Hayatımız, herkesin hayatı gibi orada durur, gerisi hayatımıza nasıl baktığımız, onu nasıl ele aldığımızla ilgili bir bakış sorunu ve bunu ifade etme yeteneğidir olsa olsa...
Hep okumak istediğim bir yazardı Mungan; şiirlerine, hikayelerine sürekli rastlıyordum ve Paranın Cinleri'ni okuduğumda gerçekten geç kaldığımı anladım. Mungan, beklentilerimi fazlasıyla karşıladı sanırım. Tamamen kendini, çocukluğunu anlattığı hikayeler var kitapta. Hayata dair iç burkan detaylar, gülümseten anlar ve büyük acılar var içinde. Mungan'ın cümleleri, kelimeleri o kadar özenli, akıcı ve gerçekçi ki Mardin'i görmek, onlarla birlikte balkonlarla yıldızları sayarak uyumak, Muro'nun acısına ortak olmak istedim. Kısacası, çok severek okuduğum hikayeler bütünü.
sık sık elime aldığım halde 10 günde anca bitirdim, parça paragraf ilerledim. açıkçası üsluptan biraz sıkıldım. yazar fazla egosentrik, otobiyografik bir anlatı gibi değil de kendi kendini yüceltmek gibi geldi daha çok.
yine de kitap bana birşey katmadı diyemem. güzel bölümler vardı, Mardin kültürüyle ilgili anlattığı küçük, güzel ayrıntılar mesela...
Otobiyografinin başarılı bir örneği. Üslubunu çok beğendiğim bir yazarın elinden çıkması da cabası.
Bitmesin diyeee hikaye hikaye okudugum . Her hikayeyi sindirmek icin kendime zaman biraktigim bir kitap . Yine icime dokunan cumleler vardi