Kızıl Kraliçe (Kızıl Kraliçe, #1)

En Son Değerlendirmeler

10 puan

Bu kitapta kimseye güvenmeyin. Zira büyük hayal kırıklıkları peşinizi bırakmaz. Şuan bende aynen o durumdayım. Nereden başlayayım? En iyisi baştan başlamak. Kızıl kızın değişen hayatının en başından…
Mare Barrow, kızıllar ve gümüşler olarak ikiye ayrılmış bir dünyanın içinde yaşayan, yankesicilik yapan, beni çok etkileyen bir karakterdi. Bir gün karşısına Cal adında hayatında köklü bir değişikliğe neden olacak yakışıklı biri çıkıyor. Onunla tanıştıktan sonra da Kraliyet muhafızları Mare için geliyor ve ona sarayda hizmetçi olarak işe alındığını söylüyorlar. Ve sonra olaylar külkedisi hikâyesinin korku versiyonu gibi ilerliyor. Kızıllar; aşağılanan, hor görülen, köle gibi çalıştırılan insanlardan oluşuyor. Gümüşler; ülkeyi yönetenler, rahatlık içinde yaşayan, kurnaz ve soğuk tipler. Kendilerini üstün bir ırk olarak görüyorlar ve kızıllar üstündeki güçlerini acımasız bir biçimde kullanıyorlar. Mare, saraya alındıktan sonra farkında olmadan ve aslında hiç haberi olmayan bir takım güçlerinin ortaya çıkmasına neden oluyor. Ve bu da aslında süre gelen savaşın yön değiştirmesine neden oluyor. Artık kızılların umudu var. Belki de bir kızıl kraliçeleri.
Epey şiirsel bir anlatım oldu sanırım? J Olaylar ilk sayfadan son sayfaya kadar düzenli bir artışla ilerledi. Yani işin içindeki hareketliliği siz düşünün. Kitaptaki karakterleri anlayabilmek için kafa patlattım ama bazıları hiç renk vermedi. Bazıları ise kendilerini baştan gösterdi. Sarayın içinde çok sır ve güvenilmeyen bir ton insan vardı. Ve Mare bu insanların arasında inandığı yolda ilerlemekte kararlıydı. Güçlü bir o kadar da korkaktı. Ama korkusunu hiç belli etmedi. Her şey böyle vahşet ve kaybedilmişlik ile sonlanacak dediğim an ufacık bir ışık yanıp söner gibi oldu. Şimdi ise o ışık var mı yok mu diye 2.kitabı beklemek zorundayım. Daha fazla ne diyebilirim bilmiyorum. Tek kelimeyle harikaydı. BAYILDIM!

Herkes herkese ihanet edebilir.
-Kitabı özetleyecek bir cümle seçerseniz hangisi olur? Sorusuna en iyi cevap.-

Hikâyelerde, eski masallarda, bir kahraman gelirdi. Ama benim bütün kahramanlarım ya gitmiş ya da ölmüştü.

Biz aynı değiliz ve asla da olmayacağız.


http://satellitebook.blogspot.com.tr/2016/01/yorum-kzl-kralice-victoria-aveyard.html

10 puan

MÜTHİŞ♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡

Profil Resmi
9 puan

OLAĞANÜSTÜ harika bir kitap BAYILDIM bence hemen alıp okumaya başlamalısınız.Gerçekten harika bir kitap

Profil Resmi
10 puan

Neredeyse her sayfasında ağzım açık kaldı. Çok şaşırtıcı olaylar barındırıyor , hiç beklenmedik şeyler oluyor. Bir solukta okudum. Çok merak uyandırıcıydı. İçindeki aşk da beni kitaba daha da bağladı. Şiddetle tavsiye ediyorum.

9 puan

Fazlaca beğenen kısımdayım sanırım...bir çok yerde bi dış sesin çıkıp "su.... toprak.... ateş ..... hava.... geçmişte 4 ulus uyum içinde yaşıyorduuuu .......... " 😅 demesini bekledim durdum😂😂😂 belkide çok beğenmemin sebebi böyle bir benzetmeyi yapmamdır .

1 puan

Güzel bir kapak, çoğunluğun ölüp bittiği yorumlar... Halbuki ilk bölümler gerçekten sarmıştı. Bunlar az sonra saydıracağım kitabı okumamın basit nedenleri.

Aşk üçgeni benim için uygun bir tanım olamayacak burada. İlla üç taraf barındıran bir isim bulmak zorunda olsaydım da ben buna... tost derdim. Çünkü kız tam bir kaşar.

Kızın özel güçleri vardır + kız bir başka güzeldir, oğlan büyülenir. (Kız⇔Oğlan)
Kıza tehlike yaklaşır, oğlan kızı korur. (Kız⇔Oğlan)
Kıza başka oğlanlar yaklaşır, oğlan kıskanır. (Kız⇔Oğlan)

Klişeler, klişeler...
Tamam yaratılanları sevelim Yaradan'dan ötürü de, bu türdeki bir sevgi de bu kadar ucuz bu kadar basit olmasın ya. Formülü öğrenen kitap yazıyor arkadaş.

Koyduğu ögeleri (misal o güçler) sağlamlaştırmak yerine yazar her şeyden katmış biraz ondan biraz bundan... E çorba olmuş bu!
(Bilmiyorum belki de biraz acıkmışımdır, şu an başka benzetme bulamıyorum gerçekten xD)

Yeni Zaman diye bir milattan bahsediliyor ve bunun üzerinden 300 küsür de yıl geçmiş. Bu zamanda, iyi güzel, çeşit çeşit yapılardan bahsediliyor da iş teknolojiye gelince daha araba diyor, motor diyor, kulaklığıyla falan ekranlı bilgisayar diyor. Bırak ya, at arabası kullanan nesil uçağı gördüğünde n'aparsa bizim şu an o tür tepki verebileceğimiz bir şeyler beklerdim.


Sevgili yazar;
Sonuç olarak; darbecilerin, teröristlerin (ba ba ba, ölümleri bir amaca hizmet edecekmiş, bari biraz üzülüyormuşsun gibi yapsaydın pislik) ve bir de hastalık derecesindeki aptalların kafasına mı bakmış olduk yani? Bravo ya, gerçekten güzel kafaymış.

6 puan

Çok çok iyiydi bu seriye merakla heyecanla başladım, duyduğum övgüler de beklentimi karşıladı diyebilirim o kadar sürükleyiciydi ki 2 günde bitirdim. merakla devamını en ksıa süreede alacağım.

8 puan

Mart ayının ilk kitabını distopya türünden seçtim. Seri dört kitaptan oluşuyor. Devam kitapları henüz temin etmedim ama ilk kitap elimdeyken bekletmeyip hemen okudum.
İnsanların kana göre sınıflara ayrıldığı bir düzen... Bir tarafta büyülü, tanrısal yetenekleriyle diğerlerine hükmeden gümüşler, diğer tarafta gümüşlerin gölgesinde hayatta kalmaya çalışan, sıradan kızıllar...
Kızıl kasabasında yaşayan on yedi yaşındaki Mare Barrow, gecenin bir yarısı yabancı biriyle karşılaşması sonucu ertesi gün hayatı büyük bir değişime uğrar ve kendini Gümüş Sarayında çalışırken bulur. O andan itibaren entrikalar, oyunlar ve yalan dolu bir hayata merhaba diyor. Tehlikeli bu oyunda öyle bir final yapmış ki yazar böyle bir ters köşe beklemiyordum açıkçası. Kurgu ile ilgili fazla derine inmiyorum. Spoiler olmasın!! Ama en kısa sürede serinin diğer kitaplarını da temin edip seriyi tamamlayacağım.

geri ileri