Sanırım diğer kitaplarında da bu kitapta olduğu gibi merkezde ölüm var.
Neden başka bir şey değil de ölüm diye düşünüyor insan ya da neden sadece ölüm diye ? Kendisinin cebelleştiği bir şey olduğundan mı ? Yoksa gerçekten tüm sorunlarımızın altında bir şekilde ölüm korkusu yattığından mı? Ya da belki de sadece ölüm hakkındaki düşüncelerimizin hayatımızı bu denli etkileyebilecek ve değiştirebilecek güce sahip olmasındandır.
Diğer kitaplarına göre biraz yüzeysel anlatmış hastaların tedavi sürecini.Hikayeler kısa olsalar da çok öğretici ve faydalılar.Yazar Irv Yalom olduğu için fazla söze gerek yok.Psikoloji okumayı sevenler beğeneceklerdir.
bu kitap yazarın ilk okuduğum kitabı. 😃 açıkçası çok beğendim.. öykülerin hepsi birbirinden güzel... 😊 irwin yalow çoktandır okumak istediğim bir yazardı ve okudum 😎
kitap yazarın sıkı takipçisi olanlara basit gelmiş...😘 yazarın sıkı bir takipçisi olsaydım, bende aynı kanıya varırdım.. 😡 kafa dağıtmak ve hoş bir zaman geçirmek için okunabilir. 😄
Yalın üslup, benzer terapi süreçleri farklı ama yakın yaş grubundan insanlar (Dedeler neneler) ve kanserli hastalar... Dolayısıyla kitapta ölüm konusu da ağır basıyor.
Kitap güzel bir haftasonu kitabı bence.
Öte yandan 10 bölümlük bir dizi olabilir örneğin.
Irv hakkında da bilgi edinebirisiniz bu kitaptan:
1- seansları çok pahalı
2- diğer kitaplarının isimleri
Invin Yalom'un kitapları genel olarak "Ölüm Korkusu" üzerinedir. Bu kitapta yine aynı konuyu farklı açılardan ele almış. Yalom'un Aşkın Celladı adlı kitabını severek okuyanlar, eminim bu psikoterapi öykülerinden de hoşlanacaklardır. Tavsiye ederim. Marcus Aurelius'un Düşünceler kitabını alıp okuma isteği duydum son öykü ile birlikte.
Kısa öykülerden oluşan ve her hikayede hemen hemen ölüm korkusuna değinen bu kitap, yazarın okuduğum ilk kitabı. Beni çok etkilediğini söyleyemem ama altta yazan paragrafı okuduğumda çok düşündüğümü söyleyebilirim.
"Kendi yaşamımla ilgili şey. Gelecekte beni bekleyen ölümümle ilgili şeyler. Ölümün kalıcılığını düşünüyorum. Sonsuza kadar ölü olmayı düşünüyorum. Nedense bu düşünce, yani sonsuza kadar ölü olma düşüncesi, bir türlü aklımdan çıkmıyor. Katolik arkadaşlarıma ve onların öbür dünyadaki yaşamla ilgili inançlarına o kadar imreniyorum ki... Keşke ben de öyle şeylere inanabilseydim." SF23
Bu paragrafı okuduğumda, aklıma Ateistler İçin Din kitabı geldi. O kitap devamlı, kendi açımızdan, mutlu ve huzurlu olabilmemiz, hayat içindeki dengeyi sağlayabilmemiz için dinin bazı yönlerini kullanabileceğimizi savunuyor. Sanırım bu paragraf, onun ispatı. Dini tamamen hayatımızdan çıkarmak yerine, onu daha iyi bir hayat yaşayabilmemiz için hayatımıza uygulayabiliriz.
Öykü okumayı, okuma yaparken kendinize bir şeyler katmayı, hayatınızı sorgulamayı seviyorsanız bu kitabı okuyabilirsiniz. Kullanılan dil akıcı olduğundan ve mesleki terimler kullanılmadığından psikoloji ve psikoterapi ile ilgili olmanıza gerek yok...
Kitapla ilgili düşüncelerimin tamamı için bloğuma beklerim efenim.
http://nazlidinc.blogspot.com.tr/2016/03/gunubirlik-hayatlar-irvin-d-yalom.html
Birbirinden etkileyici 10 kısa psikoterapi öyküsünden oluşan, samimi ve profesyonel bir dille yazılmış bir kitap. Psikoloji ile ilgilenenlerin mutlaka okuması gereken bir yazar, keyifli okumalar.
sürekli ölüm konularını işlemesi beni biraz sıksa bile okunmayacak kitap değil
irvin yalom kendisi yaşlandığı için genelde ölüm korkusu yaşayan danışanlarının hikayelerini anlatmış.. güzel ve oldukça sürükleyici bir kitap...
ölüm gerçeğiyle yüzleşme fikrine aşina olduğumdan mı, Yalom'dan daha yüksek bir beklentim olduğundan mı bilmiyorum ama derinden etkilenmedim kitaptan. Ölüm temalı olduğundan az biraz kasvetli olsa da kolay okunan bir kitap ama.
http://kitapsevinci.blogspot.com.tr/2015/10/gunubirlik-hayatlar-irvin-yalom.html
boşuna yazılmış bir kitap,psikolojiye ilgisi olanlar için okunabilir fakat çokta bir şey kazanamazsınız okuyarak