Umudumu bağırsaklarımda taşıyorum. Bir peri kızı gibi yumuşak ve bir peri kızı gibi sert. Güzel siyah, güzel kahverengi. Gökkuşağına öykünen bir tenyanın içinde kaydığı bağırsaklar. Aşağılanan bir varlığa tüm zamanını geçirebileceği bir eğlence parkı sunduğum için gurur duyuyorum. Düğününde ağlayarak dans edeceğim. Muhtemelen anadan doğma gideceğim. Kabuğumu yeni terk etmiş gibi temiz. Işık içimden geçecek.
Beni kilere kapat. Anahtarı yut.
Ama belki kapıyı kilitlemeyi bile unutmuşsundur.
Biliyoruz ki boşuna çiziliyor sahnenin yanık hatları.
Umudumu bağırsaklarımda taşıyorum. Bir peri kızı gibi yumuşak ve bir peri kızı gibi sert. Güzel siyah, güzel kahverengi. Gökkuşağına öykünen bir tenyanın içinde kaydığı bağırsaklar. Aşağılanan bir varlığa tüm zamanını geçirebileceği bir eğlence parkı... tümünü göster
Umudumu bağırsaklarımda taşıyorum. Bir peri kızı gibi yumuşak ve bir peri kızı gibi sert. Güzel siyah, güzel kahverengi. Gökkuşağına öykünen bir tenyanın içinde kaydığı bağırsaklar. Aşağılanan bir varlığa tüm zamanını geçirebileceği bir eğlence parkı sunduğum için gurur duyuyorum. Düğününde ağlayarak dans edeceğim. Muhtemelen anadan doğma gideceğim. Kabuğumu yeni terk etmiş gibi temiz. Işık içimden geçecek.
Beni kilere kapat. Anahtarı yut.
Ama belki kapıyı kilitlemeyi bile unutmuşsundur.
Biliyoruz ki boşuna çiziliyor sahnenin yanık hatları.
Umudumu bağırsaklarımda taşıyorum. Bir peri kızı gibi yumuşak ve bir peri kızı gibi sert. Güzel siyah, güzel kahverengi. Gökkuşağına öykünen bir tenyanın içinde kaydığı bağırsaklar. Aşağılanan bir varlığa tüm zamanını geçirebileceği bir eğlence parkı... tümünü göster
Hayatını 'benimki mutsuzluğuma alışmak' diye tanımlayan Umut, onu dölyatağından cansız bir cenin gibi dışarıya atan İstanbul'da tutunma umudunu yitirdiği gece, matematik olimpiyatlarına katılmış bir kadınla karşılaşır. Nihan, zeki ve akıllı kişilerin oluşturduğu garip bir kulübün başkanıdır. Umut da bu kulübe katılır ve kendini birden magazin dünyasının içinde bulur. Ancak bu renkli dünyadaki serüven çok geçmeden hüzünlü bir yolculuğa dönüşecektir.
Mehmet Eroğlu, yeni romanı 'Kusma Kulübü'nde 'bu gezegenin üstündeki en tehlikeli hastalık, yok edilmeli' diye nitelediği zenginliği, yerleşik sistemi, medya ve magazin dünyasını kıyasıya eleştiriyor ve bu eleştirilerden yola çıkarak, insanı en çok insan kılan bir erdemi büyük bir ustalıkla çarpıcı bir edebiyat temasına dönüştürüyor...
Hayatını 'benimki mutsuzluğuma alışmak' diye tanımlayan Umut, onu dölyatağından cansız bir cenin gibi dışarıya atan İstanbul'da tutunma umudunu yitirdiği gece, matematik olimpiyatlarına katılmış bir kadınla karşılaşır. Nihan, zeki ve a... tümünü göster
Hayatını 'benimki mutsuzluğuma alışmak' diye tanımlayan Umut, onu dölyatağından cansız bir cenin gibi dışarıya atan İstanbul'da tutunma umudunu yitirdiği gece, matematik olimpiyatlarına katılmış bir kadınla karşılaşır. Nihan, zeki ve akıllı kişilerin oluşturduğu garip bir kulübün başkanıdır. Umut da bu kulübe katılır ve kendini birden magazin dünyasının içinde bulur. Ancak bu renkli dünyadaki serüven çok geçmeden hüzünlü bir yolculuğa dönüşecektir.
Mehmet Eroğlu, yeni romanı 'Kusma Kulübü'nde 'bu gezegenin üstündeki en tehlikeli hastalık, yok edilmeli' diye nitelediği zenginliği, yerleşik sistemi, medya ve magazin dünyasını kıyasıya eleştiriyor ve bu eleştirilerden yola çıkarak, insanı en çok insan kılan bir erdemi büyük bir ustalıkla çarpıcı bir edebiyat temasına dönüştürüyor...
Hayatını 'benimki mutsuzluğuma alışmak' diye tanımlayan Umut, onu dölyatağından cansız bir cenin gibi dışarıya atan İstanbul'da tutunma umudunu yitirdiği gece, matematik olimpiyatlarına katılmış bir kadınla karşılaşır. Nihan, zeki ve a... tümünü göster