müthişşş bi kitap :)) Fatih Murat Arsal yine harikalar yaratmış. Bir çırpıda okuyorsunuz. Şiddetle tavsiye ediyorum.
MUHTEŞEMDİİİİİİ <3
ONUN KALEMİ GERÇEKTEN ÇOK İYİ VE CESUR <3
ONU OKUMAK KAÇIRILMAMASI GEREKEN BİR DUYGU <3
Galiba Tamer'e fena halde aşık oldum. Off! Tüm Türk - Yunan düşmanlığının sorumlusu Natalia!
Ahhh tamerim ahh :) Sen bunlara layık adammıydın ? ... Fatih Hocamın muhteşem hikayelerinden biri daha. Bu adam ne yazarsa gözüm kapalı alır ve okurum ♥
kitaptaki son sayfalar için 8 verdim.. öyle güzel anlattı ki aşk ile nefret duygusunu anlatamammmm
uzun bir yorum yazmıştım ama şu klavyedeki tek tuş butun yazdığım herşeyi silip süpürdüü :/ neyse diyeceğim tek şey ba-yıl-dımmmm. ha şunu da söyliyeyim 'türk yazar iyi yazamaz yargımı yıkan yazardır o. Şiddetle tavsiye ederim.
Bu kitabı çok aramama rağmen bulamıyorum. Elinde olup satmak isteyen bir arkadaş varsa benimle iletişime geçebilir mi?
sonunda buldum okudum, yine satırlara esir kaldım. Yazarın ilk kitabı serinin başlangıç ruhu.
Nefretten Sonra - YORUM:
Ahhh be Natalia ahhh be kızım, küçücük bedende ne yükler taşındın sen:(
Üzülerek, kızarak, gülerek okudum. Küçük bir kızın büyükler dünyasına başkaldırışıydı. En kritik yaşlarda nefret ve ayakta kalma savaşına girişti. Bilseydi, bunlara gerek olmadığını. Herkes birilerinin iyiliğini düşündü, gerçekler gizlendi, nefret şahlandı. Bir çocuk büyüdü, bir genç yürek parçalandı, nefret intikam hamlesini yaptı.
http://pudratozu.blogspot.com/2013/07/nefretten-sonra-fm-arsal-yorum.html
Şu kitabı okuyup da Tamer'e aşık olmayacak birini düşünemiyorum. Natalia ya sinir olsam da, kitap genel olarak harikaydı! En sevdiğim kitaplar arasında.
uzun uğraşlar sonucunda bulduğum Nefretten Sonra'yı bitirdim. Çok beğendim. Harikaydı. Özellikle Natalia ve Tamer arasında doğum günü konuşmasından önce yaşanılan ilişki çok güzel ama Natalia tüyler ürpertici sözlerle kırdı sevdiğinin farkında olmadığı adamı. Kitabın sonunu çok sevdim. Tam anlamıyla Evli Mutlu Çocuklu tanımındaydı...
Keşke herkes bulabilse ve okuyabilse... Ben çok beğendim...
FMA romantik kategorideki okuduğum ilk Türk yazar denilebilir. Gerçekten Türk yazarlara olan -özellikle romantik kategorisindeki- ön yargımı kırmayı başarabilen bir yazardır. kalemi sayesinde sıkılmadan hatta ne zaman bitti yaa bu kitap diye sızlana bilirsiniz. Şahsen bende öyle oldu. Okuyun derim bu seriye -hatta tüm serilerine- aşık olacaksınız...
Harika bir kitaptı herhalde ilk cümlem olur. İnternette e-booklarını okuyarak keşfettiğim muhteşem aşk romanları yazan hem Türk, hem Erkek bir yazar :) İlk zamanlar şaşırtmıştı bu nedenle... Kitapları da süper kendi de çok iyi bir insan...
Bu kitapta da üç can dost olan Tamer, Doğan ve Tahir'den Tamer'in Natalia'yla hikayesi.Çok zor bir aşktı bu, nasıl olacak da bir araya gelecekler diye çok kafa yordurttu bana bazı yerlerinde üzüntüden öldüğümü biliyorum... Sonuç olarak kesinlikle tavsiye edilir...http://benherneysemo.blogspot.com/2013/07/nefretten-sonra-fatih-murat-arsal-yorum.html
Fmarsal <3 çok iyi bir aşk romani yazarı bence
Kendisini ilk facebook yazarlığından beri takip ederim .o zaman bölüm beklemek çok zor gelirdi .şimdi nerdeyse her yerde kitaplarını görüyorum ve içten içe gülüyorum seviniyorum. vay bee diyorum insan iyi yazdı mı ve sevildi mi bu iş alır gider :)
Bir tek amam var !!! bu ilk kitabı yazdığı benim bildiğim. Bunu diğer kitaplarında pek görmedim sayılır .tekrar okudum nefretten sonrayı ve sadece tek eleştirim okuyucuyu karaktere çok inandirmak istiyor .illa sevdiğine nefret ettiğine masum olduğuna sürekli sürekli ikna .biraz bana tekrar okuyunca sıkıntı verdi tamam anladik dedim bir ara tehlike seviyor ,güçlü bir adam ,kızda nefret ediyor tamam tamam tamam dedim yani inkar etmiyorum .
Ama gene de ne yazarsanız yazın okurum yaaa :) çünkü ne yazık ki vazgeçilmez bir şekilde aşk romanı okuruyum ;)
Tamer Doğan ile Yunanistan'a eski dostu Aleksis'in yanına gider. Adam ona borçludur ve işlediği birçok suçtan dolayı polisler yoldadır. Tamer önceden gelip haber vermek istemiştir. Kendisine yaptıklarına rağmen ona bir şans verir. İki seçeneği vardır ya hapse girecek ya da kendisini öldürecektir. Ama kendisine silah çekince Tamer'de savunmaya geçip silah çeker ve adamın on beş yaşında ki kızı Natalia gelip Tamer'e saldırır.
Aleksis ise kızını Tamer'e bırakır ve kızına onunla gitmesini ama güvenmemesini intikamını da almasını söyler.
Bu olaydan sonra Natalia Tamer ile Türkiye'ye gider. Ama büyük bir nefretle gider. Tek amacı Tamer'den intikam almaktır. Onu kendisine aşık ederek intikamını alacaktır. Tamer ise Natalia için her şeyi yapar yanında olur. Zamanla onun nefretinin geçtiğini düşünür ve yakınlaşmak için kendisine izin verir. Natalia'da duyguları değişse de ilişkileri başlasa da intikamından vazgeçmez. On sekizinci yaş gününde Tamer'den gelen aşk itirafına intikam için bunları yaptığını,sevmediğini, Yunanistan'a döneceğini söyleyerek karşılık verir.
Yunanistan'a döner ama oda Tamer gibi acı çekmektedir. Üstelik dönerken yalnızda değildir. Çektikleri bu acıdan sonra ikilinin yeniden kavuşması ise hemen olmaz araya yıl girer. Neyse ki tüm olanlara rağmen mutlu son.
Yazarın güzel bir kitabı daha. Bu dostlara ve hikayelerine bayılıyorum. Kitapları tek başına erkekler götürüyor diyebilirim.
Kitabın neredeyse yarısında yarım bıraktım. Yazarın okuduğum 4. kitabı olacaktı ancak o kadar sıkıldım ki anlatamam. Basit cümleler ve çocuk istismarına varan bir konu. Bir yazar her yaştan insanın okuyabileceğini bile bile bu konuyu gayet normal bir şeymiş gibi işlememeli. Kısacası ben hem konuya hemde dile bakarım diyorsanız yanından bile geçmeyin derim.