Önce
Onlara güvenilmeyeceğini kanıtladılar.
Sonra
Birbirimize güvenmememiz gerektiğini gösterdiler.
Şimdi
Kendimize bile güvenemeyeceğimizi öğretiyorlar.
"Nabız hızlandıran bir macera, şairane bir anlatım ve akıl almaz şaşırtmacalar…"
-The New York Times, Book Review-
"Üçlemenin mükemmel başlangıcından sonra çok çarpıcı bir devam hikâyesi."
-USA Today-
"5. Dalga'nın bu yürek burkan devam kitabında maceranın hızı ve şiddeti artıyor."
-Publishers Weekly-
"Hassas bünyelerin dayanamayacağı kadar nefes kesici bir hayatta kalma hikâyesi… Yancey'nin üslubu yine kusursuz; her paragraf hayal gücü, fikir ve duyguyla yüklü."
-Booklist-
"Yancey'nin duygusal üslubu ve maceraseverleri tatmin eden sürükleyici öyküsü sayesinde okuyucular serinin bağımlısı olacak."
-School Library Journal-
(Tanıtım Bülteninden)
Önce
Onlara güvenilmeyeceğini kanıtladılar.
Sonra
Birbirimize güvenmememiz gerektiğini gösterdiler.
Şimdi
Kendimize bile güvenemeyeceğimizi öğretiyorlar.
"Nabız hızlandıran bir macera, şairane bir anlatım ve akıl almaz şaşırtmacalar... tümünü göster
Dünya'da Yalnız Olduklarını Sanıyorlardı Yanılmışlardı
Yüz grubunun Dünya'ya ayak basmasının üzerinden 21 gün geçmiştir. İçlerinden birinin uğradığı ölümcül saldırının ardından Dünya'da yalnız olmadıklarını anlayan grup üyeleri yaşadıkları şoku atlatamadan birer birer hastalanmaya başlarlar. Belirtiler radyasyon zehirlenmesini işaret etmektedir. Aynı gün ele geçirecekleri Dünyalı kızın onlara söyleyeceği çok şey vardır. Onların, Dünya'ya ayak basan ilk Koloniciler olmadığı gibi…
Wells, grubun güvenliğini sağlamak için canla başla çalışırken Clarke diğer Kolonicileri bulmak için kamptan ayrılacak, Bellamy ise ne pahasına olursa olsun kız kardeşini bulacaktır. Gemide kalan GLASS ise hayatının aşkı ile kendi hayatı arasında bir seçim yapmak zorundadır.
New York Times çoksatarı THE 100 kitabının devamı olan 21. Gün'de sırlar bir bir açığa çıkarken inançlar sınanıyor ve ilişkiler sınavdan geçiriliyor.
Dünya'da Yalnız Olduklarını Sanıyorlardı Yanılmışlardı
Yüz grubunun Dünya'ya ayak basmasının üzerinden 21 gün geçmiştir. İçlerinden birinin uğradığı ölümcül saldırının ardından Dünya'da yalnız olmadıklarını anlayan grup üyeleri yaşa... tümünü göster
Dehşet verici bir nükleer savaş sonrası Amerika Birleşik Devletleri büyük ölçüde yok edilmiş, sadece küçük bir grup hayatta kalmıştı. Geriye kalanları kimin yöneteceği konusunda Lattimer'lar ve Westfall'lar arasında çıkan savaşı Westfall ailesi kaybetmişti. Ve beş yıl sonra barış ve kontrol, her yıl yapılan bir törenle, kaybeden tarafın kızları ile kazanan tarafın erkeklerinin evlendirilmesiyle sağlanmaktaydı.
Bu yıl benim sıram gelmişti. Benim adım Ivy Westfall ve görevim basitti: Başkan'ın oğlunu, müstakbel kocamı öldürmek ve Westfall ailesinin gücünü geri kazanmasını sağlamak. Ama görünen o ki, Bishop Lattimer ya çok yetenekli bir oyuncu ya da ailemin iddia ettiği gibi kalpsiz, zalim bir çocuk değil. Hatta beni bu dünyada gerçekten anlayan tek kişi bile olabilir. Ama kaderimden kaçmama imkân yok. Ben Westfall mirasını geri alacak kişiyim. Bishop ölmeli. Ve onu öldüren ben olmalıyım…
"Bir oturuşta okudum. İ-NA-NIL-MAZ-DI! O nasıl bir sondu öyle?!" - Wendy HIggIns, Tatlı Şeytan ve
-Tatlı Tehlike romanlarının yazarı-
"Etkileyici ve ince düşünülmüş bir dünya, merak uyandırıcı bir başlangıç, cesur bir kahraman." ?
- KIrkus RevIews-
"Güçlü karakterler, karmaşık ilişkiler, politik entrikalar ve ihanet, kitabı elinizden bırakmanıza engel olacak; daha fazlası için sabırsızlanacaksınız!"
-School LIbrary Journal-
"Kurucunun Kızı'nda bir distopyada arayacağınız her şey var: tüyler ürpertici bir olay örgüsü, heyecan verici karakterler ve her kelimesi özenle yazılmış bir hikâye."
-InsIghtful MInds RevIews-
(Tanıtım Bülteninden)
Dehşet verici bir nükleer savaş sonrası Amerika Birleşik Devletleri büyük ölçüde yok edilmiş, sadece küçük bir grup hayatta kalmıştı. Geriye kalanları kimin yöneteceği konusunda Lattimer'lar ve Westfall'lar arasında çıkan savaşı Westfall ai... tümünü göster
Rüyaların gizemli ülkesine, merak uyandıran bir yolculuk…
Kertenkele tokmaklı, gizemli kapılar; konuşan taş heykeller ve elinde baltasıyla, delirmiş bir bakıcı… Liv Silber'ın rüyaları son zamanlarda epey tuhaflaşmıştır ve içlerinden biri fazlasıyla kafasını kurcalamaktadır. Bu rüyada geceyarısı dört çocuğun gizemli ve karanlık bir ayin gerçekleştirdiği bir mezarlıktadır. Üstelik Liv bu dört genci normal yaşamında tanımaktadır çünkü Grayson ve üç arkadaşı gerçekten vardır.
Liv kısa süre önce bu dört gencin okuduğu okula kaydolmuştur ve aslında hepsi iyi çocuklardır. Mezarlıktaki geceden daha korkutucu olan, arkadaşlarının Liv'in rüyada söylediği ancak gerçek hayatta hiçbir şekilde sözünü etmediği şeyleri bilmesidir. Çocukların bunu nasıl öğrendiğini çözmek ise, bilmeceleri çok seven Liv'in uzak duramayacağı kadar çekici bir gizemdir…
"Okurları kesinlikle memnun edecek. Dört yüz sayfa yetmiyor ama neyse ki devamı yolda."
-Karin Wehrheim-
"Aşırı eğlenceli, aşk dolu, gizemli bir rüya."
-Brigitte-
"Sempatik ve özgüvenli başkahramanıyla hassas ilk aşklara dair merak uyandırıcı bir roman. Daha ne olsun ki?"
-Stefanie Leo-
Rüyaların gizemli ülkesine, merak uyandıran bir yolculuk…
Kertenkele tokmaklı, gizemli kapılar; konuşan taş heykeller ve elinde baltasıyla, delirmiş bir bakıcı… Liv Silber'ın rüyaları son zamanlarda epey tuhaflaşmıştır ve içlerinden biri fazl... tümünü göster