İntihar öncesi, kısa bir veda notu yazmak âdettendir; bense arkamda koca bir roman bırakıyorum. Ölümü neden seçtiğimi birkaç satırda anlatmayı beceremediğim için değil, giderken bile hâlâ anlatacak çok şeyim olduğu için yapıyorum bunu.
Önceki romanlarımı okumadıysan da olur, ama bunu mutlaka oku, olur mu sevgili okur? Bu romanda ilk kez gerçekleri anlatıyorum sana, ilk kez yalan söylemiyorum. Zaten sen de kurgudan çok gerçek yaşam öykülerini seversin, bilirim. Dehşetle okuduğun felaketlerin kendi başına gelmeyişinden duyduğun gizli hazzı kendine saklar, sonra içinden sessiz dualar edersin. Yine aynısını yap, yap ama senden küçük bir ricam var. Bu romanı eline her aldığında Naz'ı, Zahide'yi ve onların uzak, renkli hayallerini hatırlamanı istiyorum senden; beni hiç hatırlamasan da olur. Hatta unut beni, unut, sevgili okur.
(Tanıtım Bülteninden)
İntihar öncesi, kısa bir veda notu yazmak âdettendir; bense arkamda koca bir roman bırakıyorum. Ölümü neden seçtiğimi birkaç satırda anlatmayı beceremediğim için değil, giderken bile hâlâ anlatacak çok şeyim olduğu için yapıyorum bunu.
Önceki rom... tümünü göster
Labirent bulmacası çözülünce her şeyin sona ermesi gerekiyordu
Thomas, Labirentten kaçışın tüm Kayranlılar için özgürlük anlamına geldiğini düşünmektedir. Fakat İSYANın işi henüz bitmemiştir. İkinci Aşama daha yeni başlamıştır: Alev Deneyleri.
Kural yok. Yardım yok. Ya başarırsın ya ölürsün.
Güneş ışınlarından en fazla etkilenen bölge olan Alevi geçmek için iki haftaları vardır ve İSYAN, işlerini zorlaştırmak için karşılarına binbir türlü tehlike çıkarmaya hazırdır.
Arkadaşlıklar sınanacak. Sadakat sorgulanacak. Hiçbir şey kesin değil!
Kayranlılar önlerine çıkan tüm tehlikelerle yüzleşmeye hazır olsalar da kurtuluşun tek yolu diğerlerini yok etmekten geçiyor olabilir.
Nefes kesici, sinematografik bir macera. -Publishers Weekly
İlk kitabı sevenler bu nefes nefese maceranın da esiri olacaklar. -Childrens Literature
Bu heyecan dolu kitaptaki ahlaki ikilemler ve ölümcül bir ortamda hayatta kalmaya çalışan çocuklar, hikâyeyi daha da etkileyici bir hale getiriyor. -VOYA
Gerçekte neler olduğunu anlamaya çalışan karakterlerle okuru da meraka sürükleyen bu devam kitabında heyecan hiç sönmüyor.
Son ana kadar kalbiniz sıkışacak. -Kirkus Reviews
Müthiş bir macera; sürükleyici, zekice. -Newsday
Labirent bulmacası çözülünce her şeyin sona ermesi gerekiyordu
Thomas, Labirentten kaçışın tüm Kayranlılar için özgürlük anlamına geldiğini düşünmektedir. Fakat İSYANın işi henüz bitmemiştir. İkinci Aşama daha yeni başlamıştır: Alev Deneyleri.
... tümünü göster
OPRAĞA GÖMÜLÜ SIRLAR ELBET BİR GÜN ORTAYA ÇIKAR
Geçmiş ölmüştü, bunu biliyordu. Ama aynı zamanda geçmişin karşı konulmaz olduğunu da biliyordu.
Ruth, kendi halinde bir yaşam süren bir arkeoloji uzmanıdır.
Ta ki esrarengiz kaçırılma ve cinayet vakaları yüzünden
Dedektif Nelson onun kapısını çalana dek…
Genç kadın kendini, birbirleriyle ilişkili olduğu düşünülen kayıp çocuk davalarının ortasında ve büyük bir tehlikenin içinde bulur. Tüm bu olayların antik dönemlere ait bazı mistik inanışlarla gizemli bir bağı olduğunu keşfettiğindeyse pek çok sır gün yüzüne çıkar.
Ezber bozan türden bir suç serisinin başlangıcı olan Bataklığın Kayıp Tanrıları’nı okurken asıl önemli olanın cevaplar değil sorular olduğunu göreceksiniz.
“Arkeolog Ruth Galloway’in maceraları okuru yeni bir
tutkuyla tanıştırıyor!”
Amazon
“Mükemmel bir sır, canlı bir anlatım, ilginç karakterlerle dolu bu hikâye şimdiye kadar okuduklarınızdan çok farklı.
Griffiths iyi iş çıkarmış!”
Publishers Weekly
“Güzel bir başlangıç.
Karakterler ve ürkütücü hikâye baştan sona kadar büyülüyor.”
Kirkus Review
“Antik arkeolojik buluntular, çözülmesi gereken esrarengiz cinayetlerle örülü bu roman, okuyucuları gizli kalmış
bir cinayetin sır perdesini
aralamaya davet ediyor.”
Goodreads
“Griffiths, zengin olay örgüsüyle heyecan veren yeni bir ses.”
Louise Penny
OPRAĞA GÖMÜLÜ SIRLAR ELBET BİR GÜN ORTAYA ÇIKAR
Geçmiş ölmüştü, bunu biliyordu. Ama aynı zamanda geçmişin karşı konulmaz olduğunu da biliyordu.
Ruth, kendi halinde bir yaşam süren bir arkeoloji uzmanıdır.
Ta ki esrarengiz kaçırılma ve cinayet v... tümünü göster
Ketum kabin memuru Bianca, milyarder otel sahibi James Cavendish'i gördüğünde zor kazanmış olduğu bütün soğukkanlılığını kaybeder. İlk karşılaşmalarından sonra 7 cm topuklu ayakkabıyla on bin metre yükseklikte bir tepsi şampanyayı rahatça taşıyabilen bir kız için şaşırtıcı bir şekilde dizlerinin bağının çözülmüş olduğunu fark eder. Genelde sakin olan Bianca, onun turkuaz gözlerine bakmaktan kendini alamaz. O gözlerde direnmenin imkânsız olduğu bir meydan okuma, bir vaat var. Oysa o, "hayır" demeye ve bunu gerçekten kastetmeye alışık bir kız.
Bianca, birinci sınıfta görevli bir kabin memuru olarak süper modeller ve film yıldızlarıyla ilgilenmeye alışık ama James Cavendish yakışıklılığıyla hepsini gölgede bırakıyor. Bu dehşet verici adam hakkında karşı konulamaz bulduğu tek şey görünüşü olsaydı, Bianca onu görmezden gelebilirdi. Ama onun hiç olmadığı kadar aklını başından alan şey, tanıştıkları andan itibaren Bianca'nın üzerinde kurduğu hâkimiyet ve onun gözlerinden okuduğu zevk ile acı vaadi.
Ketum kabin memuru Bianca, milyarder otel sahibi James Cavendish'i gördüğünde zor kazanmış olduğu bütün soğukkanlılığını kaybeder. İlk karşılaşmalarından sonra 7 cm topuklu ayakkabıyla on bin metre yükseklikte bir tepsi şampanyayı rahatça taşıya... tümünü göster
Varoluş ile vicdanın mücadelesi: Bir adaya hapsedilmiş 21 kız ve 21 erkek öğrenci.
Şiddet dolu, kâbus gibi bir oyun.
Onlarca silah, psikolojik bir savaş ve tek bir kazanan…
Totaliter Büyük Doğu Asya Cumhuriyeti, halkı baskı altında tutmak için her sene acımasız bir askerî program düzenlemektedir. Bu doğrultuda ıssız bir adaya götürülen lise öğrencilerine rastgele silahlar verilmekte ve kuralları çiğnediklerinde patlayan tasmalarla, geriye tek kişi kalana kadar birbirleriyle mücadele etmeleri beklenmektedir…
Modern Japon edebiyatının klasikleşmiş eserlerinden sayılan ve aman vermez günümüz dünyasında hayatta kalmanın anlamına dair çok güçlü bir alegori olan Ölüm Oyunu, şiddet kavramını baş döndürücü bir gerilimle işliyor.
"Ölüm Oyunu, delicesine keyifli ve dehşet dolu bir nükte. Belki de başlı başına delicedir."
-Stephen King-
"Otomatik Portakal'daki şiddet, Sineklerin Tanrısı'ndaki insan doğasıyla birleşiyor;
kalbi dayanmayacaklar okumasın."
-Publishers Weekly-
(Tanıtım Bülteninden)
Varoluş ile vicdanın mücadelesi: Bir adaya hapsedilmiş 21 kız ve 21 erkek öğrenci.
Şiddet dolu, kâbus gibi bir oyun.
Onlarca silah, psikolojik bir savaş ve tek bir kazanan…
Totaliter Büyük Doğu Asya Cumhuriyeti, halkı baskı altında tutmak iç... tümünü göster
ashley şu anda kitap okumuyor.