Bir atın ölüm anından koca bir hikaye çıkartabilecek yetkinlikte bir yazar Cengiz Aytmatov ve onun en iyi eserlerinden biri: Elveda Gülsarı.
Acılarla geçen insanı gerçekten derinden etkileyen bir hayat. Bize ne kadar şanslı olduğumuzu hatırlatan bir kitap daha
fazla söze gerek yok aslında aytmatov kitapları ile ilgili ben bu güne kadar hangi kitabını okuduysam en iyisi buymuş dedim elveda gülsarıyı okurkende gene böyle düşündüm en iyisi buymuş..
firtina oncesi sessizlik..ve kopan firtina..aytmatov okurken tam olarak hissettigim bu.
Tek cümleyle özetlemek gerekirse Murat Uyarkulak' tan alıntı yaparak, "devrim vaktiyle bir ihtimaldi ve çok güzeldi" denilebilir. Tanabay’ ın bir zamanların ünlü yarış atı Gülsarı’ nın son anlarında kendi geçmişinin muhasebesini çıkarmasıyla ilerleyen kitap, bir devrim hayalinin Gülsarı misali hezeyana dönüşmesini fonda Kırgız kültürünün bozkır yaşamının ilgi çekici detaylarıyla ele alıyor. Kitabın sosyal izlenimleri bir yana bir atın duygularının böylesine ifade edilebilmesi takdire şayan. İnsanları böyle anlatamayanlar var yav.
Bayağı depresif olmakla birlikte, süper anlatımı ve betimlemeleriyle klasik bir Aytmatov kitabıydı. Dram severlere özellikle tavsiye edilir..
Aytmatov'un en zayıf kitabı. Hikaye beni yeterince içine almadı. Kitapta pek bir olay da yok.
Tek kelime ile etkileyici bir kitap. Evet etkileyici. Tanabay ve Gülsarı'nın hayatını okurken onların sızısını ta iliklerinizde hissediyorsunuz. Aytmatov'un okuduğum ilk kitabı. Kitap boyunca kullandığı deyimler, atasözleri, deyişler kendinizi bir göçebe çadırında hissetmenizi sağlıyor. Öylesine içten, öylesine bizden, öylesine doğal ki....Türk yazarların çok azında gördüğünüz samimiyet ve "benlik", sahiplenmesi aidiyet duygusu kitabın tamamına hakim. Abartısız bir milliyetçilik. Aytmatov'u bu başarısından ötürü kutlamak istiyorum.