Çağdaş Yunan Edebiyatının en büyük yazarlarından biri olan Nikos Kazancakis (1885-1957) ,ürüne gecikmiş olarak kavuşan bir edebiyat adamıdır. Romanları Vatikanca kara liste ye alınan; siyasal düşüncelerinden dolayı, hakettiği Nobel Edebiyat Ödülü engellenen; soğuk savaş yıllarında adı, yapıtları ve kendisi perdelenen Kazancakis; bu engelleri, sürekli kendisini yenileyerek aştı. Kardeş Kavgası, Günaha Son Çağrı, Allahın Garibi, El Grecoya Mektuplar, Kazancakisin bu inadının ürünüdür.
1958 yılında Ölmesi Gereken Adam adıyla filme alınan Yeniden Çarmıha Geriliş 1954te yayımlandı. Yunanlıların özgürlük sorunlarını, dinin toplumsal mücadeleye etkileri içinde ele aldığı bu romanıyla Kazancakis, evrensel insana ulaşmanın da görkemli bir örneğini veriyor. Kazancakisin bu ölümsüz eserini kıvançla sunuyoruz.
Çağdaş Yunan Edebiyatının en büyük yazarlarından biri olan Nikos Kazancakis (1885-1957) ,ürüne gecikmiş olarak kavuşan bir edebiyat adamıdır. Romanları Vatikanca kara liste ye alınan; siyasal düşüncelerinden dolayı, hakettiği Nobel Edebiyat Ödülü eng... tümünü göster
Zorba, Yunanlı ünlü yazar Nikos Kazancakis'in olgunluk dönemi ürünü (1946). Ağır ve suskunlukla yüklü geçen karanlık bir dönemin tadı buruk ilk meyvesi.
Nikos Kazancakis, çağdaş Yunan edebiyatının ancak buzlucam ardından seçilebilen, tedirgin ve büyük kişiliklerinden biri olarak çok tartışıldı, yanlış bilindi, az sevildi. Zorba adlı bu romanı, onun kendisiyle giriştiği bir tür sessiz hesaplaşma sayılabilir. Geçmişin, elden kayıp giden zamanın ve insanın temel yanılgılarının bir kez daha gözden geçirilmesidir bu roman. Zorba aracılığıyla Kazancakis özyaşamının yenilgiler ve soru işaretleriyle dolu bir bilançosunu çıkarır. Bu bağlamda ele alınınca, bu roman, Zorba ile yazarın yaşam öykülerinin çizili sınırları arasında sonsuz atkı ve çözgülerle sokunmuş büyülü bir kumaştır, denebilir; baştan sona sürekli bir arayışı, sonu gelmez çabaları yansıtan bir kanaviçedir; insanı arayışın serüvenidir... Korkmamayı, yaşamı sevmeyi ve ayakta durabilmeyi bana o öğretmişti, diyor yazar. Gerçekten de Zorba, bir yaşam kılavuzudur. Özgür ufukların ve özgür insanların simgesidir. Bugün Nikos Kazancakis'in mezar taşında yazılı olanlar, doğrudan Zorba'nın ağzından dökülmüş yazgı sözcüklerini andırıyor: Hiçbir şey ummuyorum; hiçbir şeyden korkmuyorum; özgürüm.
Zorba, Yunanlı ünlü yazar Nikos Kazancakis'in olgunluk dönemi ürünü (1946). Ağır ve suskunlukla yüklü geçen karanlık bir dönemin tadı buruk ilk meyvesi.
Nikos Kazancakis, çağdaş Yunan edebiyatının ancak buzlucam ardından seçilebilen, tedirgi... tümünü göster
Nikos Kazancakisin (1883-1957) bütün romanlarında görünlen arayış, ölümünden sonra yayımlanan bu romanında da değişik boyutlarda kendini gösterir. Bir köy rahibinin, roman boyunca süren arayışı, iç savaşın kanlı çatışmaları içinde boğuşup duran yoksul insanların arayışıyla bütünleşir. Kül rengi, acılı bir köy: Akdeniz adalarının acımasız güneşi altında kavrulmuş kapkara evler; yoksullukla boğuşan, tutkularla kavrulan insanlar. Ve tutkuların en amansızı olan nefret; kardeşi kardeşe kırdırtan öldürücü bir nefret. Bu haksızlıklar selinin ortasında, çığlığı çölde yitip gittiği için umutsuz, umarsız kalmış, arayış içindeki köy papazı Yannarosun gözünde, bu kötülükler dizisi, kendi papazlığının da saçmalığını ortaya koymaktadır. Papaz Yannaros, özgürlüğü arayan yeni bir düşünceye kapılmıştır. Marksın öğretisidir bu. Hıristiyanlığa büyük eleştiriler getiren, çağdaş bir İsa arayan, bu yüzden de Yunan kilisesinin aforoz ettiği, şimdiden ettiği, şimdiden klasik olmuş bu dev yazarın en güzel romanlarından biri olan Kardeş Kavgasını okurlarımıza yeniden sunuyoruz.
Nikos Kazancakisin (1883-1957) bütün romanlarında görünlen arayış, ölümünden sonra yayımlanan bu romanında da değişik boyutlarda kendini gösterir. Bir köy rahibinin, roman boyunca süren arayışı, iç savaşın kanlı çatışmaları içinde boğuşup duran yoksu... tümünü göster
Dünya Nimetlerinin daha ilk satırlarında, Andre Gide: Utanmadan, hiçbir yapmacığa kaçmadan kendimi koydum bu kitaba der. Böylece, bir yandan sınırsız içtenliğini kesinlerken, bir yandan da başlıca konusunun kendi benliği, kendi deneyimleri, kendi düşleri olduğunu belirtir. Dünya Nimetlerinden yaklaşık kırk yıl sonra yazdığı Yeni Nimetlerinde ortaya koyduğu temel yönelimleri yansıtır.
Dünya Nimetlerinin daha ilk satırlarında, Andre Gide: Utanmadan, hiçbir yapmacığa kaçmadan kendimi koydum bu kitaba der. Böylece, bir yandan sınırsız içtenliğini kesinlerken, bir yandan da başlıca konusunun kendi benliği, kendi deneyimleri, kendi düş... tümünü göster
Andre Gide'in alıntılarının dünyada ve ülkemizde gördüğü büyük ilgi yeterince bilinir. Vatikan'ın Zindanları, birbirinden şaşırtıcı olayları, birbirinden ilginç kişileriyle, bu anlatıların belki de en çekicisi, en sürükleyicisidir. Gide bu kitapta eski ile yeniyi, alaycılıkla şiirselliği benzersiz bir ustalıkla kaynaştırır...
Andre Gide'in alıntılarının dünyada ve ülkemizde gördüğü büyük ilgi yeterince bilinir. Vatikan'ın Zindanları, birbirinden şaşırtıcı olayları, birbirinden ilginç kişileriyle, bu anlatıların belki de en çekicisi, en sürükleyicisidir. Gide bu ... tümünü göster
Hayatın biricik anlamı olacak kadar derinden duyulan bir aşkın trajediye dönüştüğü bir romanda asıl sorgulanan, erdeme giden yolun zorluğudur. Erdeme giden yolda, insanın içinde hi&ccdil; dinmeyen bir sızı gibi varlığını daima hissettiren yalnızlıklar, bekleyişler, ayrılıklardan doğan ve tahammülü trajediler doğuran çatışmalar yaşanacaktır. Jerome bütün erdemlerini aşkıyla ayakta tutarken, Alissa gerçek erdemin her şeyden arınmış olması geretiğine inanır. Yazar, insanı düşünmeye ve kendi hayatını tartmaya iten bu romanıyla, aşk ve aşk yüzünden çekilen acıyı merkeze alarak insan ruhunun en derinlerine inmeyi bir kez daha başarır. Tercihlerini zor olandan yana kullananların yaşadığı iç fırtınaları gözler önüne seren; yazarın çarpıcı üslubuyla okuru silkeleyen Dar Kapı, unutulmayacak kitaplardan...
Hayatın biricik anlamı olacak kadar derinden duyulan bir aşkın trajediye dönüştüğü bir romanda asıl sorgulanan, erdeme giden yolun zorluğudur. Erdeme giden yolda, insanın içinde hi&ccdil; dinmeyen bir sızı gibi varlığını daima hissettiren yalnızl... tümünü göster