Bir açıdan güzel bir kitap. Bir bilim insanının düşünme ve/veya çalışma sistematiği hakkında fikir sahibi edebiliyor sizi ve bazen o bilim insanının gözünden bakmayı beceriyorsunuz. Fakat bir açıdan rezerv koymakta fayda var. Günümüz yazarı kalkıp 200 yıl önce yaşamış iki bilim insanı ile ilgili, onların gözünden bakmaya çalışarak bir roman yazıyor. Bu romanın yazarı ne kadar araştırma yapmış, bilgi sahibi olmuş olursa olsun, günümüz perspektifinden bakarak bunları kağıda geçirmek durumunda. Bu ise bir sorun yaratıyor. Gerçeklik olgusu yerini kötü bir kurguya bırakıyor. 1800'lü yılların iki insanı bir andan 2000'lerdeymişçesine diyaloglara girebiliyor veya günümüzü işaret eden hayaller kurabiliyor. Rahatsız edici. Yine de okunmamalı diyemeyeceğim bir kitap. Zevk veren, akılda kalan cümlelere sahip yer yer...
Daniel Kehlmann 1975 yılında Münih'te doğdu. Felsefe ve edebiyat okudu.Yapıtları bir çok ödüle değer görüldü.2001 yılından bu yana, çeşitli Üniversitelerde eğitim vermekte.
Roman Alman aydınlanma çağında, branşlarında zirvede olan iki bilim insanı olan,doğa bilimci ve aristokrat aileden gelen Alexander von Humbold ile çiftçi bir aileden gelen üstün zekalı Matematiğin prensi sayılan Carl Fried Gauss etrafında şekilleniyor.
Bu iki bilim adamı dünyayı ölçme fikrine kapılırlar. Doğa bilimci Güney Amerikayı haritasını çıkarmaya çalışır. Gauss La yolları bir şekilde kesişir.
Oldukça eğlenceli bir kitaptı benim için. İki karakterde mükemmeldi. hele Güney Amerika gezisindeki yardımcı karakter Aime Bompland mükemmel üstüydü. Çok severek okudum. Şu an baskısı tükenmiş sanırım. eğer bulabilirseniz değişik ve eğlenceli bir roman tavsiye ederim.....