Kelime Deposu

0 takip ettiği ve 0 takip edeni var. 1 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

Kelime Deposu, bir dostun quiz sonucuna yorum yaptı.
Çözen: Kelime Deposu. Sonuç: 14/20 (%70) doğru.
Yüzüklerin Efendisi (İmkansıza Yakın) Quiz Sonucu

1. Soruda Tolkien'in yahudi, kelt mitolojileri falan başta olmak üzere bir çok kaynağı vardır. tam olarak şudur denilemez.

2. Soruda Saruman, Gandalf'in yendiği Balrog Maia'dır. Tom Bombadil'in tam olarak ne olduğu belli değildir. Doğru olarak işaretlediğiniz seçenek yanlıştır.

1. Soruda Tolkien'in yahudi, kelt mitolojileri falan başta olmak üzere bir çok kaynağı vardır. tam olarak şudur denilemez.

2. Soruda Saruman, Gandalf'in yendiği Balrog Maia'dır. Tom Bombadil'in tam olarak ne olduğu belli değildir. Doğru olarak iş... tümünü göster

12 yıl, 11 ay
Kelime Deposu bir test çözdü. Sonuç: 14/20 (%70) doğru.
Yüzüklerin Efendisi (İmkansıza Yakın)

Yüzüklerin Efendisi kitaplarından oluşturulmuş bu quizde %100 doğru cevap vermeniz için bilginin yanında şansa da ihtiyacınız olacak... Yüzüklerin Efendisini bildiğinizi sanıyorsanız bir daha düşünün...

Yüzüklerin Efendisi kitaplarından oluşturulmuş bu quizde %100 doğru cevap vermeniz için bilginin yanında şansa da ihtiyacınız olacak... Yüzüklerin Efendisini bildiğinizi sanıyorsanız bir daha düşünün...

12 yıl, 11 ay
Kelime Deposu yarım bırakmış.
Köy

Nobel ödüllü Amerikalı yazar William Faulknerın Köy adlı romanı YKY tarafından yayımlandı. Snopes ailesi üzerine üçlemesinin ilki olan Köy yoğun, ağır, çarpıcı bir roman.Köy, insani güdülerin, zaafların, tutkunun, kaybetmenin ve değişimin romanı. Dili ne kadar karmaşık, kalabalık karakter ve olay örgüsü ne kadar yöresel olursa olsun; keskin, evrensel ve çağdaş bir okuma... TADIMLIKBirinci Bölüm1Frenchmans Bend, Jeffersonın yirmi mil güneydoğusunda yer alan verimli ırmak yatağından oluşmuş yörenin bir parçasıydı. İki ayrı ilçeye kadar uzandığı halde hiçbirine bağlılık göstermeyen, belli sınırları olmasa da bir bütünlüğe sahip, tepelerle beşiklenmiş bu ırak bölge, İç Savaş öncesinde hibe edilmiş arazi üzerinde kurulan görkemli bir çiftliğin bulunduğu yermiş, ki kalıntıları –yıkılmış ahırları, kölelerin yaşadığı bölümleri, şimdi ot bürümüş bahçeleri, terasları ve gezinti yerleriyle tantanalı bir evin içi boşalmış kabuğu– hâlâ Eski Fransızın Yeri diye biliniyordu; gerçi asıl sınırları şimdi yalnızca Jefferson Adliye binasında yargıcın solmuş evrakları arasında kalmış, yıllar önce çok verimli olan tarlaların büyük bir bölümü de ilk ekildikleri günden önceki durumlarına, kamış ve servi ormanlarına dönüşmüştü.Yörenin eski sahibi Fransız olmasa bile bir yabancıydı kuşkusuz, çünkü ondan sonra gelerek onun orada kalışının izlerini hemen hemen bütünüyle silen insanlarca, dili biraz yabancı bir şiveye çalan ya da görünüşü, giyimi ve uğraşı alışılmışın dışında olan herhangi bir kişi, kökeninin ne olduğunu söylesin söylemesin, Fransız olarak kabul edilirdi; tıpkı onların kentli benzerlerine göre (o kişi örneğin Jeffersona yerleşmeyi yeğleseydi) bir Hollandalı olarak kabul edileceği gibi. Ama bugün kimse onun gerçekten ne olduğunu bilmiyordu, Will Varner bile bilmiyordu, ki Will şimdi altmış yaşındaydı ve bu eski çiftliğin harap köşkü de içinde olmak üzere büyük bir bölümü onun elindeydi. Çünkü yabancı, yani Fransız, çoktan gitmişti; ailesiyle, köleleriyle ve bütün tantanasıyla gitmişti. Düşleyip gerçeğe dönüştürdükleri ve geniş toprakları; önce küçük, sıradan, ipotekli çiftlikler halinde parsellenmiş, Jefferson bankalarının yöneticilerinin kavga gürültüsünün sonunda da Will Varnera satılmıştı. Yabancıdan artakalanlar ise, toprağını taşkından korumak için kölelerince on mil kadar düzeltilmiş nehir yatağı ve görkemli evinin iskeletiydi. Onunla soydaş bile olmayan mirasçıları, yıkıp dağıttıkları evi –ceviz tırabzan babalarını, merdiven dayanaklarını, elli yıl sonra paha biçilemeyecek olan meşe döşemelerini– otuz yıl boyunca, yakacak odun uğruna parçaladılar. Adı bile unutulmuştu yabancının; gururu ise, ormanda bilek gücüyle kazandığı ve kendi adına bir anıt gibi biçimlendirdiği bu araziyle ilgili bir destana dönüşmüştü. Kendisinden sonra çakmaklı tüfekleri, köpekleri, çocukları, ev-yapısı viski imbikleri, Protestan ilahi kitaplarıyla birlikte kırık dökük arabalarda, katır sırtında ve hatta yaya gelenlerin, bir zamanlar yaşamış adamla şimdi hiç alakası kalmamış bir adı söylemeye dilleri dönmüyordü, okumak şöyle dursun. Onun düşü ve gururu, şimdi adsız kemiklerinin yitik tortusuyla birlikte toz olmuş, öyküsüyse yalnızca parasını buralarda bir yere gömdüğüyle ilgili inatçı dedikodularda kalmıştı; Grantin, Vicksburga ilerlerken bütün bu yöreyi aşıp geçtiği zamanlarda gömülmüş bir yığın paranın öyküsü.

Nobel ödüllü Amerikalı yazar William Faulknerın Köy adlı romanı YKY tarafından yayımlandı. Snopes ailesi üzerine üçlemesinin ilki olan Köy yoğun, ağır, çarpıcı bir roman.Köy, insani güdülerin, zaafların, tutkunun, kaybetmenin ve değişimin romanı. Dil... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 12 yıl, 11 ay
Kelime Deposu kütüphanesine ekledi.
Köy

Nobel ödüllü Amerikalı yazar William Faulknerın Köy adlı romanı YKY tarafından yayımlandı. Snopes ailesi üzerine üçlemesinin ilki olan Köy yoğun, ağır, çarpıcı bir roman.Köy, insani güdülerin, zaafların, tutkunun, kaybetmenin ve değişimin romanı. Dili ne kadar karmaşık, kalabalık karakter ve olay örgüsü ne kadar yöresel olursa olsun; keskin, evrensel ve çağdaş bir okuma... TADIMLIKBirinci Bölüm1Frenchmans Bend, Jeffersonın yirmi mil güneydoğusunda yer alan verimli ırmak yatağından oluşmuş yörenin bir parçasıydı. İki ayrı ilçeye kadar uzandığı halde hiçbirine bağlılık göstermeyen, belli sınırları olmasa da bir bütünlüğe sahip, tepelerle beşiklenmiş bu ırak bölge, İç Savaş öncesinde hibe edilmiş arazi üzerinde kurulan görkemli bir çiftliğin bulunduğu yermiş, ki kalıntıları –yıkılmış ahırları, kölelerin yaşadığı bölümleri, şimdi ot bürümüş bahçeleri, terasları ve gezinti yerleriyle tantanalı bir evin içi boşalmış kabuğu– hâlâ Eski Fransızın Yeri diye biliniyordu; gerçi asıl sınırları şimdi yalnızca Jefferson Adliye binasında yargıcın solmuş evrakları arasında kalmış, yıllar önce çok verimli olan tarlaların büyük bir bölümü de ilk ekildikleri günden önceki durumlarına, kamış ve servi ormanlarına dönüşmüştü.Yörenin eski sahibi Fransız olmasa bile bir yabancıydı kuşkusuz, çünkü ondan sonra gelerek onun orada kalışının izlerini hemen hemen bütünüyle silen insanlarca, dili biraz yabancı bir şiveye çalan ya da görünüşü, giyimi ve uğraşı alışılmışın dışında olan herhangi bir kişi, kökeninin ne olduğunu söylesin söylemesin, Fransız olarak kabul edilirdi; tıpkı onların kentli benzerlerine göre (o kişi örneğin Jeffersona yerleşmeyi yeğleseydi) bir Hollandalı olarak kabul edileceği gibi. Ama bugün kimse onun gerçekten ne olduğunu bilmiyordu, Will Varner bile bilmiyordu, ki Will şimdi altmış yaşındaydı ve bu eski çiftliğin harap köşkü de içinde olmak üzere büyük bir bölümü onun elindeydi. Çünkü yabancı, yani Fransız, çoktan gitmişti; ailesiyle, köleleriyle ve bütün tantanasıyla gitmişti. Düşleyip gerçeğe dönüştürdükleri ve geniş toprakları; önce küçük, sıradan, ipotekli çiftlikler halinde parsellenmiş, Jefferson bankalarının yöneticilerinin kavga gürültüsünün sonunda da Will Varnera satılmıştı. Yabancıdan artakalanlar ise, toprağını taşkından korumak için kölelerince on mil kadar düzeltilmiş nehir yatağı ve görkemli evinin iskeletiydi. Onunla soydaş bile olmayan mirasçıları, yıkıp dağıttıkları evi –ceviz tırabzan babalarını, merdiven dayanaklarını, elli yıl sonra paha biçilemeyecek olan meşe döşemelerini– otuz yıl boyunca, yakacak odun uğruna parçaladılar. Adı bile unutulmuştu yabancının; gururu ise, ormanda bilek gücüyle kazandığı ve kendi adına bir anıt gibi biçimlendirdiği bu araziyle ilgili bir destana dönüşmüştü. Kendisinden sonra çakmaklı tüfekleri, köpekleri, çocukları, ev-yapısı viski imbikleri, Protestan ilahi kitaplarıyla birlikte kırık dökük arabalarda, katır sırtında ve hatta yaya gelenlerin, bir zamanlar yaşamış adamla şimdi hiç alakası kalmamış bir adı söylemeye dilleri dönmüyordü, okumak şöyle dursun. Onun düşü ve gururu, şimdi adsız kemiklerinin yitik tortusuyla birlikte toz olmuş, öyküsüyse yalnızca parasını buralarda bir yere gömdüğüyle ilgili inatçı dedikodularda kalmıştı; Grantin, Vicksburga ilerlerken bütün bu yöreyi aşıp geçtiği zamanlarda gömülmüş bir yığın paranın öyküsü.

Nobel ödüllü Amerikalı yazar William Faulknerın Köy adlı romanı YKY tarafından yayımlandı. Snopes ailesi üzerine üçlemesinin ilki olan Köy yoğun, ağır, çarpıcı bir roman.Köy, insani güdülerin, zaafların, tutkunun, kaybetmenin ve değişimin romanı. Dil... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 12 yıl, 11 ay
Kelime Deposu okumuş.
Bereketli Topraklar Üzerinde

Bu kitap, kendi bilgi ve görgülerim dışında, bir lokma ekmek için kötü iş şartları içinde zehir gibi bir hayatı yaşayanlardan derlenmiş malzemeyle meydana gelmiştir. Yayımlanmadan önce, çeşitli ırgat, usta, usta yardımcısını toplayarak bir gece sabaha kadar okudum onlara. Dinlediler. Pardon, dediler, bu bu kadar olur. Bütün anlattıkların doğru. Eksik bile. Çukurovanın bereketli topraklarında öyle işler olur ki, aklın durur. Sana anlatsak, bir değil beş roman çıkarırsın...Orhan Kemalin kitapları bir okurun hayatta rastlayabileceği o çok nadir hazineler arasında yer alır. Çok az yazar okurunun dünyasında onun kadar iz bırakır, okurunu onun kadar biçimlendirir. Orhan Kemal umudu ve iyimserliği yeniden kazanmamız için yol gösterir bize. Edebiyatımızın en değerli ustalarından biri olan Orhan Kemalin kitaplarını yayımlamaktan onur duyuyoruz.

Bu kitap, kendi bilgi ve görgülerim dışında, bir lokma ekmek için kötü iş şartları içinde zehir gibi bir hayatı yaşayanlardan derlenmiş malzemeyle meydana gelmiştir. Yayımlanmadan önce, çeşitli ırgat, usta, usta yardımcısını toplayarak bir gece sabah... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 12 yıl, 11 ay
Kelime Deposu kütüphanesine ekledi.
Bereketli Topraklar Üzerinde

Bu kitap, kendi bilgi ve görgülerim dışında, bir lokma ekmek için kötü iş şartları içinde zehir gibi bir hayatı yaşayanlardan derlenmiş malzemeyle meydana gelmiştir. Yayımlanmadan önce, çeşitli ırgat, usta, usta yardımcısını toplayarak bir gece sabaha kadar okudum onlara. Dinlediler. Pardon, dediler, bu bu kadar olur. Bütün anlattıkların doğru. Eksik bile. Çukurovanın bereketli topraklarında öyle işler olur ki, aklın durur. Sana anlatsak, bir değil beş roman çıkarırsın...Orhan Kemalin kitapları bir okurun hayatta rastlayabileceği o çok nadir hazineler arasında yer alır. Çok az yazar okurunun dünyasında onun kadar iz bırakır, okurunu onun kadar biçimlendirir. Orhan Kemal umudu ve iyimserliği yeniden kazanmamız için yol gösterir bize. Edebiyatımızın en değerli ustalarından biri olan Orhan Kemalin kitaplarını yayımlamaktan onur duyuyoruz.

Bu kitap, kendi bilgi ve görgülerim dışında, bir lokma ekmek için kötü iş şartları içinde zehir gibi bir hayatı yaşayanlardan derlenmiş malzemeyle meydana gelmiştir. Yayımlanmadan önce, çeşitli ırgat, usta, usta yardımcısını toplayarak bir gece sabah... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 12 yıl, 11 ay
Daha Fazla Göster

Kelime Deposu şu an ne okuyor?

Don Quijote (2 Cilt Takım) La Mancha'lı Yaratıcı Asilzade

%0

Otostopçunun Galaksi Rehberi (#1-5)

%0

Körleşme

%0

Favori Yazarları (0 yazar)

Favori yazarı yok.