1883-1924 Çek asıllı Avusturyalı öykü ve roman yazarı. İnsanın korkularını, yalnızlığını, kendi kendine yabancılaşmasını ve çevresiyle iletişimsizliğini dile getirmiştir. Çok farklı açılardan yorumlanan yapıtlarını, konu ve biçim açısından edebiyat tarihinin belirli bir akımı içerisine yerleştirmek zordur. Kafka’nın yaşamı ve kişiliği ile ilgili önemli ipuçları mektupları ve günlüklerinde yer alır. Günlükleri onun kişiliğinin anlaşılmasında, çevresiyle zor ilişki kurabilmesinin ve evlilikten kaçmasının nedenleri konusunda yardımcı olur. Kafka’nın çevresiyle ilişkilerini en aza indirgeyerek kendini yazarlığa verdiği yaşama biçimini ve dünyasını açığa vurur. Dava; kahramanın açıklayamadığı bir nedenle alışageldiği yaşamından uzaklaştırılıp yepyeni bir çevreye gözlerini açmasıyla başlar. Belli bir suçu olmamasına karşın kendini savunma çabasına düşer. Hiçbir yargıçla yüz yüze gelmez, roman boyunca yargı mekanizması içinde kaybolup gider.
1883-1924 Çek asıllı Avusturyalı öykü ve roman yazarı. İnsanın korkularını, yalnızlığını, kendi kendine yabancılaşmasını ve çevresiyle iletişimsizliğini dile getirmiştir. Çok farklı açılardan yorumlanan yapıtlarını, konu ve biçim açısından edebiyat t... tümünü göster
Felsefi/politik metinlerden oluşan Tin Kemiktir ve popüler kültür metinlerini içeren Bilinmeyen Bilinenler serisi farkında olmadığımız ya da görmezlikten geldiğimiz, Lacanın kendini bilmeyen bilgi olarak tanımladığı alanlara odaklanıyor.Kırmızıyı tamamladıktan sonra, günlerini balık tutup okuyarak geçirmek üzere kır hayatına çekildi kısacası, skain bir emeklilik hayalini gerçekleştirmek, mesleğin yükünden kurtulmak istiyordu. Fakat trajik bir şekilde iki açıdan da kaybetti: meslek ya da sakin yaşam arasında yaptığı seçim boşa oldu... huzur ve emekliliği seçtikten hemen sonra öldü; acaba ani ölümü sakin kır yaşamındaki emekliliğin sahte bir konu olduğunu, aslında ölümün metaforu işlevini gören bir fantezi perdesi olduğunu mu işaret eder; Kieslowski için hayatta kalmanın tek yolu, bu sürekli ölümle cilveleşmek anlamına gelse bile film çekmek miydi?
Felsefi/politik metinlerden oluşan Tin Kemiktir ve popüler kültür metinlerini içeren Bilinmeyen Bilinenler serisi farkında olmadığımız ya da görmezlikten geldiğimiz, Lacanın kendini bilmeyen bilgi olarak tanımladığı alanlara odaklanıyor.Kırmızıyı tam... tümünü göster
ALDIĞI ÖDÜLLER: 1957 Nobel Ödülü Albert Camusnün ( 1913-1960) en tanınmış, en çok yabancı dile çevrilmiş, en çok incelenmiş kitabı olan ve hâlâ en çok satan kitaplar arasında yer alan Yabancı, aynı zamanda yazarın en gizemli yapıtı. Ölümün egemen olduğu bir varlıkın en anlamsız olgularını saçma bir düzensizlik içinde yaşayan bu romanın başkişisi Meursault, bir simge kahraman değildir, adı olmayan bir Yabancıdır; bu eksik kimlik, gerçeklikten algıladığı şeyi yapılandıramayan, yeniden örgütleyemeyen, ama gerçekliğin yankılarını yakalamaya çalışan bir boş bilincin imgesidir. Onun kayıtsızlığı ve edilgenliği, işte bu boş bilincin ürünüdür. Yabancı, büyüleyici gücünü, içinde barındırdığı trajedi duygusuna borçlu: Bir türlü ele geçirilemeyen anlamın sürekli aranması, bilinç ile toplumsal dünya arasındaki çatışma... Camusyle buluşanların hiçbiri, onunla karşılaşınca hayal kırıklığına uğramamıştır. Mutluluk, bir yerde ve her yerde hiçbir şey beklemeden dünyayı, insanları sevmektir, der Camus. Giderek daha çok sevilen bir yazar olması, onun bu sevgisinin yansımasından başka bir şey değildir.
ALDIĞI ÖDÜLLER: 1957 Nobel Ödülü Albert Camusnün ( 1913-1960) en tanınmış, en çok yabancı dile çevrilmiş, en çok incelenmiş kitabı olan ve hâlâ en çok satan kitaplar arasında yer alan Yabancı, aynı zamanda yazarın en gizemli yapıtı. Ölümün egemen old... tümünü göster
Gragor SamsaIşıkları kapatıp karanlığı tanımlıyorsun.Büyük bir gizlilikle yapıyorsun bunu.İbadet gibisin uzaktan.Benden bir aşk çıktı ve yenildim diyorsun.Bir bardak suya koşuyorsun.Mutfakla koridor arası ölme isteği.Bu isteğe sarılıyorsun.Hamamböcekleri beliriyor birden.Parçalanmış hayatlar.Kırgın yüzler. Bohem kişilikler.Gölgeler. Gölgeler. Gölgeler.Değişiyorsun kendine.Bir hamamböceği oluyorsun.Sırtı yerde, ayakları yürüyor.Can çekişiyor sıkıştığım hayat.İçinden çıkmışsın.Burada, bu koridor karanlığında duruyorsun.Farkındasın.Senin yürüyüşünü anlamadı bu dünya.Gözlerin açıklanamaz bu halini seyrediyor.Kızgın değilsin. Acemi ve yeniksin.Çünkü bu dünya şairlere çok diyorsun.Bu yüzden Gragor Samsa diyorum sana.Gragor Samsa!
Gragor SamsaIşıkları kapatıp karanlığı tanımlıyorsun.Büyük bir gizlilikle yapıyorsun bunu.İbadet gibisin uzaktan.Benden bir aşk çıktı ve yenildim diyorsun.Bir bardak suya koşuyorsun.Mutfakla koridor arası ölme isteği.Bu isteğe sarılıyorsun.Hamamböcek... tümünü göster
Carl Sagan kariyerinin son kitabı Milyarlarca ve Milyarlarcada hepimizin içinde yaşadığı evrene ilişkin temel konuları her zaman olduğu gibi hem aklıyla hem yüreğiyle ele alıyor. Konu ister insandaki avlanma içgüdüsü, ister çocukluğunun oyuncak trenindeki elektrik transformatörünün kokusu, isterse küresel ısınma ya da Marsta yaşam olsun... Kitaptaki denemeler evrenin uçsuz bucaksızlığında yol alırken, insan zihnini de araştırıyor. Çünkü Sagana göre gelecek yüzyıllarda karşılaşacağımız sorunları ancak bilimi ve duyguyu birleştirerek çözebiliriz.
Carl Sagan kariyerinin son kitabı Milyarlarca ve Milyarlarcada hepimizin içinde yaşadığı evrene ilişkin temel konuları her zaman olduğu gibi hem aklıyla hem yüreğiyle ele alıyor. Konu ister insandaki avlanma içgüdüsü, ister çocukluğunun oyuncak treni... tümünü göster