yalan yanlış bir tarih ve hikayede çok sıkıcı zorla bıtırdım diyebilirim
yalan yanlış bir tarih ve hikayede çok sıkıcı zorla bıtırdım diyebilirim
Atilla, anne babasının ölümüyle birlikte amcasında kalmaya başlar. Ama amcası, maddi durumu çok iyi olmadığından, Atillayı tanıdıkları Lütfü Beye götürür. Lütfü Bey, bakımını üstlenip, Atillayı çok iyi okullarda okutur. Dini bir çevrede büyürken, bir yandan da başarılı bir okul dönemi geçirmektedir. Lütfü Bey, Atillanın başarısından ve parlak zekasından çok memnundur. Atillayı, kendi düşünceleri ve Fethi Hocanın direktifleri doğrultusunda yetiştirmektedir. Yurtdışında okumaya devam eden Atilla, yurda döndüğünde kendisinden çok şey beklendiğinin farkındadır. O da bu beklentileri karşılamak niyetindedir zaten. İş hayatındaki başarılarından sonra, Lütfü Bey Atillanın CHPye üye olmasını ister. Atilla üye olduktan bir süre sonra partide aktif olarak görevler alır. Sonrasında da Türkiye gerçeğine hiç de yabancı olmadığımız olaylar yaşanmaya başlar. 1973 - 2008 yılları arasında geçen ama günümüz gerçekliğine ışık tutan Devşirme, bir politik-kurgu roman olmasının ötesinde, uyarıcı bir metin özelliği de taşıyor. Cenkut Yıldırımın Devşirme adlı romanını okurken; kışkırtıcı, meraklandırıcı, tanıdık, şüpheli, ürkütücü, absürd, bildik, olmasını hiç de istemediğimiz ama olabilirliğini de gözardı edemediğimiz bir süreci yaşıyoruz... Kim bilir... Belki de... Yoksa... Bak oğlum, yıllar boyunca seni sosyal hayattan izole ettik. Neredeyse her şeyi bu dört duvar arasında bizimle yaşadın. Ne bir arkadaş, ne tatil, ne eğlence, bu yaşına kadar hep çalıştın ve başarılı olmak için de daha yıllarca okuyacaksın. Şimdi sana söyleyeceklerimi dikkatle dinle. Bizim çevremiz, işte bu eve gelip giden insanlar... İnancımızın ne olduğunu da bunca yıl boyunca az çok anlamışsındır. Sana öncelikle dinini, peygamberini ve dininin gereklerini, Allah sevgisini öğretmeye çalıştık. Sen yıllarca niçin bunları bu evde gizlice yaptık diye düşündün kimi zaman. Cevabı basit, öyle gerekiyordu. Biliyorsun bizler Fethi Hocanın etrafında birleşmiş, onun kurduğu tarikatın neferleriyiz. Deşifre olmamız, inandığımız gibi bir hayat sürmemiz, bu 60 yıllık ideolojide mümkün değil. Gelecek nesiller bunu yapabilsinler diye, sen ve senin gibi binlerce başarılı çocuğu ben ve arkadaşlarım okuttu, eğitti. Ülkenin geleceğinde söz sahibi olmanız, devlet içinde bir yerlere gelmeniz, ancak eğitiminizle mümkün. Askeriyede yüzlerce yaşıtın şu anda okumakta. Onlar yıllar sonra bu ülkenin generalleri, amiralleri olacak. Çoğunuz savcı, hakim, bilim adamı olacaksınız ve bir gün gelecek bu ülkede bizim istediğimiz düzen, hak düzeni hakim olacak. Atilla, yıllarca kendisine emek vermiş bu adamın ağlayarak anlattıklarını dikkatle dinliyordu. Lütfü bey Atillanın gözlerine bakarak, Şimdi karar senin, dedi. Atilla kesin bir itaatle, Siz nasıl isterseniz diye karşılık verdi.
Atilla, anne babasının ölümüyle birlikte amcasında kalmaya başlar. Ama amcası, maddi durumu çok iyi olmadığından, Atillayı tanıdıkları Lütfü Beye götürür. Lütfü Bey, bakımını üstlenip, Atillayı çok iyi okullarda okutur. Dini bir çevrede büyürken, bir... tümünü göster
İnsan kaderinden kaçamaz.Yannis ve Kosta ya da Müslüman olduktan sonraki adlarıyla Cengiz ve Kenan... Ege Denizinde küçücük bir adada huzur içinde yaşayan ikizlerin kaderi, devşirme yapılmak üzere kaçırılmalarıyla tamamen değişir. Birbirlerinden ayrılmak zorunda bırakılan iki kardeş bir gün kavuşacaklarına ve birlikte kaçacaklarına yemin eder. Birinin kaderinde Konyaya gönderilerek Şehzade Selimin askeri olmak vardır; diğeriyse İstanbulda Sadrazam Rüstem Paşanın konağında içoğlanı olarak yetiştirilecek ve Kanuni Sultan Süleymanın sarayında hizmet verecektir. Sıla hasretinin yanı sıra yabancısı oldukları topraklarda, bambaşka bir din ve kültürde hayata tutunma savaşı veren çocukları zorlu bir eğitim beklemektedir. Aldığı sıkı eğitim sonrasında usta bir okçu olan Cengiz, Kanuninin St. Jean Şövalyelerine karşı başlattığı, sonu hüsranla biten Malta Seferine katılır. Enderunun en gözde öğrencisi ve büyük bir kılıç ustası olan Kenanı ise Sarayda parlak bir gelecek beklemektedir. Ama her iki kardeşin de hesaba katmadığı bazı güçler vardır: rekabet ve harem entrikaları. Okuru şehzadelerin, paşaların, İmparatorluktaki azınlıkların kendilerine has dünyasında dolaştıran Jürgen Ebertowskinin sıcacık ve akıcı bir dille kaleme aldığı Devşirme, Kanuni Sultan Süleyman döneminin renkli bir panoraması niteliğinde.
İnsan kaderinden kaçamaz.Yannis ve Kosta ya da Müslüman olduktan sonraki adlarıyla Cengiz ve Kenan... Ege Denizinde küçücük bir adada huzur içinde yaşayan ikizlerin kaderi, devşirme yapılmak üzere kaçırılmalarıyla tamamen değişir. Birbirlerinden ayrı... tümünü göster
2014'de kaç kitap okumayı hedefliyorsunuz?
2014'de kaç kitap okumayı hedefliyorsunuz?
adaydandemirr şu anda kitap okumuyor.