Kızıl Nehirler, "Çocukluğumdan beri korkutucu hikâyeleri, korku filmlerini, bilinmeyenin verdiği endişeyi hep sevmişimdir" diyen Jean-Christophe Grangé'nin yazarlık yaşamındaki ikinci romanı. Mathieu Kassovitz tarafından filme çekilen ve başrollerinde Jean Reno ve Vincent Kessel'in oynadığı Kızıl Nehirler, birbirini tamamlayan, iki gözü pek polisin son derece karanlık ve karmaşık bir cinayeti çözme çabasını anlatır. Küçük bir Fransız kasabasında meydana gelen bir cinayet, roman kahramanı iki polisin merakını körükler. Sonuçta kökü eskilere uzanan bir gizli örgüt çıkacaktır ortaya ve hiçbir şeyin tesadüf olmadığı gözler önüne serilir. Kızıl Nehirler, yazarın ustalıkla sağladığı soluk kesici tempo ve usta işi karakter tahlilleri, best-seller türüne dudak büken Avrupalı okuru derinden etkilemiştir.
Kızıl Nehirler, "Çocukluğumdan beri korkutucu hikâyeleri, korku filmlerini, bilinmeyenin verdiği endişeyi hep sevmişimdir" diyen Jean-Christophe Grangé'nin yazarlık yaşamındaki ikinci romanı. Mathieu Kassovitz tarafından filme çekilen ... tümünü göster
Kızıl Nehirler, "Çocukluğumdan beri korkutucu hikâyeleri, korku filmlerini, bilinmeyenin verdiği endişeyi hep sevmişimdir" diyen Jean-Christophe Grangé'nin yazarlık yaşamındaki ikinci romanı. Mathieu Kassovitz tarafından filme çekilen ve başrollerinde Jean Reno ve Vincent Kessel'in oynadığı Kızıl Nehirler, birbirini tamamlayan, iki gözü pek polisin son derece karanlık ve karmaşık bir cinayeti çözme çabasını anlatır. Küçük bir Fransız kasabasında meydana gelen bir cinayet, roman kahramanı iki polisin merakını körükler. Sonuçta kökü eskilere uzanan bir gizli örgüt çıkacaktır ortaya ve hiçbir şeyin tesadüf olmadığı gözler önüne serilir. Kızıl Nehirler, yazarın ustalıkla sağladığı soluk kesici tempo ve usta işi karakter tahlilleri, best-seller türüne dudak büken Avrupalı okuru derinden etkilemiştir.
Kızıl Nehirler, "Çocukluğumdan beri korkutucu hikâyeleri, korku filmlerini, bilinmeyenin verdiği endişeyi hep sevmişimdir" diyen Jean-Christophe Grangé'nin yazarlık yaşamındaki ikinci romanı. Mathieu Kassovitz tarafından filme çekilen ... tümünü göster
Kızıl Nehirler, "Çocukluğumdan beri korkutucu hikâyeleri, korku filmlerini, bilinmeyenin verdiği endişeyi hep sevmişimdir" diyen Jean-Christophe Grangé'nin yazarlık yaşamındaki ikinci romanı. Mathieu Kassovitz tarafından filme çekilen ve başrollerinde Jean Reno ve Vincent Kessel'in oynadığı Kızıl Nehirler, birbirini tamamlayan, iki gözü pek polisin son derece karanlık ve karmaşık bir cinayeti çözme çabasını anlatır. Küçük bir Fransız kasabasında meydana gelen bir cinayet, roman kahramanı iki polisin merakını körükler. Sonuçta kökü eskilere uzanan bir gizli örgüt çıkacaktır ortaya ve hiçbir şeyin tesadüf olmadığı gözler önüne serilir. Kızıl Nehirler, yazarın ustalıkla sağladığı soluk kesici tempo ve usta işi karakter tahlilleri, best-seller türüne dudak büken Avrupalı okuru derinden etkilemiştir.
Kızıl Nehirler, "Çocukluğumdan beri korkutucu hikâyeleri, korku filmlerini, bilinmeyenin verdiği endişeyi hep sevmişimdir" diyen Jean-Christophe Grangé'nin yazarlık yaşamındaki ikinci romanı. Mathieu Kassovitz tarafından filme çekilen ... tümünü göster
Jean-Chrıstophe Grangé'den Kongo-Fransa-Belçika üçgeninde tüyler ürpertici, soluk soluğa bir kovalamaca.
Onlar ölümsüzlüğün sırrına vâkıf olanlardı. İntikam hissiyle yanıp tutuşan, kötülüğün öncüleriydi. Zamanın ve mekânın ötesine geçebilenlerdi. Afrika'nın derinliklerinden getirdikleri Kara büyüleriyle aklın sınırlarını aşanlardı.
Jean-Chrıstophe Grangé'den Kongo-Fransa-Belçika üçgeninde tüyler ürpertici, soluk soluğa bir kovalamaca.
Onlar ölümsüzlüğün sırrına vâkıf olanlardı. İntikam hissiyle yanıp tutuşan, kötülüğün öncüleriydi. Zamanın ve mekânın ötesine geçebilenle... tümünü göster
Türkiyede 12 Eylül 1980le askerî bir dönem yaşandı. Bu tarihten itibaren basına dönük öylesine çok değişken uygulamalar yaşandı ki, haber akımı çeşitli engellere takılıyor, gazete sayfalarına yansımıyordu. Gazeteci, yazabildikleriyle görevini yaptığına inanamadı; yazdıklarıyla mutsuzlaştı. İşte elinizdeki kitap, bu dönemde yazılıyordu; hem de günü gününe. Gazeteci, yazamadıklarını, haberleştiremediklerini bir bir saptadı, defterine not etti; zamanı gelince gün ışığına çıkarmak amacıyla.
Türkiyede 12 Eylül 1980le askerî bir dönem yaşandı. Bu tarihten itibaren basına dönük öylesine çok değişken uygulamalar yaşandı ki, haber akımı çeşitli engellere takılıyor, gazete sayfalarına yansımıyordu. Gazeteci, yazabildikleriyle görevini yaptığı... tümünü göster
Türkiyede 12 Eylül 1980le askerî bir dönem yaşandı. Bu tarihten itibaren basına dönük öylesine çok değişken uygulamalar yaşandı ki, haber akımı çeşitli engellere takılıyor, gazete sayfalarına yansımıyordu. Gazeteci, yazabildikleriyle görevini yaptığına inanamadı; yazdıklarıyla mutsuzlaştı. İşte elinizdeki kitap, bu dönemde yazılıyordu; hem de günü gününe. Gazeteci, yazamadıklarını, haberleştiremediklerini bir bir saptadı, defterine not etti; zamanı gelince gün ışığına çıkarmak amacıyla.
Türkiyede 12 Eylül 1980le askerî bir dönem yaşandı. Bu tarihten itibaren basına dönük öylesine çok değişken uygulamalar yaşandı ki, haber akımı çeşitli engellere takılıyor, gazete sayfalarına yansımıyordu. Gazeteci, yazabildikleriyle görevini yaptığı... tümünü göster