“Devletin iki kanunu vardır: Bir: Devlet her zaman haklıdır. İki: Birinci kural her şartta geçerlidir.”
Türkiye’nin son otuz yılına damgasını vurmuş bir isim: Mahmut Yıldırım
Ve Türkiye’nin bu dönemini bambaşka kılan bir kod ad: Yeşil.
Devletin Savaşçısında, Mahmut Yıldırım’ın oğlu Murat Yıldırım, ilk kez sorulmaya cesaret edilen sorulara, ilk kez ve okuması cesaret isteyen cevaplar veriyor:
• Mahmut Yıldırım nasıl bir süreçten geçerek Yeşil’e dönüştü?
• Ahmet Cem Ersever kimdir?
• Susurluk kazası gerçekte neyin sonucuydu?
• Suriye’de Abdullah Öcalan’a düzenlenen suikastlerin en gizli detaylarını kimler biliyordu?
• Kürt işadamları nasıl infaz edildi?
• İtirafçılar nasıl devşirilirdi?
• Hizbullah – PKK ve Devletin ilişkisi ne kadar derinlere iniyor?
• Yeşil hayatta mı?
“Devletin iki kanunu vardır: Bir: Devlet her zaman haklıdır. İki: Birinci kural her şartta geçerlidir.”
Türkiye’nin son otuz yılına damgasını vurmuş bir isim: Mahmut Yıldırım
Ve Türkiye’nin bu dönemini bambaşka kılan bir kod ad: Yeşil.
Devletin... tümünü göster
“Bir kitap okudum hayatım değişti diyebilmeyi çok isterdim. Ama bir adam tanıdım ve hayatımın içine etti.”
Siz hangisisiniz? Hayatının içine edilen “o kadın” mı? Yoksa bahsedilen “o adam” mı?
Yoksa ikisi de olmak istemediğiniz için ne yapacağını bilemeyenlerden misiniz?
İşte size aşkın ve aşksız kalmanın acısı, komiği; sorusu ve cevabı. Aşkın pembesi hiç bu kadar gerçekçi olmamıştı.
Dişi bir Freud’un pembe koltuğuna uzanıp; dilerseniz kıkırdayın, dilerseniz öfkenizi katmerlendirip kalbinizle aklınıza bir ayar tutturun.
“Bir kitap okudum hayatım değişti diyebilmeyi çok isterdim. Ama bir adam tanıdım ve hayatımın içine etti.”
Siz hangisisiniz? Hayatının içine edilen “o kadın” mı? Yoksa bahsedilen “o adam” mı?
Yoksa ikisi de olmak istemediğiniz için ne yapacağını... tümünü göster
Biliyorum, imkansız aşk bu! Ama hükmedemiyorum kendime... demişti Murat. Çünkü, yüreğim seni çok sevdi!.. Ardından da dizelere dökmüştü sevdasını. Yüreğim seni çok sevdi O yürek talan O yürek yangın yeri O yürek sen istiyor Bir tek seni... Aslı ile Muratın İstanbul-Bursa-Amerika üçgeninde yaşadıkları destansı aşkın öyküsü... Herkesin kendinden bir şey bulabileceği kadar gerçek...
Biliyorum, imkansız aşk bu! Ama hükmedemiyorum kendime... demişti Murat. Çünkü, yüreğim seni çok sevdi!.. Ardından da dizelere dökmüştü sevdasını. Yüreğim seni çok sevdi O yürek talan O yürek yangın yeri O yürek sen istiyor Bir tek seni... Aslı ile M... tümünü göster
Canan Tan, bir ilk romanla okurlarının karşısına çıkıyor: Piraye.Genç ve güzel Piraye adını Nazım Hikmetin eşinden almıştır. Genç kızın babasıdır Piraye ismine tutkun olan; diğer kızı da babanın Nazım Hikmet hayranlığından payını alır: Hatice. Babanın açıklaması ilginçtir ki bu açıklama romanın temalarından birini de oluşturacaktır: Piraye, Nazım Hikmetin karısı. Tam adı Hatica Pirayedir. Nazım Hikmetin onun için yazdığı şiirler ve mektuplar, edebiyatımızın gerçek yüz aklarıdır.Pirayenin babasının bu açıklaması karşısında ilk tepkisi şaşkınlıktır: (...) Babam elinden kitap düşmeyen, aydın bir insandı. Ama onun, kızlarına bir şairin -hem de yasaklı bir şairin- karısının adını verecek kadar edebiyat tutkunu olduğunu yeni keşfediyordum.Pirayenin doğduğu günden bu yana içinde taşıdığı edebiyat ve şiir tohumları hayatının bir bölümünde ilişkilerine de yansıyacaktır. Roman, genç bir kızın aile, okul, aşk ve evlilik yaşantısına odaklanan ilginç bir biyografi özelliğine sahip; yazar, yarattığı kadın kahramanın yaşantısına bir kadın duyarlılığı ile yaklaşıyor. Romanın ilk sayfalarında idealleri olan genç bir kız olarak tanıştığımız Piraye, sayfalar ilerledikçe ilişkilerin farklı boyutlarını yaşayacak, aşk duygusunun karşılığını kendi hayatına yerleştirmeye çalışacaktır. Piraye romanını bir dram haline getiren ise genç kızın evlilik ve evlilik sonrası yaşantısı olacaktır; Piraye, üniversite öğreniminin hemen ardından Diyarbakıra gelin gidecektir.Pirayeyi yakın çevrenizde aramayın sakın, diyor Canan Tan. Hem onun, hem de romandaki diğer karakterlerin hayal ürünü olduklarını belirtmeme, bilmem gerek var mı? Ama uzak şehirdeki şarkının nihavent olduğunu söyleyen Nazım Hikmet ve Gözlerin hani? diye soran Ahmed Arif gerçek.Roman, yazarın kendi hayatından da belli belirsiz izler taşıyor okuruna.
Canan Tan, bir ilk romanla okurlarının karşısına çıkıyor: Piraye.Genç ve güzel Piraye adını Nazım Hikmetin eşinden almıştır. Genç kızın babasıdır Piraye ismine tutkun olan; diğer kızı da babanın Nazım Hikmet hayranlığından payını alır: Hatice. Babanı... tümünü göster
IrmakCaglar şu anda kitap okumuyor.