“Muhteşem... Bunun gibi bir kitap okumadım.”
- John Berger
“...sinir kasa, kas kirişe, kiriş ise sağduyuya uyar. Ve sağduyu, ruhun makamıdır.”
- Leonardo da Vinci
Vücudumuzu yakından tanıdığımızı zannederiz ama insan bedeni aslında çoğumuz için keşfedilmemiş topraklardır. Kaçımız kalbin insan refahıyla nasıl bir bağlantısı olduğunu biliyor? Ya da epilepsi nöbetlerinin beyni nasıl etkilediğini? Veya ayağın insanlık açısından neden belirleyici rol üstlendiğini? Ödüllü yazar Gavin Francis İnsan Vücuduna Seyahat'te okurları bedenin saklı kalmış patikalarında gizemli bir yolculuğa çıkarırken organlarımızın mucizevi işleyişini anlamamızda bize rehberlik ediyor.
Cerrah, acil tıp uzmanı ve aile hekimi olarak edindiği tecrübelerden yola çıkan Francis hastalarının öykülerini, tıp tarihi, felsefe ve edebiyatla harmanlayarak insan vücudunu hastalıkta ve sağlıkta, yaşarken ve ölürken anlatıyor. İnsan Vücuduna Seyahat özünde insan olmanın anlamına dair derin düşünceler barındıran, vücudunuza bakış açınızı değiştirecek şiirsel ve dokunaklı bir kitap.
“Muhteşem... Bunun gibi bir kitap okumadım.”
- John Berger
“...sinir kasa, kas kirişe, kiriş ise sağduyuya uyar. Ve sağduyu, ruhun makamıdır.”
- Leonardo da Vinci
Vücudumuzu yakından tanıdığımızı zannederiz ama insan bedeni aslında çoğumu... tümünü göster
kökleri sümer mitolojisine dayanan, tanrı marduk'u merkeze alan ve fakat tüm önemli babil tanrılarını anlatan babil destanıdır. neredeyse eksiksiz bir metin olmasından,kronojik olarak tanrılar arasındaki olayı ele alışından dolayı bütüncül bir metin oluşturulabilmiştir.
nefis bir metindir. ortadoğu inanç sisteminin gelişimini görmek adına etkileyicidir.
bazı ifadeler özellikle ilginçtir:,
,
ea babası ansara "ey babam, ey uzak kalp" demektedir örneğin.
öte yandan marduk tiamattan sizi kurtarırım lakin der,
"bir meclis kurun ve kaderimi tayin edin
artık sizin değil benim sözüm kader olsun!"
en nihayetinde marduk zafer kazanır yendiği tanrılardan dünyayı ve insanı yaratır. diğer tanrılar onun 50 ismini okur onu yüceltir, istiklal marşı ve kapanış...
kökleri sümer mitolojisine dayanan, tanrı marduk'u merkeze alan ve fakat tüm önemli babil tanrılarını anlatan babil destanıdır. neredeyse eksiksiz bir metin olmasından,kronojik olarak tanrılar arasındaki olayı ele alışından dolayı bütüncül bir metin ... tümünü göster
uruk kralı gılgamışın ölümsüzlüğü aradığı ararken de gençliği kaybettiği nefis bir bir anlatı.
aynı zamanda ortadoğu söylencelerinin bilinen en eski kaynağı; nuh tufanı, 7 yıl bolluk 7 yıl kıtlık v.s
destan orjinal, bugün için ilginç diyaloglar, beddualar, deyimler içermekte elbette. örneğin enkidu kendisini doğadan koparıp ehlileştiren kadına der ki:
"şöyle gel de yazgını belirleyeyim senin sokak yosması
bir yazgı ki sonsuza dek sürecekilencin en beterini savuruyorum sana
...
mutlu bir yuva kuramayasın
şarap tortusu kirletsin güzel göğsünü
bayramlık giysine sarhoşlar kussun!
...
kaldığın yerlerin en hoşu hep kapı eşiği olsun!"
beni en etkileyen diyalog ise gılgamış'ın dostu, arkasında dayısı, emmisi olmayan garibim enkidu'nun son sözleri:
"kardeş tanrılar ne diye toplandılar?"
uruk kralı gılgamışın ölümsüzlüğü aradığı ararken de gençliği kaybettiği nefis bir bir anlatı.
aynı zamanda ortadoğu söylencelerinin bilinen en eski kaynağı; nuh tufanı, 7 yıl bolluk 7 yıl kıtlık v.s
destan orjinal, bugün için ilginç diyaloglar... tümünü göster
Destan... Düşünün ki okuduğunuz metnin her bir dizesi bundan 4000 yıl önce insanlar arasında dilden dile aktarıla aktarıla oluşmaya başlamış. 3500 yıl önce metin bir bütün haline getirilmiş ve tam 3000 yıl önce yetkin bir ozan tarafından son hali verilmiş. Ne büyüleyici. Herhangi bir yazar yazı masasına oturup yazmamış bu dizeleri. Anadolu ve Mezopotamya uygarlıklarının ortak bir ürünü olarak ortaya çıkmış. Çivi yazısı ile yazılan tabletler kazı çalışmalarında ortaya çıkarılamasaydı bu mükemmel eser yıllarca dilden dile aktarılmış ama sonunda unutulmuş olacaktı belki de. Yazıyı insanlığa armağan eden Sümerlerden yine insanlığa mükemmel bir hediye: Gılgamış!
Destan... Düşünün ki okuduğunuz metnin her bir dizesi bundan 4000 yıl önce insanlar arasında dilden dile aktarıla aktarıla oluşmaya başlamış. 3500 yıl önce metin bir bütün haline getirilmiş ve tam 3000 yıl önce yetkin bir ozan tarafından son hali ver... tümünü göster
rabelais (16.yy); hümanist, doktor, aydın kişi, taşlamanın rönesans temsilcisi.
gargantua; theleme tekkesinin, kapısında "istediğini yap" yazan erkekli kadınlı bilgi ve erdem yuvasının kurucusu dev, iyi eğitimli bir entellektüel kişi.
ve kitap: göndermelerle dolu, bazen sarkastik bazen didaktik bir masal. zamanının ötesinde çünkü yerdiği kurumlar bugün de ayakta, her ne kadar değişim yaşasalar da bugün de bir otorite olarak öylece duruyor.
çeviri: turkiye is bankasi kultur yayinlarindan, sabahattin eyuboglu,azra erhat ve vedat gunyol'un nefis çevirisiyle çıkmış kitap.dip notlar kimine yorucu gelse de bence gayet yerinde. kitabın arkasında değil aynı sayfada verilmesi bence de doğru bir okuma sağlıyor.
ve son olarak yazarın da önsözde söylediği gibi "okuyucu romandan ne çıkarmak istiyorsa çıkarmakta serbesttir."
rabelais (16.yy); hümanist, doktor, aydın kişi, taşlamanın rönesans temsilcisi.
gargantua; theleme tekkesinin, kapısında "istediğini yap" yazan erkekli kadınlı bilgi ve erdem yuvasının kurucusu dev, iyi eğitimli bir entellektüel kişi.
ve kitap... tümünü göster