Üç yıldır devam eden evliliğinin ardından Grant Munro, karısının son günlerdeki davranışlarına bakarak iyiden iyiye ondan kuşkulanmaya başlamıştır… Aralarındaki sonsuz güven sarsılmış, kuşku dolu bir dönem başlamıştır. Komşu köşke yeni birilerinin taşınmış olması fitili ateşleyen olayların başlangıç noktası olmuştur aslında… Tutulmayan sözler, kuşkulu davranışlar ve gizemli komşuları arasında kendini âdeta bir kumpasa sıkışmış gibi hisseden Munro, neredeyse evliliğini noktalamak üzeredir.
Pencerede gördüğü sarı suratlı siluet artık rüyalarına girmek üzeredir.
Sanki birileri o köşkten kendisine bakıp gülümsemekte, karısı da büyük bir yanlışlık yapmaktadır. Bu gerilime son vermek istediği bir sırada Sherlock Holmes’un ona yardım edebileceğine karar verir.
Üç yıldır devam eden evliliğinin ardından Grant Munro, karısının son günlerdeki davranışlarına bakarak iyiden iyiye ondan kuşkulanmaya başlamıştır… Aralarındaki sonsuz güven sarsılmış, kuşku dolu bir dönem başlamıştır. Komşu köşke yeni birilerinin ta... tümünü göster
Bütün dünyada olduğu gibi Türkiye’de de ulaşılması güç satış rakamlarına erişen Tanrıların Arabaları, ünlü araştırmacı Daniken’in gerçekten olay yaratan yapıtlar dizisinin ilki… Daha sonra yayınlanan “Tohum ve Evren”, “Yıldızlara Dönüş”, “Tanrıların Ayak İzleri” ve “Tanrısal Stratejisi” adlı yapıtlarında da sürdüreceği iddiasını, ilk kez bu kitapla ortaya koyuyor Daniken.
“On bin yıl öncesinin insanı için uzay yolculuğu bir sorun değil, bir gerçekti. Bunun ispatı karanlık geçmişte tanrıların bıraktıkları ve bugün anlamını çözmeye çalıştığımız sayısız izdir…”
(Arka Kapak)
Bütün dünyada olduğu gibi Türkiye’de de ulaşılması güç satış rakamlarına erişen Tanrıların Arabaları, ünlü araştırmacı Daniken’in gerçekten olay yaratan yapıtlar dizisinin ilki… Daha sonra yayınlanan “Tohum ve Evren”, “Yıldızlara Dönüş”, “Tanrıların ... tümünü göster
Hamburgun eski mahallesindeki küçük bir evde, genç ve çekingen Axel, amcası jeolog ve madenbilimci Profesör Lidenbrockla birlikte çalışmaktadır. Delikanlı, bu sabırsız ve öfkeli profesörün yanında yaşayan güzel bir Estonyalı kıza, Graübene aşıktır. Bir gün profesör, eski bir elyazmasının içinde bir şifre bulur ve hayatları o andan itibaren altüst olur. Onaltıncı yüzyılın ünlü İzlandalı bilgini Arne Saknussemm, bu şifrede, İzlandadaki sönmüş yanardağ Sneffelsin kraterinden Dünyanın merkezine indiğini açıklamaktadır! Profesör Lidenbrock büyük bir heyecana kapılır ve yeğeni Axelle birlikte İzlandaya gider. Sakin ve soğukkanlı rehberleri Hansın eşliğinde, yanardağın gizemli derinliklerine inerler... Yerin altında, sürprizlerle dolu bir yolculuk onları beklemektedir.
Hamburgun eski mahallesindeki küçük bir evde, genç ve çekingen Axel, amcası jeolog ve madenbilimci Profesör Lidenbrockla birlikte çalışmaktadır. Delikanlı, bu sabırsız ve öfkeli profesörün yanında yaşayan güzel bir Estonyalı kıza, Graübene aşıktır. B... tümünü göster
Hermann Hesse edebiyat - roman Siddhartha varlıklı ve itibarlı Brehmen bir ailenin çocuğudur. Ailesi onun büyük bir bilge ve din adamı olmasını istemektedir. Fakat o ateşli bir hakikat arayıcısıdır; ondaki bilme ihtirası tüm öğretilerden şüphelenmesine ve bu yüzden baba evinden ayrılmasına sebep olur. Gençlik arkadaşı Govinda ile birlikte hakikati, Atmanı yani gerçek Beni aramaya başlarlar; Samana olmaya karar verirler ve asketizmi (münzevî hayatı) öğrenirler. Perhiz, oruç ve meditasyonla nefislerini terbiye ederler; ancak bu mutlulukları için yeterli değildir. Birkaç yıl sonra bu hayatı terk edip Gotama Buddha ile buluşurlar. Govinda, Buddhanın yanında karar kılar; Siddhartha, hakikati, gerçek Beni, aşkı ve hayatın anlamını aramaya devam eder. Hakikati, aşkı, hayatın sırrını ve anlamını arayanların mutlaka okuması gereken harikulade bir roman... Sadece bu romanında değil hemen bütün eserlerinde Batı tefekkürüyle mistik Hint hikmetini mezceden Hesse, Muhammed İkbalin hayranıdır. Hesse dünyanın on büyük romancısından biridir; mutlaka okunmalıdır, iyi okunmalıdır.
******
Genel olarak herkesçe kabullenilmiş Buddha imgesini aşan bir Buda yaratmak, daha önce eşine rastlanmamış, büyük bir başarıdır. Siddhartha, benim gözümde, Kutsal Kitaptan kat kat üstün bir ilaçtır... 20. yüzyılın en büyük romancılarından Henry Millera bu sözleri söyleten Siddhartha, 1946 Nobel Edebiyat Ödülü sahibi Hermann Hessenin başyapıtıdır. I. Dünya Savaşını izleyen yıllarda, insanları kendi yaşamlarını kurmaya çağıran, Doğu gizemciliğini yücelten Siddhartha, kuşaklar boyunca nerdeyse bir kutsal kitap gibi okunmuştur. Siddharthada, Budanın yaşamının ilk yıllarını şiirsel bir üslupla anlatan Hesse, insanın öz benliğini bularak uygarlığın yerleşik biçimlerinden kurtulmaya çalışmasını işler. Bu kitapta, der, tüm dinlerde, insanların benimsediği tüm inanış biçimlerinde ortak olan yanı, tüm ulusal ayrımları aşan, tüm ırkların, tüm bireylerin benimseyebileceği şeyi yakalamaya çalıştım.
******
Hermann Hesse edebiyat - roman Siddhartha varlıklı ve itibarlı Brehmen bir ailenin çocuğudur. Ailesi onun büyük bir bilge ve din adamı olmasını istemektedir. Fakat o ateşli bir hakikat arayıcısıdır; ondaki bilme ihtirası tüm öğretilerden şüphelenmesi... tümünü göster
İnsanoğlunun gelişiminin kesin sonuca ulaşacağı an, sürekli yinelenip durur. Devrimci düşünsel hareketlerin geçmiş bütün her şeyin geçersiz olduğunu ilan etmeleri bunun için doğrudur, henüz hiçbir şey olup bitmemiştir çünkü...
İnsanoğlunun gelişiminin kesin sonuca ulaşacağı an, sürekli yinelenip durur. Devrimci düşünsel hareketlerin geçmiş bütün her şeyin geçersiz olduğunu ilan etmeleri bunun için doğrudur, henüz hiçbir şey olup bitmemiştir çünkü...
Dede Korkut öyküleri, Türk edebiyatının en güzel ürünlerinindendir. Gerek öykü tekniği, gerek dil ve anlatım özellikleri yönünden günümüz öykü anlayışına çok yakındır. Bu öykülerde; Türk insanının toplumsal yapısı, yaşam anlayışı, beklentileri, mücadeleleri akıcı bir Türkçeyle verilir. Türkçe, en güzel anlatımını Dede Korkutta bulmuştur. Türk yazarları, Dede Korkutun dil ve anlatım özelliklerini işledikçe, bu öyküler dünya edebiyatında hak ettikleti yeri bulacaklardır.Bu kitapta, Dede Korkut öyküleri, olabildiğince dil ve anlatım özellikleri korunarak günümüz Türkçesine aktarılmıştır. Düzenleyen ve hazırlayan: Suat Batur
Dede Korkut öyküleri, Türk edebiyatının en güzel ürünlerinindendir. Gerek öykü tekniği, gerek dil ve anlatım özellikleri yönünden günümüz öykü anlayışına çok yakındır. Bu öykülerde; Türk insanının toplumsal yapısı, yaşam anlayışı, beklentileri, mücad... tümünü göster