Huzur Sokağı bir klasik... Satış rekorları kırmış, her yaştan ve her kesimden onbinlerce insanımız tarafından aynı ilgi ve heyacanla okunan bir eser olarak haklı şöhret kazanmıştır. Birleşen yollar adıyla da sinemaya uyarlanmış ve halkımızın büyük yine büyük ilgi ve teveccühünü kazanmıştır. Huzur Sokağı özlenen huzur için.
Huzur Sokağı bir klasik... Satış rekorları kırmış, her yaştan ve her kesimden onbinlerce insanımız tarafından aynı ilgi ve heyacanla okunan bir eser olarak haklı şöhret kazanmıştır. Birleşen yollar adıyla da sinemaya uyarlanmış ve halkımızın büyük yi... tümünü göster
Babalar ve Oğullar Turgenyevin en büyük romanı olduğu kadar, Batılılaşmanın çelişkilerini yaşayan, devrimin eşiğindeki Rusyanın ruhunu en derinden yakalayan romanlardan da biridir. Kitap 1862de yayımlandığında, bir anda pek çok siyasi, edebi ve felsefi tartışmanın odak noktası haline gelmişti; ama bugün hâlâ okunmasını, bu tartışmaları hem içerip hem de aşmasını sağlayan edebi derinliğine, Vladimir Nabokovun deyişiyle, Turgenyevin boz cilasına ve özenilecek renk, ışık ve gölge anlayışına borçlu. Siyasi bir tartışmayı ya da felsefi bir sorunu insanileştirmenin, derin bir anlayış ve incelikli bir zanaatkârlıkla mümkün olduğunu Babalar ve Oğullar bize bir daha gösteriyor. Turgenyevde her zaman bir şiirsellik vardır, ama bu şiirselliğin içinde hep gözünü bile kırpmayan bir gerçeklik bekler.Henry James
******
1859 yılının Mayıs ayında baba Nikolay Petroviç Kirsanov, üniversiteyi bitirmiş oğlu Arkadiyin dönüşünü heyecanla beklemektedir. Oğlunun değerli arkadaşım diye tanıştırdığı Bazarov, çiftliğe adımını atar atmaz gelenekselden derin bir kopuşun, bir kuşak çatışmasının temsilcisi olduğunu belli eder. Sadece doğa bilimlerinin yasalarına inanan genç Bazarov, kırsal kökenli aristokrasinin kent kökenli aydınlar ile yaşadığı gerginliği yansıtır. Edebiyatın vazgeçemediği genel kuşak çatışması teması, bu romanda tarihsel bir kesite ve belli bir ülkenin koşullarına bağlanarak inandırıcı, açıklanabilir, trajik özellikler kazanıyor. Babalar ve Oğullar: Kaçınılmaz kopuş.
************
İki nesil arasındaki düşünce ve karakter yapısından hareketle muhafazakar ve liberal çatışmasını konu alan roman.
************
Turgenev Babalar ve Oğullarda Rusyanın 1850-60 yılları arasındaki durumunu resmediyor. Eserin temel sorunsalını, egemen durumdaki liberal soyluların farklı sınıflardan gelen demokratlarla yer değiştirmesi sırasında yaşanan sıkıntılar oluşturuyor. Bu sorun, eserde insanlık tarihi kadar eski bir başka sorunla, kuşaklar arasında yaşanan çatışmayla beslenerek su yüzüne çıkıyor. Bu iki sorunun nasıl bir nitelik taşıdığını nihilist gençlerin temsilcisi Bazarov ve arkadaşı Kirsanovun bizzat kendi babalarıyla, babalarının kuşağından olan ve farklı sınıflardan gelen diğer insanlarla, üst düzey görevlilerle, farklı sınıf ve yaşlarda kadınlarla ve kölelerle kurdukları diyaloglarda izleme olanağı buluyoruz. (...) Turgenev eserini bir çırpıda okunabilecek kadar sürükleyici bir dille yazmıştır. Babalar ve Oğullarda, Tolstoyun eserlerindeki hayat öğretmenini, Gogolün eserlerinki korkunç, hatta okuru dehşete düşüren anlatıcıyı, Dostoyevskinin eserlerindeki huzursuz edici havayı hissetmiyoruz. Aksine, eserde son derece trajik bir şekilde gerçekleşen ölümün bile bilinçle kabullenildiğini görüyoruz.Doç. Dr. Birsen KARACA
************
Turgenyevin başyapıtı Babalar ve Oğullar (1862) kuşaklar-arası çatışmanın günümüzde hala anlamlı, belki de daha derin bir görünümünü realist romanın erken döneminin çerçevesinde karşımıza çıkarmış olmasıyla ayırdediliyor. Şiirsel bir realizmle sunduğu ünlü Bazarov tipinin enerjik, sinir ve küstahça nihilizmini babaların Romantizminin karşısına dikiyor Turgenyev. Gerçekten de Bazarovun yeni dünyası, asırlar boyu hüküm süren tutuculuğun ve önyargıların bilim sayesinde temizlendiği bir yarı-ütopyaya benzer. Bu durum romanın derinliklerinin günümüzde daha derin sorgulanması gerektiğini gösteriyor. Hatırlanması gereken şey, Rusyadaki ilerici-radikal çevrelerle gelenekçi-muhafazakârların roman yayınlanır yayınlanmaz oldukça çapraşık yargılarla birbirlerine girdikleridir: çoğu radikal bu romanı ilericiliğin aşırı kaba bir karikatürü olarak okumuştu. Muhafazakâr romantik çevreler ise nihilizmin tatsız-tuzsuz, tiksindirici hatta son derecede tehlikeli bir olumlanması olarak... Her durumda Turgenyev, modern romanın ayrıcalıklı temalarından birinin başlatıcısıdır- geleneksel değerlerin topunu karşısına alan, kızgın genç adam tipinin...
************
Dünya edebiyatının en önemli klasik eserlerinden biri olan Babalar ve Oğullar, yazarı Turgenyevin de başyapıtıdır. Konusu 1800lerin sonunda geçen romanda Turgenyev, her dönemin temel çatışmalarından biri olan kuşaklar arası çatışmayı ele alır ve bu ekse
************
Romandaki baba ve oğul karakterleri iki Rus jenerasyonu arasındaki artan bölünmüşlüğü, Yevgeny Bazarov ise nihilist görüşleri ve eski düzen karşıtlığı ile ilk Bolşevikleri temsil eder.
Turgenyev, Babalar ve Oğulları 1830ların liberalleri ile güçlenen nihilist hareket arasında artış gösteren kültürel hizipçiliğe tepki olarak yazdı. Bu iki düşünce tarzı Rusyanın geleceğinin kilise etkisindeki geleneksel yörüngede devam etmekte olduğuna inanan Rus-Ortodoks görüş ile çelişmekteydi.
Babalar ve Oğullar, Rus edebiyatının ilk modern roman örneği olarak kabul edilebilir. Bu göze çarpan karakter ikilemi ve derin psikolojik tahliller, birçok büyük Rus romancının yetişmesinde önemli bir etken olmuştur.
************
Vladimir Nabokova göre, Babalar ve Oğullar yalnız Turgenyevin en iyi romanı değil, aynı zamanda on dokuzuncu yüzyılın da en parlak romanlarından biridir. Turgenyev, bu romanında tasarladığı işi, yani iç gözlemini olmamakla birlikte, bir gazetecinin kaleminden çıkma toplumcu kukla tipi durumuna düşmeyen bir karakter yaratmayı başarmıştır. Gerçekten, Turgenyev bu yapıtında, kahramanı Bazarovu eksen alarak o dönemin Rusyasındaki kuşaklar arası çatışmayı ustalıkla işler. Romana, çözümleme zenginliği ve inandırıcılık kazandıran özellikleri arasında kuşaklar arası çatışmanın yanı sıra, kent kökenli radikal aydınlarla kır kökenli tutucu- libarel toprak sahipleri, kadın ve erkek karakterler, duygular ve inançlar arasındaki karşıtlıkları da eklemek gerekir.
************
İlk gençlik heyecanlarıyla okunan kitapların etkisini, o ilk okumanın verdiği benzersiz hazzı unutmak mümkün mü? İletişim ve bilgi edinme imkânlarının son hızla arttığı bir çağda, gençlerimizi ve çocuklarımızı kitapların dünyasıyla buluşturmak eskisi kadar kolay olmasa gerek. Bu anlamda, Millî Eğitim Bakanlığının ilköğretim ve ortaöğretime yönelik 100 Temel Eser seçimi; öğrencilere, velilere ve öğretmenlere, kısacası kültür dünyamıza katkıda bulunacak herkese yararlı olacak niteliktedir.
************
Onun iyi bir asker olamayacağını anlayıp, bu konuda ondan ümidini kesmiş olan babası, oğlunu memur yapmaya karar verdi. On sekiz yaşını bitirir bitirmez, onu Petersburga götürdü ve üniversiteye yazdırdı. Tam o sıralarda büyük oğlu Pavel Petroviç, özel birlikler alayına subay olarak atanmıştı. İki delikanlı, birlikte bir ev tuttular ve yüksek bir memur olan annelerinin amcası İlya Kolyazinin kontrolü altında yaşamaya başladılar. Babaları da tümeninin başına, yani karısının yanına döndü. Ancak çok sık olmayan aralıklarla onlara, siyah kâğıtlarda, büyük, katip yazısıyla karalanmış mektuplar göndermekle yetindi. Bu mektupların en alt kısmında, özenle mühürlenmiş Tümgeneral Piyotr Kirsanof kelimeleri bulunurdu.
************
Vladimir Nabokova göre, Babalar ve Oğullar Turgenyevin en iyi romanı olduğu gibi, aynı zamanda da on dokuzuncu yüzyılın en başarılı romanlarından biridir. Turgenyev, kuşaklar arası çatışmanın günümüzde hâlâ geçerli, ama daha derin bir görünümünü gerçekçi romanın ilk örneklerinden biri olan eserinde ustalıkla anlatıyor. Gerçekten, Turgenyev bu yapıtında, kahramanı Bazarovu merkez alarak o dönemin Rusyasındaki kuşaklar arası çatışmayı ustalıkla işler. Romana derinlik ve inandırıcılık kazandıran başlıca özellikleri, kuşaklar arası çatışmanın yanı sıra, kent kökenli radikal aydın çevrelerle kır kökenli tutucu-liberal toprak sahiplerinin kusursuzca betimlenmesidir. Ayrıca buna kadın ve erkek karakterleri, duygular ve inançlar arasındaki karşıtlıkların başarıyla yansıtılmalarını da eklemek gerekir.Babalar ve Oğullar ilk kez 1859da Rusyada yayımlandığında, radikal çevrelerle gelenekçi-muhafazakâr çevreler romanı odak alarak birbirlerini oldukça sert ve karşılıklı yargılarla eleştirmişlerdir.
************
Turgenvevin başyapıtı Babalar ve Oğullar günümüzde de önemini koruyan kuşaklar arası çatışmanın, gerçekçi romanın erken döneminin çerçevesinde karşımıza çıkarmış olmasıyla ayırdediliyor. Bu özelliğiyle Dünya Klasikleri arasında yeralan roman, çağımıza da hâlâ damgasını vurmaya devam etmektedir.
******
Babalar ve Oğullar Turgenyevin en büyük romanı olduğu kadar, Batılılaşmanın çelişkilerini yaşayan, devrimin eşiğindeki Rusyanın ruhunu en derinden yakalayan romanlardan da biridir. Kitap 1862de yayımlandığında, bir anda pek çok siyasi, edebi ve felse... tümünü göster
Klasik Rus edebiyatının ünlü isimlerinden Dostoyevski'nin 1846'da yazdığı ilk romanıdır İnsancıklar. Mekân Petersburg'dur; tema dostluk, sevgi, acıma ve fedakârlık üzerine kurulmuştur. Dostoyevski İnsancıklar'da öksüz bir kıza âşık olan fakir ve yaşlı bir kâtibi anlatır. Romanda, kâtibin (Makar Aleksiyeviç) toplumda saygın bir insan olabilmek için verdiği mücadeleler, şefkat perdesi arkasında sevdiği kız için katlndığı zorluklar rşılıklı mektuplaşma yoluyla akıcı bir üslûpla anlatılır. Dostoyevski, ilk romanı İnsancıklar'la daha 25 yaşındayken genç yazarlar arasına girmiş, gelecek vaat eden bir yazar olarak görülmüş ve benimsenmiştir.
******
Yazarın ilk romanı olan İnsancıklar aynı zamanda ilk toplumsal Rus romanı sayılabilir. Dostoyevski bu romanda diğer romanlarında da görülen acıma temasını ağırlıklı olarak işlemektedir. Mektup-roman tarzında olan bu romanda, yaşlı bir katibin öksüz fakir bir genç kıza olan aşkını ve saygınlık kazanma yolunda verdiği umutsuz mücadeleyi anlatılmaktadır. İnsancıklar yazarın en önemli romanları arasında yer almaktadır.
************
Dostoyevski'nin otuzdan daha fazla olan eserlerinin hemen hepsi bütün dillere çevrilmiş, çeşitli ülkelerde milyonlarca okur tarafından beğenilerek okunmuştur. Kendi deyimiyle İnsancıklar başyapıtıdır. İnsancıklar'ı okumadan Dostoyevski'yi anlamak mümkün değildir. İnsanların yaşamlarını, düşünce yapılarını, acılı hayatlarını en açık ve anlaşılır şekilde işlerken, ahlak, acıma, sevgi, dürüstlük gibi birçok konuda da kendi hayat görüşlerini açıkça ortaya koymuştur.
************
Dostoyevski'nin 24 yaşındayken yazdığı ilk romanı İnsancıklar yayımlandığında Şair Nekrasov, Yeni bir Gogol doğdu! diye haykırmış, dönemin ünlü eleştirmeni Biyelinski ise onu övgüye boğmuştu.
Dostoyevski gerçekten de sonraki romanlarında ince bir duyarlılıkla daha da derinlemesine işleyeceği insan sevgisi, acıma ve suçluluk duygularının ilk ve çarpıcı örneğini İnsancıklarda vermiş; acı çeken sıradan insanın fırtınalarla dolu iç yaşantısını anlatırken, psikolojik ayrıntıları tüm boyutlarıyla yansıtmayı başarmış, böylelikle de dünya edebiyatına küçük ama dev bir yapıt armağan etmiştir.
************
Değerli Varvara Alekseyevna, Geçen akşam inanılmaz ölçüde, hayal edilemeyecek kadar mutluydum! Demek hayatınız boyunca bir kerecik olsun sözümü dinlediniz sonunda. Uyandığım zaman saat akşamın sekiziydi galiba (bilirsiniz cancağızım, işten döndükten sonra bir iki saat şekerleme yapmayı severim). Uyandığımda mumu yaktım, kağıtları hazırladım, kalemimi yonttum. Sonra bilmem nedendir, birdenbire aklım başıma geliverdi. Kalbim o anda küt küt atmaya başladı inan olsun! Demek, benim şu zavallı kalbimin isteğini anladınız.
************
1845 yılının bir geceyarısı ünlü şair Nekrassova el yazısıyla yazılmış bir roman getirmişlerdi. Nekrassov uykudan uyandırılmasına çok kızdı. Ama okumaya başlayınca, sabaha kadar gözlerini kırpmadı. Gün ışığında Nekrassov, müsveddelerin üzerine şu notu yazarak onları ünlü eleştirmen Belinskiye göndermişti: Yeni bir Gogol doğuyor. İşte Rus romanında dönüm noktası olan İnsancıklar böyle ortaya çıktı. Nikolay Andreyev 1846'da yayımlanan İnsancıklar, Gerçekçi Hümanizmanın en önmeli romanıdır. Bu eser Dostoyevski'ye büyük bir para getirmedi ama yayınevlerinin kapılarını ardına kadar açtırdı, aralarında Turgenyev'in de bulunduğu ünlü yazarlar onu övdüler. Marc Slonim
************
Rusça ismi: Bednye Ljudi... Dostoyevski'nin ilk romanı... Dostoyevski, 24 yaşında iken yazdığı bu çok değerli romanında, öksüz bir kıza aşık olan yoksul ve yaşlı bir katibi anlatır. Katibin (Makar Aleksiyeviç) toplumda saygınlık kazanma uğruna yaptığı umutsuz mücadelelerini, Varvara Aleksiyevna (Varinka) ile mektuplaşma şeklinde gelişen olayları, sanat dolu akıcı bir üslup içinde okuyacaksınız... (Arka Kapak)
************
Klasik Rus edebiyatının en ünlü ismi Dostoyevski'nin ilk romanı olma özelliğini taşıyan bu eseri, başlıca konusu acıma olan büyük yapıtının temelini de oluşturuyor. Yazar; insanları sevme ve onlara acıma temasını son romanına kadar işlemiştir.
******
Klasik Rus edebiyatının ünlü isimlerinden Dostoyevski'nin 1846'da yazdığı ilk romanıdır İnsancıklar. Mekân Petersburg'dur; tema dostluk, sevgi, acıma ve fedakârlık üzerine kurulmuştur. Dostoyevski İnsancıklar'da öksüz bir kıza âşı... tümünü göster
Ev Sahibesi, Dostoyevskinin dünyaca ünlü romanlarında yaptığı ruh tahlillerinin ipuçlarını veriyor. Başyapıtlara özgü güzel bir üslupla okurlarının karşısına çıkan Dostoyevski, bu romanında toplum dışında kalmış bir aydının yaşadıklarını ve katlanmak zorunda kaldığı acıları, derin tahlilleri ve ustalıklı tespitleriyle kaleme alıyor.Umutsuz düşler içinde bir genç, bir aşk, hastalık ve ölüm korkusu, vicdan azabı ve yalnızlık gibi birbirinden çetrefillinular bu kısa de ustalıkla ele alınıyor.
******
Dostoyevskinin bu romanı, hasta ruhlu kişilerin yaşamından, gerçekle düş arası unutulmaz sahneler sergiliyor...
************
Dostoyevski, Ordinovun Katerinaya tutkusunu konu ettiği Ev Sahibesi adlı bu uzun öyküsünde, yine insan kişiliklerinin özlerine iniyor. Dostoyevskinin bu derinlemesine arayışı klasikleşen bir uzunöykü yaratıyor Ev Sahibesi ile. Aşk arayışı ile düşsellik arasındaki ilişkinin irdelendiği bu uzunöyküde insanı buluyoruz karşımızda.
******
Ev Sahibesi, Dostoyevskinin dünyaca ünlü romanlarında yaptığı ruh tahlillerinin ipuçlarını veriyor. Başyapıtlara özgü güzel bir üslupla okurlarının karşısına çıkan Dostoyevski, bu romanında toplum dışında kalmış bir aydının yaşadıklarını ve katlanmak... tümünü göster
Kitâb-ı Aşk, bütün bu kavram kargaşası içinde aşkın katmanlarını, türlerini ve asaletini irdelemek, belki her düzeyden insanın gönlünde hissettiği, dimağında algıladığı ama asla net biçimde tanımlayamadığı duygularına açıklık getirmek için düzenlendi. Kitâb-ı Aşkın içindeki yazılar değişik zamanlarda ve farklı zeminlerde kaleme alınmış olmakla birlikte belli bir düzen ve bütünlük içinde bir araya getirilmiştir. Bazıları farklı kitaplarımızda yayınlanan bu deneme ve öyküleri okurken bütün varlığımızı ve hatta varoluşu kuşatan aşkın yüzeysel, derin ve daha derin katmanlarında küçük yolculuklar yapacaksınız. Bu yolculuklar sırasında, duygularınızın gerçekte sizi nereye doğru götürdüğü, ayağınızı bağlayan tensel arzulardan sıyrılıp platonik veya mecazî aşka doğru kanatlandığınızda kendinizi yeniden keşfetmeye başlayacağınız noktayı da bulacaksınız. Orası, belki de sizin kendinizden vazgeçeceğiniz noktadır. Çünkü canına sevgili isteyen ile sevgili için can isteyen arasında hayat yolculuğunun ta kendisi gizlidir.
Kitâb-ı Aşk, bütün bu kavram kargaşası içinde aşkın katmanlarını, türlerini ve asaletini irdelemek, belki her düzeyden insanın gönlünde hissettiği, dimağında algıladığı ama asla net biçimde tanımlayamadığı duygularına açıklık getirmek için düzenlendi... tümünü göster