garipcahil

Profil Resmi
0 takip ettiği ve 0 takip edeni var. 3 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

Profil Resmi
garipcahil okumuş.
Su Üstüne Yazı Yazmak

İnsanların taş üzerine kazıdıkları yüzyıllık yazılar, Allah için su üstüne yazılmış yazı gibidir. Bu kitap, yazarının Sûfîlik yolunda yaşadığı serüvenin akıcı fakat derinlikli bir anlatımıdır. Yazar, bu serüvenini, bir müslüman olarak Sûfîlikle ilk karşılaşmasından başlatıp, Şeyhinin rehberliğinde geçirdiği uzun yıllardan sonra eriştiği dervişliğe ve ötesine kadar götürüyor. Muhyiddin Şekûr, sık sık heyecan verici bir tona ulaşan ve hemen her yerinde Sûfî geleneğin hikmetinin yankılandığı eğlenceli bir üslupla sizi de içine çeken bir serüveni anlatıyor.

İnsanların taş üzerine kazıdıkları yüzyıllık yazılar, Allah için su üstüne yazılmış yazı gibidir. Bu kitap, yazarının Sûfîlik yolunda yaşadığı serüvenin akıcı fakat derinlikli bir anlatımıdır. Yazar, bu serüvenini, bir müslüman olarak Sûfîlikle ilk k... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 4 ay
Profil Resmi
garipcahil okumuş.
Temizlikçi

TEMİZLİKÇİ KANINIZI DONDURACAK BİR SERİ KATİL ROMANI İşte Joe. O bir seri katil ve aynı zamanda bir polis merkezinde temizlikçi olarak çalışıyor. Şimdi de kendisini taklit eden bir katilin peşinde! Sürükleyici ve tamamen gerçekçi bir polisiye. Cleave takip edilmesi gereken bir yazar. -Tess Gerritsen Yeni Stephen King. -NDR, Almanya Cleave, sizi soluksuz okumaya ve sona geldiğinizde kendinizi dışarı atıp derhal başka bir kitabını bulmaya zorluyor. -New Zealand Lawyer Magazine İş polisiyeye gelince, Cleave okuyucuya nasıl kanca takacağını biliyor. -Sunday Herald Cleave bir boksörün ince ayar yumrukları gibi yazıyor.. Karın boşluğunuza gelecek yumruklar sizi inletecek. Akıcılığı ve heyecanı nefesinizi kesecek ve romanı çarçabuk bitirmenize neden olacak. -Courier Mail, Brisbane Cleave psikolojileri alt üst edebilecek tarzda gerilim romanları yazmakta ustadır. Olaylar ilerlerken okuru beklediği şeylerin tam tersi ile baş başa bırakabiliyor. Cleave bir kitabı nasıl akıcı hale getirebileceğini çok iyi biliyor. Kurgularında eksik ya da fazla olan hiçbir şey yok, tam kıvamında... -The Australian Sizi içine çekiyor. Gözleriniz sayfa boyunca hareket etmeye devam ediyor ve aklınız dehşet dolu tablolar çiziyor. Bir Yeni Zelanda romanından beklediğim bir şey değil bu. Temizlikçi, sıra dışı bir şekilde ilgi uyandıran bir roman ve kesinlikle midesi çabuk bulananlar için uygun değil. -Manly Daily

TEMİZLİKÇİ KANINIZI DONDURACAK BİR SERİ KATİL ROMANI İşte Joe. O bir seri katil ve aynı zamanda bir polis merkezinde temizlikçi olarak çalışıyor. Şimdi de kendisini taklit eden bir katilin peşinde! Sürükleyici ve tamamen gerçekçi bir polisiye. Cleave... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 5 ay
Profil Resmi
garipcahil okumuş.
Kiralık Konak

İmparatorluğun çöküş çanlarının sesi işitilirken kuşaklar arasında farklılaşan değer yargılarının, yaşam biçimlerinin çatışmasını sergileyen bir roman. Seniha-Faik-Hakkı Celis üçgeni. Tedirgin, yerleşememiş insanlar topluluğunun ortak ruh halleri, aranan nedenler, bulunan farklı gerekçeler.

İmparatorluğun çöküş çanlarının sesi işitilirken kuşaklar arasında farklılaşan değer yargılarının, yaşam biçimlerinin çatışmasını sergileyen bir roman. Seniha-Faik-Hakkı Celis üçgeni. Tedirgin, yerleşememiş insanlar topluluğunun ortak ruh halleri, ar... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 5 ay
Profil Resmi
garipcahil okumuş.
Kırmızı ve Siyah

Eser Kırmızı ve Siyah adını, askerlerin kırmızı üniformaları ile ruhban sınıfının siyah cüppelerinden alır. Roman, Kral X. Charlesın tahta oturduğu 1820lerin Fransasında geçer. Verrieres Köyündenjulien Sorel isimli akıllı, yükselme tutkuları ile dolu bir gencin hayatını ve 19. yüzyıl Fransasının bütün kesimlerine yönelik gerçekçi eleştirilerini kâğıda döker Stendhal... Stendhal, 19. yüzyıl Fransız edebiyatını saran romantik gerçekçiliğin en ilerici görüşlere sahip yazarı sayılabilir. Yazar, devrim öncesi aydınlanma düşüncesine ve ideallerine bağlıydı. Üstelik içinde yaşanılan dönemin geçiciliğine ve 1880lerden sonra burjuva kültürünün evrimleşeceğine dair bir inancı vardı. Eserdeki anlatımında zaman zaman burjuva toplumunun hırslarına, bayağılıklarına kapılsa da, ahlâkı, çalışkanlığı ve gerçekçiliğiyle dönemini çok iyi anlatmıştır...


************

1830da yayımlanan ve Türkçeye ilk kez 1941de çevrilen Kırmızı ve Siyah, 19. yüzyıl Avrupa edebiyatının en önemli yazarlarından biri olan Fransız romancı Stendhalin (1783-1842) başyapıtıdır.
Restorasyon döneminde, devrimden önceki gibi yaşamaya çalışan Fransız toplumunun iç karartıcı tablosunu sunan Kırmızı ve Siyah, güncellikten yola çıkan ve bir ayna olarak toplumu olanca gerçekliğiyle yansıtan bir romandır. Romanın kahramanı Julien Sorel sıradan bir isyancı değil, tüm zamanların evrensel bir kahramanıdır.
Yayınevimiz, aydınlıkla karanlığın savaşımının eşsiz romanı Kırmızı ve Siyahı kıvançla sunar.

************

Stendhalin yaşanmış bir ya da iki olayı birleştirerek kaleme aldığı bu romanın baş kahramanı Julien Sorelin yazar ile birçok yönden örtüştüğü ileri sürülür. Orta sınıftan bir genç olan Julien, papaz okuluna devam ederken çocuklarına ders verdiği belediye başkanının karısı ile dedikodulara yol açan bir ilişki kurar. Parise gider. Orada da kendine kapılarını açan aristokrat bir ailenin kızı ile yaşadığı aşk, onu hayatın girdaplarına sürükleyecektir. Gururlu, kibirli, asi, ödünsüz bu genç adam, kendi bireysel değerleri soylu sınıfın değer yargılarına çarptıkça geri püskürtülür. Hastalıklı gibi görünen psikolojisi, belki de toplumsal yarılmışlıklara bir isyandır. Hayatı, yanından ayırmadığı iki bavuluna sıkıştırmış, ömrünün son yıllarını küçük bir İtalyan kentinde konsolosluk görevinden aldığı üç beş kuruşla sürdürmek zorunda kalmış Henri Beyle (Stendhal), aynen Julien Sorel gibi ödünsüz, aksi, ömür boyu aşkı aramış, kendini kabul ettirmek istemiş ve hep yalnız kalmış, istediği, düşündüğü gibi değil, yaşayabildiği gibi yaşamıştı. Kırmızı ve Siyah: Yaşamak deli bir yürekten fazlasını ister.

Eser Kırmızı ve Siyah adını, askerlerin kırmızı üniformaları ile ruhban sınıfının siyah cüppelerinden alır. Roman, Kral X. Charlesın tahta oturduğu 1820lerin Fransasında geçer. Verrieres Köyündenjulien Sorel isimli akıllı, yükselme tutkuları ile dolu... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 5 ay
Profil Resmi
garipcahil okumuş.
Anna Karenina

Lev Nikolayeviç Tolstoy (1828-1910): Savaş ve Barış, Diriliş ve Kreutzer Sonat'ın büyük yazarı, sadece toplumsal olayları değil, bireyin duygularını da olağanüstü tasvir yeteneğiyle aktarmıştır. Yazar, en ünlü eserlerinden biri olan Anna Karenina'da evlilik, aşk ve ölüm konularını derin bir gözlem gücüyle ele almış, muhteşem edebi dehasıyla işlemiştir. 1875-1877 yılları arasında Ruskiy Vestnik dergisinde tefrika edilen romanın ilk baskısı 1878'de yapılmıştır.
Pek çok yazar ve eleştirmen Anna Karenina'yı gelmiş geçmiş en büyük roman saymaktadır. Tolstoy'un bu büyük eseri birçok kez sinemaya da uyarlanmıştır.

Lev Nikolayeviç Tolstoy (1828-1910): Savaş ve Barış, Diriliş ve Kreutzer Sonat'ın büyük yazarı, sadece toplumsal olayları değil, bireyin duygularını da olağanüstü tasvir yeteneğiyle aktarmıştır. Yazar, en ünlü eserlerinden biri olan Anna Karenin... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 5 ay
Profil Resmi
garipcahil okumuş.
Savaş ve Barış

İnsanın var olduğu yerde eksik olmayan aşk, hırs, iyilik, düşmanlık ve entrika... Bir yanda ne için yapıldığı bilinmeyen ve onca insanın ölmesine sebep olan savaşlar: diğer yanda ‘barışın küçük bir sınıfın daimi kaderi oluşu... Savaşta da barışta da dürüstlüğü ilke edinmiş kahramanlar...19. yüzyıl başlarında Napolyon orduları ile Rus askerleri arasında yaşanan savaş panoraması altında adeta bir belgesel gibi ilerleyen romanda, yüzlerce farklı karakterin gözüyle Rus toplumsal yaşamı anlatılır. Savaş ve Barış, ‘hayatın, zamanın Rusyasının, tarihin ve sınıf kavgalarının olağanüstü bir tablosudur.

******

Yedi yıllık bir çalışmanın ürünü olan Savaş ve Barış, Lev Tolstoyun üç dev eserinin ilkidir. Yazar romanında tarih, savaş ve savaşın aktörleri konusunda kendine özgü kavrayışını sergiler. Tolstoy, kendisinin de mensubu olduğu Çarlık Rusyası aristokrasisinin zaaf ve çelişkilerini, Rus halkının bakış açısından ele alır. O, bu sınıfın hem içinde hem dışındadır. Savaşın yıkımlarını, soylu sınıfın geçirdiği sarsıntıyla bağlantılı olarak sunarken, tarih birey ilişkisinde, bireye hep acıların düştüğünü söyler. Ona göre, İnsan Tanrıya inanmıyorsa, bu acılara katlanması olanaksızdır. Tarih ve savaşlarla inancın evrenini karşı karşıya getiren bu anlayış, bu romanı bitirdikten sonra ilk ve en derin bunalımını yaşayacak olan Tolstoyun kendi bölünmüş dünyasının da bir yansımasıdır. Savaş ve Barış: Tarihin akışını değiştiren direniş.

************

Andrey Bolkonski genç Nataşaya âşıktır, ama genç kız kendisini kandıran Anatol Kuragin tarafından baştan çıkarılır.
Hayalkırıklığı içindeki Andrey savaşa katılır. Babasından büyük bir miras kalan Piyer Bezuhov ise kendini sevmediği, değer vermediği bir kadının, Yelena Kuraginin kollarında bulur. Bu sıra Napolyon, Moskova üstüne yürümektedir...
Tıpkı en özgün ve en ilginç kahramanları gibi Tolstoy da hep kendi yolunu aradı, birbirinden çok uzak ve farklı yönlere saptı. Onlar gibi heyecanı, şüpheyi, kederi, ümitsizliği, huzuru ve endişeyi tattı; onlar gibi kıpır kıpır, aşırı, bazen de saftı; tıpkı onlar gibi bütün deneyimlerinde ve bütün hamlelerinde, samimiyet ve doğruluktan asla ödün vermedi. Bu özelliği çağdaşlarının gözünden kaçmadı, hayattayken yaşayan bir efsane oldu.


************

Politik tiyatronun önemli ve öncü bir yapıtı. Dünyanın en büyük romanlarından biri kabul edilen Savaş ve Barış, ünlü Alman tiyatro kuramcısı, politik tiyatronun yaratıcısı, düşünceleri ve yaptıkları ile Bertolt Brechtin epik tiyatro yaratısının hazırlayıcısı olan Erwin Piscator tarafından oyunlaştırılmış ve ilk kez 1950li yıllarda Almanyada sahneye konmuş. Tolstoyun bu önemli ve nicel olarak büyük-hacimli yapıtı, Piscatorun çok usta tiyatro anlayışı ile salt tarihsel bir aşk hikâyesi yapısına bürünmeden, politik tiyatronun öncü bir yaratısı olarak tiyatro sanatı içinde yerini almış bulunuyor. Oyunda, romanın özünde çatışma olan bölümler hızlı, akıcı, dinamik bir üslupla veriliyor. Romandaki diğer olaylar, betimlemeler, geçişler ise bir Anlatıcı tarafından aktarılıyor.

************

XVIII. yüzyılın sonunda Pariste yirmi kadar insan toplandı, bunlar bütün insanların eşit ve özgür olduklarını ileri sürüyorlardı. Bu yüzden bütün Fransada insanlar birbirlerini boğazlamaya başladılar. Bu insanlar kralı ve daha birçok insanı öldürdüler. Aynı çağda Fransada bir dâhi yaşıyordu. Bu, Napolyondu. O, herkesi yeniyor, yani ötekilerden daha çok insanı öldürüyordu. Çünkü büyük bir dehaydı. Bilinmeyen bir sebeple Afrikalıları öldürmeye gitmişti bu dahî. Onları o kadar güzel öldürdü, kendisi de o kadar kurnaz ve akıllıydı ki Fransaya gelir gelmez herkesin kendisine boyun eğmesini buyurdu. Herkes de boyun eğdi. Sonra İmparator olunca İtalya, Avusturya ve Prusya üzerine atıldı. Oralarda çok insan öldürdü. Prusyaya gelince, orada Çar Aleksandr vardı. Aleksandr, Avrupada bozulan düzeni yeniden sağlama kararı almıştı. Bu yüzden Napolyonla savaşa girişti.

************

Savaş ve Barış, gençlere dünya klasiklerini tanıtarak, onları bu eserleri okumaya yönlendirmek amacıyla hazırladığımız Arkadaş Dünya Klasikleri Gençlik Özet Dizisinin üçüncü kitabıdır. Genç okurların kolayca anlayarak beğeniyle okuyabileceği yalın bir Türkçeyle orijinal metinden uyarlanmıştır.Tolstoyun başyapıtı olan Savaş ve Barış, dünya edebiyatının en önemli eserlerindendir ve Milli Eğitim Bakanlığınca 100 Temel eser kapsamında öğrencilere tavsiye edilmiştir. Tolstoyun bir destan niteliğindeki romanı Savaş ve Barış yüzlerce farklı karakteri olan, sevgiden nefrete, acıdan mutluluğa, dostluktan düşmanlığa, korkaklıktan cesarete, vatan sevgisinden kişisel çıkarlara kadar pek çok ahlaki ve toplumsal değeri titizlikle işleyen bir başyapıttır...

************

Savaş ve Barış (Harp ve Sulh) dünyanın en büyük romancılarından Rus yazar Leo Nikolayevich Tolstoyun başyapıtlarından biridir.Dünya edebiyatının da üç baş yapıtından biri olarak kabul edilen Savaş ve Barış, Tolstoy tarafından yedi yılda tamamlanmıştır.Romanda beş soylu ailenin öyküsüyle birlikte arka planda yazarın yaşadığı dönemdeki Rusların toplumsal hayatı ve Napoleon ordusuyla yapılan mücadele anlatılmaktadır.Tolstoyun Savaş ve Barış adlı romanı, Milli Eğitim Bakanlığınca ortaöğretim öğrencilerinin mutlaka okumalarını tavsiye ettiği 100 temel eserden birisidir.

************

Avrupada savaş, durup yeniden başlayarak, on üç yıldır sürüp gitmekteydi. Şimdi, 1805te sözde barış olmuştu ama bu huzursuz bir barıştı. Avrupa kralları, Fransada Bourbon Hanedamnı deviren devrime karşı hemen silaha sarıldıkları halde, Napoleonun askeri dehası karşısında bir şey yapamıyorlardı. Fransa ile savaş halinde olan bir tek İngiltere kalmıştı; o da bunu denizlerdeki üstünlüğüne borçluydu.Bütün Öteki devletler gibi, Rusya da, Avusturya da savaştan çekilmişlerdi. Yalnız Napoleon, imparatorluğunu gittikçe genişletiyordu. Kendi topraklarını kaybetmekten korkan Avrupa devletleri, bunun üzerine yeniden savaşa katılmayı düşünmeye başlamışlardı.

************

19. yüzyılın başlan. Avrupa, tam bir askeri deha olan Napoleonun pençesinde kıvranmakta, ona karşı bir şey yapamamanın çaresizliğini yaşamaktadır. Savaş ve Barış, böyle bir ortamda Rusyada yaşanmaktadır. Eserde, dünyalar güzeli Nataşa Rostovanın önce Andrey Bolkonskiyle ilişkilerini, ardından Anotol Kuraginle yaşadığı çılgın aşkı, en sonunda da Kuraginin eniştesi Piyer Bezuhovla yaşadığı macerayı bulacak; güzelliğiyle çevresine nam salan Elena Bezuhovayı okurken heyecanlanacak; Mariya Bolkonskayanm iyi kalpli dünyasında bir gezinti yapacaksınız. Savaşın kızıl, barışın yeşille işlendiği bu görkemli eserde sevgi-nejret, sevinç-acı çatışması sizi bütün benliğinizle saracak, olayları sanki canlıymış gibi izleyeceksiniz.Gorki, Savaş ve Barış için şunları söylüyor: Okurken -hiç abartmıyorum-kahramanlannı etleriyle, kemikleriyle yanınızda hissedersiniz.

************

Rusyadaki sosyal, kültürel ve ekonomik sebeplerden kaynaklanan sınıf çatışmalarını anlatıyor.

******

İnsanın var olduğu yerde eksik olmayan aşk, hırs, iyilik, düşmanlık ve entrika... Bir yanda ne için yapıldığı bilinmeyen ve onca insanın ölmesine sebep olan savaşlar: diğer yanda ‘barışın küçük bir sınıfın daimi kaderi oluşu... Savaşta da barışta da ... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 5 ay
Daha Fazla Göster

garipcahil şu an ne okuyor?

Denemeler

%0

Favori Yazarları (0 yazar)

Favori yazarı yok.