Eric kararsız, garip bir genç adam, bir yazar adayı ve kendisine rağmen bir gezgindir. Kendisinden daha güvenli olan kız arkadaşının peşine takılarak memnuniyetle Meksikaya gider, duyuları ona fazla yüklenip boğsa da zamanla daha eski bir dünyanın garipliği, renkleri ve gizemleri onu baştan çıkarır. Kendisini, yaklaşık yüz yıl önce Cornwalldan gelen genç madencilerin zengin maden yataklarında çalışmış oldukları, artık pek fazla kişinin yaşamadığı hayalet madenci kasabasında ailesinin izlerini ararken bulur.Meksikaya Pancho Villa ile birlikte devrim gelene kadar...Modern zamanların en iyi İngiliz dili romancılarından biri.DAILY TELEGRAPHAnita Desai, Tolstoyun mirasçılarından biri. Tıpkı onun gibi Desainin de duyusal, radikal ve esrarengiz kavrayışlı bir yazım tarzı var.THE TIMES
Eric kararsız, garip bir genç adam, bir yazar adayı ve kendisine rağmen bir gezgindir. Kendisinden daha güvenli olan kız arkadaşının peşine takılarak memnuniyetle Meksikaya gider, duyuları ona fazla yüklenip boğsa da zamanla daha eski bir dünyanın ga... tümünü göster
(...) Yürüyüşümün değiştiğini fark etmemiştin bile. Bana bakmıyordun artık. Bütün gerçeği sana söylesem neye yarardı? Bir çocuğun dilinden anlamasını bilmediğine göre. Körsün. Bana vurduğunda gözlerinin içinde bunu görebiliyordum. Bunun için bakışlarımı indirmemi istiyordun.
(...) Yürüyüşümün değiştiğini fark etmemiştin bile. Bana bakmıyordun artık. Bütün gerçeği sana söylesem neye yarardı? Bir çocuğun dilinden anlamasını bilmediğine göre. Körsün. Bana vurduğunda gözlerinin içinde bunu görebiliyordum. Bunun için bakışlar... tümünü göster
Her sanat yapıtı alımlayanla yaşar. Okuyucusunu bulamayan kitap, izleyicisini bulamayan resim, dinleyicisini bulamayan müzik sandık içersinde saklanan eşya gibidir. Sandıktan çıktığı anda, tıpkı bir ağaç gibi dallanıp yeşermeye başlar. Sinema ve tiyatro örneği, kimi sanat dallarının varoluşları ise sadece alımlayana bağlıdır. Alımlama kaynağını sanat yapıtını anlamada buluyor. Özellikle yenilikçi sanat, benimsediği çok anlamlılık, çok seslilik ve açık biçim nitelikleriyle alımlayanı öylesine etkin kılıyor ki, anlama ancak alımlamayla bütünleşerek gerçekleşebiliyor. Bu noktada yaratma ve alımlama, üretim ve tüketim birbirinden ayrılmaz bir bütünü oluşturuyorlar. Bu düşünceden yola çıkarak, çeşitli sanat dallarını konu alan bir alımlama dizisi başlattık. Alımlamada görselliğin önemi nedeniyle dizinin ilk kitabı Resimde Alımlamaya ayrıldı. Bunu yazın, tiyatro, sinema ve müzik alımlamaları izleyecek.
Her sanat yapıtı alımlayanla yaşar. Okuyucusunu bulamayan kitap, izleyicisini bulamayan resim, dinleyicisini bulamayan müzik sandık içersinde saklanan eşya gibidir. Sandıktan çıktığı anda, tıpkı bir ağaç gibi dallanıp yeşermeye başlar. Sinema ve tiya... tümünü göster
Her sanat yapıtı alımlayanla yaşar. Okuyucusunu bulamayan kitap, izleyicisini bulamayan resim, dinleyicisini bulamayan müzik sandık içersinde saklanan eşya gibidir. Sandıktan çıktığı anda, tıpkı bir ağaç gibi dallanıp yeşermeye başlar. Sinema ve tiyatro örneği, kimi sanat dallarının varoluşları ise sadece alımlayana bağlıdır. Alımlama kaynağını sanat yapıtını anlamada buluyor. Özellikle yenilikçi sanat, benimsediği çok anlamlılık, çok seslilik ve açık biçim nitelikleriyle alımlayanı öylesine etkin kılıyor ki, anlama ancak alımlamayla bütünleşerek gerçekleşebiliyor. Bu noktada yaratma ve alımlama, üretim ve tüketim birbirinden ayrılmaz bir bütünü oluşturuyorlar. Bu düşünceden yola çıkarak, çeşitli sanat dallarını konu alan bir alımlama dizisi başlattık. Alımlamada görselliğin önemi nedeniyle dizinin ilk kitabı Resimde Alımlamaya ayrıldı. Bunu yazın, tiyatro, sinema ve müzik alımlamaları izleyecek.
Her sanat yapıtı alımlayanla yaşar. Okuyucusunu bulamayan kitap, izleyicisini bulamayan resim, dinleyicisini bulamayan müzik sandık içersinde saklanan eşya gibidir. Sandıktan çıktığı anda, tıpkı bir ağaç gibi dallanıp yeşermeye başlar. Sinema ve tiya... tümünü göster
biblio_ şu anda kitap okumuyor.