Hem anne hem yazar olmanın sorumluluğu altında ezilen binlerce kadının hikayesi,ve Elif Şafak'ın kendi yaşadıkları öyle güzel anlatılmış ki!
Parmak kadınlara da bayıldım ayrıca :D Sinik Entel Hanım,Pratik Akıl Hanım,Anaç Sütlaç Hanım,Saten Şehvet Hanım,Hırs Nefs Hanım,Can Derviş Hanım... :D
Ooooo Lord Poton'u unutmadım,unutamam,postnatal depresyon'dur kendisi :D
Okumaya değer değil,KESİNLİKLE OKUYUN! dediğim bir kitap,okuyun okuyun :D
Yazarın dedigi gibi var okunup unutulmalı bi kitap heleki hamilkeyken okumayın derim :(
Anneliği ya da anne olma evresini pürüpak tertemiz bir sayfa olduğunu sanan ve yaşayanlar için değil bu kitap. Onu baştan söylemek lazım, daha çok kendisiyle kavgalı, sürekli kafasında birden fazla karakteri ve yönüyle çekişenlere göre...Bayıldım!
Ben beğenmedim şahsen.Bu kitabını çok duymuştum güzel diye,Elif şafak okumayı da istiyordum.Bu kitapla başlayayım dedim ama hiç iyi etmemişim,beklediğim gibi çıkmadı.Bana hitap etmiyo kitap.Yazar daha çok hamilelik ve kadın yazar olmak la ilgili yazmış hep.Ben arka kapaktan farklı bi şekilde algılamıştım konuyu.Ünlü kadın yazarları ve onların "yazarlık-hamilelik" konusunda nasıl bi davranış sergilerdiklerini anlatmış.İlgisini çekenlere çok hoş gelebilir ama benim ilgi alanım değilmiş kendisi.
Tebeşirle çizilmiş bir seksek oyunu kadar uçucu bir çisgisi var hayatın. Farkında olmadan basıyorsun çizgiye. Kızıyorlar anında. “Yandın !” diye atılıyorsun oyun dışına....
Çizginin öbür yanı intihardır. Öyleyse yaşamak, intiharın kenarında kıyısınada, belki de tam eşiğinde zıplayıp durup, zaman zaman ayaklarını boşluğa sarkıtmak pahasına oynamak, oynamak, hic yanmayacakmış gibi oynamaktır....
Çok severek okuduğum,her insanın içinde bulundurduğu minik adamcıklara dokunmuş yazar...
Bir kaç kez daha okumak istediğim bir kitap..
annelerin yada anne adayların belki de her sayfasında kendinden bir parça bulabileceği, duygu ve düşüncelerinde yalnız olmadıklarını hissettiren bir kitap. tavsiye ederim.
Elif şafak kitaplarını pek sevemiyorum nedense ama mizahi anlatım tarzıyla en sevdiğim kitabıdır.
Aslında konusu güzel: çalışan kadın olmakla, kadına yüklenilen sorumlulukların çatışması ele alınmış ama kusura bakmayın ama o kadar sıkıcı ki beni böyle bir konudan mahrum etti. İstiyorum ama okuyamıyorum; beni bu çelişkilere sürüklediğin için teşekkür (!) ederim Elif Şafak.
Çok hassas bir dönemde okudum :-) Çok da okunası değil... Olumlu bir örnek okumayı tercih ederdim...
Doğru dönemde okuduğumu düşündüğüm kitap...
biter bitmez bebeğime kavuşmuştum :)
Elif Şafak'ın okuduğum kitapları arasında bir hayli sönük kaldı açıkcası. Yazarın yaşadığı bunalımı anlaşılabilir bir dille ifade etmesi bir diğer sayfaya geçmemi sağlayan tek şey oldu.
kadınlara göre bir kitap bence, kadınların okuması daha zevkli olur :) ama erkek oalrak beğendim
Elif Şafak'ın en keyifle okuduğum kitabıdır. Kadınlıktan anneliğe geçiş dönemini hatta geçemeyişini, bocalamasını, ruhsal gelgitlerini anlatır. Bu kitapta kullandığı tarz ve üslup çok farklı çok eğlenceliydi.
Bu kitap ile tanıştığım ve bu kitabı her gördüğümde ya da yeni doğum yapmış bir anne gördüğümde hala hatırladığım küçük Elif'ler var.
Her biri kadının ,başka bir yanını yansıtan küçük kadıncıklar.
İçine yaptığı yolculukta başlar kapı kapı gezmeye Elif Şafak.
çinde bir çok kadın yazar,kitaplardaki kadın karakterler, hatta erkek yazarların eşleri penceresinden de bakılmış yazarlık ve anneliğe.
Onların yaşamlarındaki yazarlık yada annelik tercihlerini de irdelemiş.
http://bestemina.blogspot.com/2012/12/siyah-sut.html
beni eğlendirdi, ama öyle bi kitap değil bu değişik, çok basit ama okunulmayacak kadar da değil