Albert Camus adı, çoğu okurun aklına hemen Yabancı adlı romanı getirir. Ancak, yazarın en önemli yapıtı, aslında, Veba'dır. Keskin bir gözlem gücünün desteklediği arı bir bilinçle yazılmış olan Veba, yalnızca 20. yüzyılın değil, bütün bir insanlık tarihinin ortak bir sorununa değinir: felaketin yazgıya dönüşmesi. Albert Camus'nün hiçbir yapıtında böylesine acı bir yazgı, böylesine şiirsel bir dille ele alınmamıştır. Veba, insanın ve aydınlığın şiiridir. Bu şiirde renkler alabildiğine koyu, ancak yazarın sesi o denli umut doludur. Beklenmedik bir boyuta ulaşan veba salgını, tüm Oran kenti sakinlerini önce umutsuzluğa boğar, ardından Doktor Rieux, Tarron ve Grand'ın gösterdikleri dayanışma örneği, başta yetkililer olmak üzere, herkese bir güç ve umut kaynağı olur. İşte Albert Camus'nün insana bakışı ve inancı bu noktada karşımıza çıkar.
1957 Nobel Ödülü
Albert Camus adı, çoğu okurun aklına hemen Yabancı adlı romanı getirir. Ancak, yazarın en önemli yapıtı, aslında, Veba'dır. Keskin bir gözlem gücünün desteklediği arı bir bilinçle yazılmış olan Veba, yalnızca 20. yüzyılın değil, bütün bir insanl... tümünü göster
Abdullah Harmancı, genç hikayeciler arasında metinlerin sadeliği, üslubunun samimiyeti ile öne çıkıyor.- Mustafa Kutlu, Yeni Şafak-Abdullah Harmancının (ilk kitabı Muhteristeki) öykü tarzı, Joyceu, özellikle de onun Ulyssesini hatırlatıyor. Joyce da Dublini anlatıyordu; Harmancı da bazı Anadolu kentlerini ve kasabalarını anlatıyor. Her ikisi de yalnızca dışı, dışta olanı anlatıyor: Davranışları anlatıyorlar, konuşmaları aktarıyorlar; anlattıkları, aktardıkları üzerine bir yorum, bir açıklama getirmiyorlar. Yalnızca dışı, davranışı anlatmak suretiyle, okuyucunun, anlatılarının derununa nüfuz etmesini istiyorlar ve sağlıyorlar.- Rasim Özdenören, Yeni Şafak-
Abdullah Harmancı, genç hikayeciler arasında metinlerin sadeliği, üslubunun samimiyeti ile öne çıkıyor.- Mustafa Kutlu, Yeni Şafak-Abdullah Harmancının (ilk kitabı Muhteristeki) öykü tarzı, Joyceu, özellikle de onun Ulyssesini hatırlatıyor. Joyce da ... tümünü göster
Tahsin Yücelin Aykırı Öyküler adlı hikâye kitabında o çok sevdiğim Gogol mizahını bol bol bulmak mümkün. Toplumsal yapımızdaki yozlaşmayı, belirli bir dönemeci döndükten sonra, gittikçe ağırlaşan, güçsüzleşen, çirkinleşen, sevişmeden karın doyurmaya dek her şeye yabancılaşan, doğadan, doğanın gücünden, doğanın güzelliğinden dışlanan bireylerle veren bu hikâyeler, son yıllarda okuduğum en güzel hikâyeler. Aykırı Öyküler, son yıllarda oldukça yakından izlediğim hikâyeciliğimizde çok özel bir yeri olan, nefis bir hikâye kitabı. İlk bakışta okunması zor bir kitap gibi görünüyor; ama bir başlayınca, o dil ve zekâ şöleni, o akıl almaz imgelem gücü, o humour, insanı öyle bir sürüklüyor ki, kitabı bitirmeden elinizden bırakamıyorsunuz.
Tahsin Yücelin Aykırı Öyküler adlı hikâye kitabında o çok sevdiğim Gogol mizahını bol bol bulmak mümkün. Toplumsal yapımızdaki yozlaşmayı, belirli bir dönemeci döndükten sonra, gittikçe ağırlaşan, güçsüzleşen, çirkinleşen, sevişmeden karın doyurmaya ... tümünü göster
'Oyunculuk uçarılık değil, bilgeliktir' diyerek çılgınlık derecesinde 'oyuncul' romanlar yazan Tom Robbins, bu romanda hayatımızı var eden en temel kavramlar hakkında düşünmeye ve insanın doğayla ilişkisinin kopma sürecinin anlatıldığı düşsel / tarihsel bir yolculuğa çağırıyor bizi. Batı'dan Doğu'ya, oradan da Yeni Dünya'ya uzanan, ölümsüzlüğü kovalayan ve yüzyıllar süren bir yolculuktur bu. Batı, acı çekmeyi seven, mantığa, bireyciliğe ve üretime tapınanların diyarıdır. Doğu, aşka, boş zamana, münzeviliğe, bilinmezliğe hayatında yer veren insanların yaşadığı su ve parfüm diyarıdır. Yeni Dünya'da ise sadece 'başarı' ve hırs vardır. Yolculuğun en ilginç kişisi ise keçi ayaklı, zevk ve bereket tanrısı Pan'dır. Pan, insanların duyguları ile düşünceleri arasına duvar çekmeleri, yaşamak yerine, cennete kabul edilmek ve doğayı tahakküm altına almak için çalışmaları; dans, müzik ve aşkla ilgilenmek yerine, doğru ve yanlışla uğraşan Aristo, İsa ve Descartes'a inanmaları ile gücünü yitiren bir tanrıdır. Aynı zamanda Bay Mantıksız, Bay İçgüdü, Bay Hayvani Sır, Bay Çingene, Bay Korku, Bay Aydedeye Havlayan, Bay Şaşırtıp Kaçan, Bay Mastürbasyon, Bay İnatçı Güç, Bay Küstahlık, Bay Doğa En İyisini Bilir...dir.
'Oyunculuk uçarılık değil, bilgeliktir' diyerek çılgınlık derecesinde 'oyuncul' romanlar yazan Tom Robbins, bu romanda hayatımızı var eden en temel kavramlar hakkında düşünmeye ve insanın doğayla ilişkisinin kopma sürecinin anlatı... tümünü göster
Abdullah Harmancı, genç hikayeciler arasında metinlerin sadeliği, üslubunun samimiyeti ile öne çıkıyor.- Mustafa Kutlu, Yeni Şafak-Abdullah Harmancının (ilk kitabı Muhteristeki) öykü tarzı, Joyceu, özellikle de onun Ulyssesini hatırlatıyor. Joyce da Dublini anlatıyordu; Harmancı da bazı Anadolu kentlerini ve kasabalarını anlatıyor. Her ikisi de yalnızca dışı, dışta olanı anlatıyor: Davranışları anlatıyorlar, konuşmaları aktarıyorlar; anlattıkları, aktardıkları üzerine bir yorum, bir açıklama getirmiyorlar. Yalnızca dışı, davranışı anlatmak suretiyle, okuyucunun, anlatılarının derununa nüfuz etmesini istiyorlar ve sağlıyorlar.- Rasim Özdenören, Yeni Şafak-
Abdullah Harmancı, genç hikayeciler arasında metinlerin sadeliği, üslubunun samimiyeti ile öne çıkıyor.- Mustafa Kutlu, Yeni Şafak-Abdullah Harmancının (ilk kitabı Muhteristeki) öykü tarzı, Joyceu, özellikle de onun Ulyssesini hatırlatıyor. Joyce da ... tümünü göster
Abdullah Harmancı, genç hikayeciler arasında metinlerin sadeliği, üslubunun samimiyeti ile öne çıkıyor.- Mustafa Kutlu, Yeni Şafak-Abdullah Harmancının (ilk kitabı Muhteristeki) öykü tarzı, Joyceu, özellikle de onun Ulyssesini hatırlatıyor. Joyce da Dublini anlatıyordu; Harmancı da bazı Anadolu kentlerini ve kasabalarını anlatıyor. Her ikisi de yalnızca dışı, dışta olanı anlatıyor: Davranışları anlatıyorlar, konuşmaları aktarıyorlar; anlattıkları, aktardıkları üzerine bir yorum, bir açıklama getirmiyorlar. Yalnızca dışı, davranışı anlatmak suretiyle, okuyucunun, anlatılarının derununa nüfuz etmesini istiyorlar ve sağlıyorlar.- Rasim Özdenören, Yeni Şafak-
Abdullah Harmancı, genç hikayeciler arasında metinlerin sadeliği, üslubunun samimiyeti ile öne çıkıyor.- Mustafa Kutlu, Yeni Şafak-Abdullah Harmancının (ilk kitabı Muhteristeki) öykü tarzı, Joyceu, özellikle de onun Ulyssesini hatırlatıyor. Joyce da ... tümünü göster