Ana karakterimiz dünyaya gözlerin önünde bir sis perdesiyle bakmaktadır. Bir gün karşılaştığı bir kadın bu sisi ortadan kaldırır fakat bu kalkan perde artık bütün kadınlarada açmıştır o gözü.
Çok fazla felsefi yaklaşım olduğu gerçek ama kitap gayet okunaklı ve ara ara insanın yüreğini coşturan ögelere sahip.
Ana karakterimiz dünyaya gözlerin önünde bir sis perdesiyle bakmaktadır. Bir gün karşılaştığı bir kadın bu sisi ortadan kaldırır fakat bu kalkan perde artık bütün kadınlarada açmıştır o gözü.
Çok fazla felsefi yaklaşım olduğu gerçek ama kitap gayet... tümünü göster
Okuduğum ilk Nazan Bekiroğlu kitabı. Manevi aşkı anlatan, böyle tasavvufi dil kullanan yazarlara ön yargılıyımdır ben. "Bu Mesnevi yazıyormuşçasına girilen tavırlar ne allahaşkına?" diyordum. Ama Nazan Bekiroğlu hep böyleymiş, dili gerçekten büyülüymüş. Şöyle yazayım da prim yapayım diyenlerden değilmiş. Benim gibi düşünenleriniz varsa ve Nazan Bekiroğlu'yla daha tanışmamışsanız yazarın ilk kitabından başlamak daha doğru bir tercih olabilir. Kitabı çok değil ama yazarı sevdim ben. En azından birkaç kitabını daha okumaya karar verdim.Şunu da söylemeden geçmemem gerek ki: Okurken çok daha negatif düşüncelerle dolu olduğum kitabı bitirdiğimde, insanlığın hikayesinin Adem, Havva, Habil ve Kabil üzerinden anlatılışından epey etkilendiğimi farkettim. Kitaba başlamadan şu an bunu okuyorsanız da bu kitabı ön yargısız, çok şey beklemeden, masal dinliyormuşçasına okuyun. Fantastik boyutunu göz ardı etmeyin. O zaman daha çok seveceğinizi söyleyebilirim.
Okuduğum ilk Nazan Bekiroğlu kitabı. Manevi aşkı anlatan, böyle tasavvufi dil kullanan yazarlara ön yargılıyımdır ben. "Bu Mesnevi yazıyormuşçasına girilen tavırlar ne allahaşkına?" diyordum. Ama Nazan Bekiroğlu hep böyleymiş, dili gerçekten büyülüym... tümünü göster
"Bir işte kasıt ne ise hüküm ona göredir!"
"Bir işte kasıt ne ise hüküm ona göredir!"
"Hiç geçmeyen, hiç unutulmayan şeyler de var, beyefendi!
Ölünceye kadar insanın sırtından atamayacağı şeyler de var...
"Hiç geçmeyen, hiç unutulmayan şeyler de var, beyefendi!
Ölünceye kadar insanın sırtından atamayacağı şeyler de var...
Varlığı büyük boşlukları dolduracak mahiyette değildi; fakat yokluğu müthişti...
Varlığı büyük boşlukları dolduracak mahiyette değildi; fakat yokluğu müthişti...
" Ölümün çok sıradan biçimleri de vardır, hatta hiç ölümcül olmayan biçimleri bile . "
" Ölümün çok sıradan biçimleri de vardır, hatta hiç ölümcül olmayan biçimleri bile . "
Birsen öztürk şu anda kitap okumuyor.