http://moonlightcat13.blogspot.com/2016/03/madam-arthur-bey-ve-hayatndaki-her-sey.html
yazar çok takıntılı olduğunu her sayfada gözünüze gözünüze sokuyor. bu insanın yüzünü buruşturuyor. fikri güzel olsa da ne kitabın içine girebiliyorsunuz, ne zevk alabiliyorsunuz, ne de gizem sizi ele geçiriyor. kitapta en başta olması gereken şey merak, ama zerre kadar kapılmıyorsunuz bu duyguya. başarısız.
Dİğer kitaplarına göre daha yoğun ve kargaşalıydı..
Fakat Mine Söğüt yine okutuyor.
Karanlık, kasvetli, simgesel,masalsı. Mine Söğüt' ün çok farklı bir tarzı var. Öyle bir dünya yaratıyor öyle farklı bir anlatım sergiliyor ki. Altı çizilesi pek çok cümle var.
Müthiş bir hayal gücü, masalsı ve biraz da karanlık bir anlatım tarzı var yazarın. Kısa bir roman olmasına rağmen çıtır çerez bir kitap değil, sakin kafayla okumakta fayda var:) Yaşamın içinden tespitleri o kadar güzel, şiir gibi anlatıyor ki etkilenmemek elde değil.
Mine Söğüt'ün kullandığı dile bayılıyorum. Karanlık, vurucu ve yetkin. Bu kitapta da yine döktürmüş. Kurgu da hiç zayıf değildi. Severek okudum.
Yazarın okuduğum beşinci kitabı ve esasen Mine Söğüt okumayı hep çok sevmişimdir. Ama bu kitabı bir türlü yakalayamadım. Bir karmaşanın içinde boğulmuş gibiyim. Anlaşılmaz bir sanat filmini izlemek gibi. Yazar için belli ki anlaşılır bulunarak yazılmış bu cümleler, bana yalnızca havaya atılmış ve düştükleri yerde bırakılacak kitaplaştırılmış gibi geldi. Anlaşılmayı zorlaştıran kitabın dili değil. Kendimi bu anlamda yazara alışmış sayıyorum. Zor olan sabit bir olay örgüsünün olmayışı ve bu büyük karmaşa. Dün başladığım bu kitabı şimdi bitirdim ve ne anlatılıyor sorusunun cevabı bende yok.