Suç ve Ceza tadında bir hikaye ve anlatım. Betimlemeleri ve güçlü anlatım sayesinde insanları ve olayın geçtiği yöreyi okumuyor edata seyrediyorsunuz.
Dönemin sosyal yaşantısını çok iyi yansıtmış.Rus edebiyatında sokaktaki halkın ne durumda olduğunu öğrenmek istiyorsanız Dostoyevski okumanız yeterli.
blogdaki değerlendirme: http://hayatbirdejavu.blogspot.com/2012/11/ezilenlerdostoyevski.html
1800lü yılların çarlık rusyasından bir parça yaşattı bana, rus romanlarına ön yargılı yaklaşımımı yıkan eserdir.
mektuplarla bir hayat gayet iyi herşey bukadar iyi olma yolunda ise şu asır öncesi yaşamış adamı neden geçemiyoruz?
Çok şey öğrenilecek, mutlaka okunması gereken bir kitap. Aynı zamanda bayağı akıcıydı.
Roman ilk başlarda çok güzel ileriyor, insanı içine çekiyor. Sayfalar ilerledikçe karmaşıklaşıyor. Okurken bazen sıkıldığım oldu. Son bölümde ise Dostoyevski'nin o bilinen, insanın ruhunu incelten biçimdeki acıma duygusunu anlatımı derinden derine hüzünlendirdi beni.
Dostoyevski bu romanında ezilenlerden ziyade mutlu olamayan belirli karakterleri anlatmaktadır. Dostoyevski acayip derecede sert bir şekilde egemen sınıf eleştirisi yapmış izlenimi uyandırdı bende. Tüm egemenleri, zenginleri vicdansız, zalim ve acımasız olarak göstermesi tek tutarsız tarafı. Bunun dışında güzel bir Dostoyevski klasiği.
"Erdem ne kadar erdemli olursa içerdiği bencillik de o kadar artar."
iletişim yayınları'ndan okudum çevirisi de gayet akıcı.Ah Nelli içimi paramparça ettin anacım. Alyoşa'nın kararsız çocuksu halleriyse her sayfada biraz daha sinirlendirdi beni.Babasına karşı bir duruş sergileyemeyerek Vanya'ı,İhmenev'i,Nataşa'yı hepsi ama hepsini mahvetti.
Okuduğum ilk roman olma vasfına sahip olması ayrıca benim açımdan özel olduğu gerçeğini doğruyor.İlk olarak çocuk yaşta okumama rağmen hayatımda ilk defa bir kitabı iki defa okudum.Rus edebiyatı severlerin vazgeçilmez eserlerinden olduğundan şüphem yok.
başlarda kitaptaki hiçbir hikayeye kendimi veremedim ama sonradan üstad konuyu öyle bir bağladı ki her fırsatta elimi kitaba attım ve okumaya devam ettim, bitmesine yakın içimden öyle hisler çıkardı öyle kendine bağladı ki hem bitmesin istedim hemde hızlı hızlı sonunu okumak için sabırsızlandım. Kitabı okuduğum için mutluyum bitmesini kabullendim.
Çok akıcıydı olaylar sorunların çözünmesi kurgusu çok iyi olan bir roman.okunması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum.
karmaşık bir kitaptı ama onun yerine kendimi koyarken karmaşık halden sarmaşık bir duruma geldim diye bilirim dostoyevskinin tüm kitapları salında güzel ve hemen hemen yarısını okumuştum.hayaran kalmakta elde değildi tabi....
Kitap, mükemmel bir kitaptı. Aşkın bir nedeni olmadığını, Nataşa ve Katerina'nın Alyoşa'yı neden seviyorsun sorusuna verdiği bilmiyorum cevaplarından anlıyoruz.Onun dışında ezilenler kimdir diye soranlara,kitap zaman ne kadar geçerse geçsin toplum tarafından ezilenlerin hep kadınlar olduğunu bir kez daha yüzümüze vuruyor. Özellikle Vanya ve Prensin diyaloglarını içeren bölüm bize hayat hakkında çok önem ipuçları veriyordu.Onun dışında Dostoyevski'nin insanlar hakkındaki yorumları gerçekten muhteşemdi.
Dostoyevski'den okuduğum ilk kitap. Kitap içinde sınıf farklılıklarını eleştirmesini çok güzel bir biçimde yedirmiş. Karakterlerin her biri birbirinden başta çok ayrı gözükse de hepsi toplum sınıfında baştan 'ezilenler' olarak damga yemişler. Ama hepsinin ortak yanı kalplerinin derinlerindeki merhamet gösterilmesine dair olan ihtiyaç ya da beklenti.
Dostoyevski; insanlığa ait binlerce farklı ve tanımlanması güç duyguları çık sade ve ağdasız bir dille ancak okuyucu içine tamamen alan bir dille anlatmayı başarmış. İnsanlığın tehditkar,savunmasız, acınası dünyasını çok güzel bir şekilde ortaya koymuş.