Bu kitap anarşizm üzerine bugüne kadar yapılmış en kapsamlı çalışmalardan biri, hatta başlıcasıdır. Uzun yıllar İngilterede yaşayan ve 150den fazla kitabı olan şair ve araştırmacı Woodcock Kanadalı bir anarşisttir. Woodcock, bu başarılı çalışmasında anarşizmi Düşünce ve Hareket olarak iki döneme ayırır. Anarşist düşüncenin soyağacını, 1793ten itibaren W. Godwinden başlatarak Stirner, Proudhon, Bakunin, Kropotkin ve Tolstoy gibi anarşist düşünürleri eserleriyle birlikte tanıtır. Anarşist hareketi ise, I. Enternasyonalden, anarşistlerin 1984 Venedik Kongresine kadar yayıldığı bütün ülkelerde tek tek ele alarak inceler. Dökümanter bir çalışma olan kitap, anarşizm üzerine eşsiz bir başvuru kaynağıdır.
Bu kitap anarşizm üzerine bugüne kadar yapılmış en kapsamlı çalışmalardan biri, hatta başlıcasıdır. Uzun yıllar İngilterede yaşayan ve 150den fazla kitabı olan şair ve araştırmacı Woodcock Kanadalı bir anarşisttir. Woodcock, bu başarılı çalışmasında ... tümünü göster
Bu kitap anarşizm üzerine bugüne kadar yapılmış en kapsamlı çalışmalardan biri, hatta başlıcasıdır. Uzun yıllar İngilterede yaşayan ve 150den fazla kitabı olan şair ve araştırmacı Woodcock Kanadalı bir anarşisttir. Woodcock, bu başarılı çalışmasında anarşizmi Düşünce ve Hareket olarak iki döneme ayırır. Anarşist düşüncenin soyağacını, 1793ten itibaren W. Godwinden başlatarak Stirner, Proudhon, Bakunin, Kropotkin ve Tolstoy gibi anarşist düşünürleri eserleriyle birlikte tanıtır. Anarşist hareketi ise, I. Enternasyonalden, anarşistlerin 1984 Venedik Kongresine kadar yayıldığı bütün ülkelerde tek tek ele alarak inceler. Dökümanter bir çalışma olan kitap, anarşizm üzerine eşsiz bir başvuru kaynağıdır.
Bu kitap anarşizm üzerine bugüne kadar yapılmış en kapsamlı çalışmalardan biri, hatta başlıcasıdır. Uzun yıllar İngilterede yaşayan ve 150den fazla kitabı olan şair ve araştırmacı Woodcock Kanadalı bir anarşisttir. Woodcock, bu başarılı çalışmasında ... tümünü göster
Kökleri iki asır öncesine uzanan anarşizm, Türkiye'de ancak 1986'da yayımlanan Kara dergisiyle ve peşi sıra şekillenen anarşist hareketle varlık kazanabildi. Neden? Anarşizm Türkiye'de neden bu kadar geç tanındı, yayıldı? Cumhuriyet tarihi boyunca, nasıl oldu da bir tane bile anarşist aydın çıkmadı? Bu gecikmenin Türkiye solu için anlamı nedir? Anarşizm neden 1916'da, '76'da değil de, '86'da doğdu?
Bu gecikmenin sebeplerini, akademisyenlerden aktivistlere,
dönemin ve bugünün tanıklarıyla enine boyuna konuşan gazeteci Barış Soydan, yakın dönem siyasi tarihimizi ve günümüzün öne çıkan konularını, daha önce ele alınmamış bir açıdan sunuyor.
Sorulara verilen yanıtlarda, vicdani ret, LGBT, ekoloji gibi
hareketlerin Türkiye'deki doğumunda ve yükselişinde anarşizmin payını görme şansı da buluyoruz, postyapısalcı anarşizm, yeşil anarşizm, Kürt meselesine odaklanan anarşizm, feminist hareket içinde anarşizm, toplumsalcı anarşizm, isyancı anarşizm, İslami anarşizm gibi farklı anarşist akımları da...
Bu noktada bir soru daha beliriyor: Türkiye'de muhalif sol
söylemin değişip zenginleşmesine büyük katkılar yapan anarşizm, aradan geçen çeyrek yüzyılda neden yaygın bir siyasal harekete dönüşemedi? Soydan'ın sorularını yanıtlayan isimler, verdikleri cevaplarla Türkiye'de sol siyasetin dününe ve bugününe dair çok çarpıcı bir tablo ortaya koyuyorlar.
(Tanıtım Bülteninden)
Kökleri iki asır öncesine uzanan anarşizm, Türkiye'de ancak 1986'da yayımlanan Kara dergisiyle ve peşi sıra şekillenen anarşist hareketle varlık kazanabildi. Neden? Anarşizm Türkiye'de neden bu kadar geç tanındı, yayıldı? Cumhuriyet ta... tümünü göster
Romanım Mülksüzler, kendilerine Odocu diyen küçük bir dünya dolusu insanı anlatıyor. İsimlerini toplumlarının kurucusu olan Odo'dan alıyorlar; Odo romandaki olaylardan kuşaklarca önce yaşamış, bu yüzden olaylara katılmıyor, ya da yalnızca zımnen katılıyor, çünkü bütün olaylar aslında onunla başlamıştı. Odoculuk anarşizmdir. Sağı solu bombalamak anlamında değil: kendine hangi saygıdeğer adı verirse versin bunun adı tedhişçiliktir. Aşırı sağın sosyal-Darwinist ekonomik özgürlükçülüğü de değil; düpedüz anarşizm: eski Taocu düşüncede öngörülen, Shelley ve Kropotkin'in, Goldmann ve Goodman'ın geliştirdiği biçimiyle. Anarşizmin baş hedefi, ister kapitalist isterse sosyalist olsun, otoriter devlettir; önde gelen ahlakî ve ilkesel teması ise işbirliğidir (dayanışma, karşılıklı yardım). Tüm siyasal kuramlar içinde en idealist olanı anarşizmdir; bu yüzden de bana en ilginç gelen kuramdır.
Ursula K. Le Guin...
"Vermediğiniz şeyi alamazsınız, kendinizi vermeniz gerekir. Devrimi satın alamazsınız. Devrimi yapamazsınız. Devrim olabilirsiniz ancak. Devrim ya ruhunuzdadır ya da hiçbir yerde değildir." Konuşmasını bitirirken, yaklaşan polis helikopterlerinin gürültüsü sesini boğmaya başladı.
Romanım Mülksüzler, kendilerine Odocu diyen küçük bir dünya dolusu insanı anlatıyor. İsimlerini toplumlarının kurucusu olan Odo'dan alıyorlar; Odo romandaki olaylardan kuşaklarca önce yaşamış, bu yüzden olaylara katılmıyor, ya da yalnızca zımnen... tümünü göster
gkan51 şu anda kitap okumuyor.