Meredith Delinn'in hayatı, eşi Freddy Delinn ülkenin önde gelen yatırımcılarını milyonlarca dolar kasti zarara uğratıp yüz elli yıla mahkûm edildiği andan itibaren keskin bir değişime uğrar. Basının takibinde, toplumdan dışlanmış ve çocuklarından koparılmış olan Meredith'in çaresizliğinin büyüdüğü bir sırada uzun zamandır görüşmediği eski dostu Connie Flute yeniden hayatına girer.
Kendi yaralarını iyileştirmek için Nantucket Adası'na yola çıkan Connie, arkadaşını da yanında götürür. Ancak ada onlara sığınak olacak gibi görünse de Meredith kendi felaketlerini de beraberinde getirmiştir. Diğer yandan, Meredith'in ilk aşkı ve Connie'nin ağabeyi Toby'nin de gelmesiyle Meredith tercih ettiği hayat ile geride bıraktıkları arasında kaçınılmaz ikilemlere düşer.
Travmalarla iç içe geçmiş romantizmleriyle ve hayata devam etme umutlarıyla bu iki kadın için, yıllarca kendilerinden emin yürüdükleri yolları sorgulama ve sıfırdan başlama vaktidir. Ve anlaşılan o ki, Nantucket Adası'nda bu yaz, öncekiler kadar sakin geçmeyecektir.
"Elin Hilderbrand arkadaşlığın, aşkın ve bağışlamanın güzelliğini gerilimle harmanladığı yeni ada hikâyesiyle okuyucularının beklentilerini bir kez daha fazlasıyla karşılamış."
-People-
"Sevdiğiniz insanları gerçekten tanıdığınıza ve sizden hiçbir şey saklamadıklarına eminseniz, bu romanı okuduktan sonra fikriniz değişebilir."
-Boston Globe-
Meredith Delinn'in hayatı, eşi Freddy Delinn ülkenin önde gelen yatırımcılarını milyonlarca dolar kasti zarara uğratıp yüz elli yıla mahkûm edildiği andan itibaren keskin bir değişime uğrar. Basının takibinde, toplumdan dışlanmış ve çocuklarında... tümünü göster
Tanıştırayım. Sophie, bu Bayan Eliot, Sosyal Hizmetler'den. Bayan Eliot, bu Sophie, okyanustan.
Herkes Sophie'nin bir gemi kazasında kimsesiz kaldığına inanıyor. Onu okyanusta sürüklenen bir çello kutusunun içinden alıp, kitaplar ve tuhaflıklarla dolu bir evde büyüten Charles bile. Ama Sophie'nin Charles'tan öğrendiği önemli bir şey var: Ne kadar küçük olursa olsun, asla bir ihtimali göz ardı etme.
Sophie bir yandan onu Charles'tan ayırıp bir yetimhaneye yerleştirmeye çalışan yetkililerden kaçacak, diğer yandan bir çello sesinin peşinden annesinin izini sürecek. Rehberi ise çatılarda yaşayan, ip üstünde kaldırımdaymış gibi yürüyebilen, gizemlerle dolu Matteo. Sokaklar ikisi için de tehlikeli. Ama Paris'in tüm çatıları ve tüm gökyüzü onların.
"Olağanüstü."
Guardian
"Katherine Rundell benzersiz bir sese ve sınırsız bir hayal gücüne sahip."
Philip Pullman
Tanıştırayım. Sophie, bu Bayan Eliot, Sosyal Hizmetler'den. Bayan Eliot, bu Sophie, okyanustan.
Herkes Sophie'nin bir gemi kazasında kimsesiz kaldığına inanıyor. Onu okyanusta sürüklenen bir çello kutusunun içinden alıp, kitaplar ve tuha... tümünü göster
Hem hikâyesiyle hem de verdiği mesaj itibariyle Addison inanılmaz güzellikte bir roman yazmış. Güneşin Kızları geniş bir okur kitlesiyle buluşmayı hak eden bir yapıt.
John Grisham
Tsunami, Hindistan'da yaşadıkları kasabalarını dünya üzerinden silip ailelerini de ellerinden aldığında Ahalya on yedi, Sita da henüz on beş yaşındaydı. Kimsesiz kalan iki kız kardeşin tek kurtuluşları okudukları yatılı okula ulaşabilmekti.
İki kız kardeş Hindistan'da bunları yaşarken, çok uzakta, dünyanın diğer ucu Washington'da avukatlık yapan Thomas Clarke ise özel ve iş hayatıyla ilgili radikal kararlar alarak yeni bir hayat kurmanın eşiğindeydi.
Yolculuklarında acının başka bir yüzüyle karşılaşan Ahalya ve Sita'nın kaderi akıl almaz bir şekilde Thomas'la kesişir.
Güneşin Kızları yazgıya inat, umudun nefes kesici destansı bir öyküsü...
Hem hikâyesiyle hem de verdiği mesaj itibariyle Addison inanılmaz güzellikte bir roman yazmış. Güneşin Kızları geniş bir okur kitlesiyle buluşmayı hak eden bir yapıt.
John Grisham
Tsunami, Hindistan'da yaşadıkları kasabalarını dünya üzerinde... tümünü göster
Tanıtım Yazısı:
Evrensel boyutlara ulaşmış ünüyle bugün dünya edebiyatının en büyük yazarlarından biri sayılan Goethe, henüz yirmi beş yaşındayken yazdığı Genç Werther'in Acıları'nda, kısa bir süre önce Charlotte adlı genç bir kadınla yaşadığı mutsuz ilişkiden yola çıkmıştı. Edebiyat dünyasına, karşılıksız aşkıyla intihara sürüklenen "Romantik kahraman"ı armağan eden bu büyüleyici mektup-roman, şiirselliği ve yaşama tutkulu bakışıyla okuyucuları mıknatıs gibi kendine çekmişti. Almanya'da bütün gençliği etkisi altına alan romanın, birçok intihara neden olduğu, Werther'in giydiği mavi frak, sarı yelek ve çizmelerin döneminde moda yarattığı, Napoléon'un bile kitabı sürekli yanında taşıdığı söylenir.
Son derece duyarlı ve tutkulu bir genç ressam olan Werther'in, düşsel dostu Wilhelm'e yazdığı mektuplardan oluşan Genç Werther'in Acıları, edebiyatta akılcılığın yerini alan duygusallığın bir başyapıtıdır.
Tanıtım Yazısı:
Evrensel boyutlara ulaşmış ünüyle bugün dünya edebiyatının en büyük yazarlarından biri sayılan Goethe, henüz yirmi beş yaşındayken yazdığı Genç Werther'in Acıları'nda, kısa bir süre önce Charlotte adlı genç bir kadınla yaşa... tümünü göster
Kendimize karşı her zaman içten olma cesaretini nasıl ediniriz, kim olduğumuzdan emin olmasak da? Paulo Coelho, yeni romanı Potobello Cadısında bu sorunun yanıtını arıyor. Portobello Cadısı, Athena adlı gizemli bir kadının ruhsal ve duygusal yolculuğunun öyküsü. Onu yakından tanıyan, ama belki de hiç tanımayan dostlarının ağzından:İnsanlar bir gerçeklik yaratıyorlar, sonra da kendi yarattıkları gerçekliğin kurbanı oluyorlar. Athena işte buna başkaldırdı ve bedelini ağır ödedi.Heron Ryan, gazeteciAthena, duygularıma hiç aldırmadan kullandı ve yönlendirdi beni. Öğretmenimdi, kutsal sırları aktarmayı, aslında hepimizde var olan o bilinmeyen gücü uyandırmayı üstlenmişti. O yabancı denize atıldığımızda, bize yol gösterenlere körü körüne güveniriz, çünkü bizden daha fazla bildiklerine inanırız.Adrea McCain, tiyatro oyuncusuAthenanın en büyük sorunu, 21. yüzyılda yaşayan bir 22. yüzyıl kadını olması ve bu gerçeği hiç gizlememesiydi. Bir bedel ödedi mi? Kuşkusuz, ödedi. Ama coşkuyla taşan gerçek benliğini bastırsaydı, çok daha büyük bir bedel ödeyecekti.Deidre ONeill, Edda diye biliniyor
Kendimize karşı her zaman içten olma cesaretini nasıl ediniriz, kim olduğumuzdan emin olmasak da? Paulo Coelho, yeni romanı Potobello Cadısında bu sorunun yanıtını arıyor. Portobello Cadısı, Athena adlı gizemli bir kadının ruhsal ve duygusal yolculuğ... tümünü göster