Günümüzde insanlığın asıl ızdırabı, kainatın efendisi Hz. Muhammedi (a.s.m.) tam manası ile tanımamış, hakiki şahsiyetini bilememiş olmasından ve getirdiği, hayat bahşeden esaslara aşk ve şevk içinde kucak açmayışından gelmektedir. Dünyanın manevi sarsıntısı da, sıkıntısı da, anarşi ve huzursuzluk içinde bocalayışı da bundan doğmaktadır. Onu anlamadıkça sevmedikçe ve hayat bahşeden prensiplerini kendisine rehber edinmedikçe de insanlığın bu sıkıntı, sarsıntı ve buhrandan kurtulması mümkün değildir. İnsanlık onu anlamak zorundadır! Bu eserimiz, onun bir nebze olsun anlaşılmasına vesile olacaksa kendimizi bahtiyar addedeceğiz.
Günümüzde insanlığın asıl ızdırabı, kainatın efendisi Hz. Muhammedi (a.s.m.) tam manası ile tanımamış, hakiki şahsiyetini bilememiş olmasından ve getirdiği, hayat bahşeden esaslara aşk ve şevk içinde kucak açmayışından gelmektedir. Dünyanın manevi sa... tümünü göster
Günümüzde insanlığın asıl ızdırabı, kainatın efendisi Hz. Muhammedi (a.s.m.) tam manası ile tanımamış, hakiki şahsiyetini bilememiş olmasından ve getirdiği, hayat bahşeden esaslara aşk ve şevk içinde kucak açmayışından gelmektedir. Dünyanın manevi sarsıntısı da, sıkıntısı da, anarşi ve huzursuzluk içinde bocalayışı da bundan doğmaktadır.Onu anlamadıkça sevmedikçe ve hayat bahşeden prensiplerini kendisine rehber edinmedikçe de insanlığın bu sıkıntı, sarsıntı ve buhrandan kurtulması mümkün değildir.İnsanlık onu anlamak zorundadır!Dünya Siyer Ödülü birincisi bu eserimiz, onun bir nebze olsun anlaşılmasına vesile olacaksa kendimizi bahtiyar addedeceğiz.
Günümüzde insanlığın asıl ızdırabı, kainatın efendisi Hz. Muhammedi (a.s.m.) tam manası ile tanımamış, hakiki şahsiyetini bilememiş olmasından ve getirdiği, hayat bahşeden esaslara aşk ve şevk içinde kucak açmayışından gelmektedir. Dünyanın manevi sa... tümünü göster
Türk tarihi henüz tedvin edilmemiştir. Bu kadar büyük ve mühim bir milletin tarihi için henüz tedvin edilmemiştir demek ilk bakışta insana imkânsız gibi görünse de bu, bir gerçektir. Bunun başlıca üç sebebi vardır: Birincisi, Türk tarihinin başka milletlerle asla ölçüştürülemeyecek kadar geniş bir coğrafya sahasında geçmesi; ikincisi Türk tarihçilerinin devletten çok hanedanlara değer vermesi; üçüncüsü de Türk milletinin tarihi yapan, fakat yazmayan bir millet karakterinde olmasıdır. Bu sebeple Türk tarihinin en çok bilinen şahısları ve olayları üzerinde bile bazen derin fikir ayrılıkları göze çarpmaktadır. Bu kitap, bu fikir ayrılıklarından doğan meselelerin bir bölümünü ele alarak tartışmak, bir sonuca varmak için yazılmıştır. Türk tarihinin meseleleri şüphesiz, yalnız burada ele alınanlardan ibaret değildir. Maksat, bu meselelerden birkaçını göstererek aydınların, özellikle tarihçilerin dikkatini bu konular üzerine çekmek, ihtilâflı noktalarda fikir birliğine varmak için gerekli toplantıların ve tartışmaların yapılmasına yol açmaktır. Bunlar yapılabilirse tarihimiz tedvin olunmak yoluna girecektir.
Türk tarihi henüz tedvin edilmemiştir. Bu kadar büyük ve mühim bir milletin tarihi için henüz tedvin edilmemiştir demek ilk bakışta insana imkânsız gibi görünse de bu, bir gerçektir. Bunun başlıca üç sebebi vardır: Birincisi, Türk tarihinin başka mil... tümünü göster