. Okurken değişik duygular çağrıştırdı. Anlatılan hikaye dışında felsefe, psikoloji, sanat ve daha bir sürü şey barındırıyor. Değişik bir kitaptı özetle. Azra Kohen daha çok yazsın, biz de okuyalım 😊
fi den daha akıcı etkileyici bir kitap bi solukta, bitmesinden korkarak okudum umarım serinin son kitabı olacak olan pi de çi gibi olur.
Cinselliğe neden bu kadar detay verir bir yazar? Öykü atölyelerinde hep fazla ayrıntı verilmemesi gerektiği ısrarla vurgulanırken ne anlatılmaya çalışılır okura? Belki bu konuda ki görüşlerini ilk ağızdan dinleme şansımız olur bir gün. Bu konuda ki açmazı dışında okunmaya değer olduğu kanaatindeyiz.
Fi'ye göre çok daha güzel bir maceraydı. Fi'yi e hadi bitsin diye okurken Çi'yi nolur bitmesin diye okudum. Ufacık bir hatanın, tek bir seçimin insan hayatındaki yeri ve önemini düşündürttü bu kitap bana. Kapanan kapılar, açılan kapılar, yaşamadan, acı duymadan öğrenemeyeceğimiz şeyler, elimizi kolumuzu bağlayan gerçekler ve daha nicesi. Pi'nin çıkacağı günü iple çektiriyor resmen. Bundan sonraki paragraf spoiler olabilir dikkat.
Kitaptaki tek sıkıntım gezi olaylarının benzerinin yaşanması. Zaten o zamanları yaşarken de fenaydı tekrar kitapta karşılaşmak canımı sıktı daha doğrusu yaktı. Elinin kolunun bağlı olması durumlarından biri kitaptaki bu olaylardı.
Fi kadar güzel bulduğumu söylememem. Siyasete bulaşmış olmasından hiç hoşlanmadım zira, siyasi görüş okumak istese idim, siyasi bir kitap alıp okurdum. Hangi görüş olursa olsun, bir kitabın okuyucuya kendi siyasi görüşünü empoze etmeye çalışmasından hoşlanmıyorum. Fi kadar etkileyici bulmadım kitabı, ancak fi kadar da ayrıntılı cinsellik içermemesi artısı. Konunun devam etmesi güzeldi ancak farklı alanlara girmesine gerek de yoktu bana göre.
Bu serinin ikinci kitabı olup daha merakla başladım okumaya. Fakat ben bazı karakterleri çözemedim hala bu kitapta da. bir de bu seride beni en çok rahatsız eden nokta aralarda karakterlerin geleceğine yönelik açık ipuçları-spoiler-vermesi oldu e hal böyle olunca heyecanı kaçıyor. Bu kitapta da görüldüğü kadarıyla cinsellik yine ön planda olmak üzere karakterlerin yaşadıklarını betimlemelerine ağırlık vererek anlatmış. Açıkçası ben ilk kitabı daha etkileyici buldum, bu sanki biraz aceleye gelmiş, olay örgüsü de üç ana karaktere ağırlık verilmiş Can Duru Deniz çerçevesinde asıl karakterleri bir noktadayken diğerleri de bir şekilde onarin tablosunda bir renk gibi yansıtılır kanımca öyle hissettim. Yine de serinin son kitabını merak ediyorum.
Fi'nin kaldığı yerden Çi ile devam ediyor hikaye aynı akıcılık ve aynı sürükleyicilik ile. Çi bütünü itibari ile bir geçiş kitabı olduğunu belli ediyor. Kitaptaki psikolojik çözümlemeler bazen gerekli olsa da bazen sıkabiliyor. Genel manada sürükleyici ve serinin 3. kitabını meraklandırıcı bir yapısı var.